Değerli okurlarım 8 Mayıs 2024 günü köşemde sizlerle paylaştığım YALOVA’DA SANAT SOKAK başlıklı yazımı irdeleyen ve bu konuda uzun geçmişe dayalı deneyimlerini benimle paylaşan; değerli dost YALOVA ŞAİR VE YAZARLAR DERNEĞİ Başkanı Sayın Nuri TANER Beyin yazısını ben de sizlerle paylaşıyorum.

Nuri TANER Beye konuyla ilgili duyarlılığı için de ayrıca teşekkür ediyorum

Değerli Hannan Bey,

Öncelikle "Sanat Sokağı" konusunu gündeme getirdiğiniz için teşekkür ederim. Sanat Sokağı konusu,80,90 yıllar içinde onlarca kez dile getirildi, o günkü gazetelere yazılar yazıldı, yer için öneriler sunuldu. Özellikle şenlikler döneminde bunun çabaları çok oldu. Cengiz Koçal, İbrahim Uzun, Barbaros Binicioğlu, Yakup Koçal ve Vefa Salman dönemlerinde hep konuşuldu, yazıldı, sözler alındı. İlk yer PTT’nin yanındaki köprünün başlangıcından, eski Ticaret Odası binasının önünden Fatih CAD. Köprüye kadar olan alan gösterildi. Hatta 15 gün süreyle standlar kuruldu, yoğunlukta kitaplar olmak üzere sergiler, imza günleri gibi etkinlikler yapıldı. Hatta Sahil boyunca çınarların dibinde hediyelik ürünler satılmaya başladı. Daha sonra sahil düzenlenmesinin ardından köprü başındaki şimdi incik, boncuk gibi takı gibi Tasarım denilen hediyelik ürünlerin satıldığı alan sanat sokağı olarak telaffuz edildi. Şimdi:

1-Sanat sokağı denilince ne anladığımızın netleşmesi zorunlu.

2- İçinde kültür üretilen, ticari kaygıdan uzak alanlar mı düşünüyoruz, yoksa bir mekan edinip kazanç mı sağlayacak alanlar mı?

3-Kent kültürüne katkı sağlayacak, kenti simgeleyecek sanat ve estetik değeri olan çalışmalar mı üretilecek.

4-Sanat Sokağı adıyla

Mekanlar için kavgalara varacak yer kapma mücadelesi verecek kümelerin oluşmasına zemin mi hazırlanacak.

SONUÇ:

Ucuz ticari kondular ile sanat sözcüğünü denetimsiz, sanattan uzak, estetikten ve kent kültürüne katkıdan yoksun alanlar mı üreteceğiz?

EN ÖNEMLİSİ:

Böyle bir alanın kültürel birikimi, sanat, estetik yeterliliği olan bir Kurulca incelenip ona göre karar verilmeli.

Selam, sevgi ve saygı dileklerimi sunarım Hannan Bey.

KONU 2

Türk sanat müziği ve spora gönül ve yoğun emek vermiş olan değerli dostum Zeki BAŞOL;       9 Mayıs 2024 akşamı RDKM salonunda çok değerli ses sanatçısı Çiğdem GÜRDAL Hanımefendiyi konuk etti. Konseri çok keyif alarak, ancak Yalova adına üzülerek izledim.

      * Salonun yarısı nerdeyse boştu.

      * Ses düzeni ve sahne ışığı sanatçıları çok zorladı. Özellikle sahne ışığının yaydığı ısı sahnede sanatçıları terden bunaltıyor. Her sahne etkinliğinde yaşanan bu sorunun ivedilikle çözülmesi gerektiğini düşünüyorum.

      * Kentimize konuk olarak gelen usta sanatçı Çiğdem GÜRDAL’ı dinlemek ve bir çiçek vermek için; kentimiz adına yönetici hiç kimsenin olmayışı ise kentimize yakışmayan bir durumdu.