GÜNAYDIN Değerli Okurlar,

(İngilizce, Yunanca, Latince, Farsça, Arapça ve Sanskrit dillerinde de uzman olan) Ünlü Alman Dil Bilimci, Filolog ve Oryantalist Prof. Dr. Friedrich Max Müller ( 1823- 1900), 1861’ de yayımlanan, “The Science of Language”  adlı eserinde Türkçe’ nin açıklığını ve düzenliliğini vurguladıktan sonra, şu ifadeleri kullanır:

“Türkçenin bir dil bilgisi kitabını okuyanlar, bu dili öğrenmek niyetinde olmasalar bile, yine de, zevk duyarak okumaya devam ederler.”

“İsim ve fiillerin çekimindeki düzenli sistem ve dil bilgisi ile ilgili diğer bütün durumların ortaya konuluşundaki ustalık insanı hayrete düşürür.”

“Bu dili inceleyenler, dilin yapısındaki saydamlık, kolayca anlaşılabilirlik vasfı ve insan zekâsının belirtme gücü karşısında hayranlık duyarlar. Türk dili, düşünceyi, duyguyu ve heyecanı en ince ayrıntılarına kadar belirtecek bir kudrete sahiptir.”

“Türk dilindeki ses ve şekil elemanlarının, baştan sona kadar düzenli ve ahenkli bir sisteme göre birbirleri ile bağdaştırılması, insan zekâsının bu dilde abideleşen bir başarısı olarak tecelli eder.”

“Birçok dilde, bu vasıflar perde arkasına gizlenmiş durumdadır. Karşınızda, sisler içerisindeki seçilmez kayalar gibi dururlar. Bu dillerin yapısındaki organik elemanlar, ancak dil bilginlerinin mikroskobik araştırmaları ile ortaya çıkarılabilirler.”

“Türk dilinde ise, her şey apaçık ve aydınlıktır. İnsan billurdan bir arı kovanındaki petekleri izler gibi, dilin iç ve dış yapısını net olarak görebilir.”

“Türk dilinin gramer kuralları o kadar düzenli, o kadar kusursuzdur ki, bu dili bilginlerinden oluşmuş bir kurul, bir akademi tarafından bilinçle yapılmış bir dil sanmak mümkündür.”

“Steplerde kendi başlarına yaşayan konargöçer bir halkın, doğuştan edindiği dil duygusu ile meydana koyduğu Türk dili, dünya yüzündeki benzerlerinden hiç de aşağı değildir.”

“Kaldı ki, hiçbir akademik kurul, Türk dili kadar güzel bir dil yapamaz."

"Türk dilini incelerken insan zekâsının dilde başardığı büyük mucizeyi görürüz."

Bu kitap, üç yıl sonra da “Leçons Sur La Science Du Langue “ (Dil Bilimi Üzerine Dersler) adıyla Fransızcaya çevrilmiştir.

***

Fransız dilbilimci Gulliam Postel ( 1510- 1581) de, Türk dili üzerindeki incelemelerini “ Des Histoires Oriente/ As et Principalament des Türks” adıyla 1575 yılında Paris’ te yayımlamıştır.

Fransa’ a yayımlanan ilk Türkçe gramer kitabıdır.

Postel, kitabın içindeki "İntructions des mots de la Langue Turquesque les plus communs" başlığı altında, Türkçe isim, zamir ve fillerin yapım ilkelerini açıklar.

***

Türkçenin önemi üzerine kitap yazan bir diğer kişi de, Jean Baptiste Daniel( 1694- 1730)’ dir. “Grammaire de la Langue Turque” adını verdiği kitap, Türkçe dilbilgisi veya Türkçeyi öğrenmenin kısa ve kolay yöntemini anlatır; Türkçenin ne kadar güzel ve anlaşılması kolay olduğunu dile getirir.

***

Fransız Pierre François Viguier de, 1790 yılında “Elements De La Langue Turque” (Türk Diline Giriş) adını verdiği, hayranlık verici bir Türkçe dilbilgisi kitabı yayımlamıştır.  Viguier, kitabında “Türkçe öyle düzenli öyle uyumludur ki insanda bir seçkin bilginler kurulunun yaratımıymış gibi bir izlenim uyandırır” der.

Sık sık Türk dilinin üstün yönlerinde söz eden Viguier, Türkçedeki bu uyumu “L’Harmonie Vocalique” olarak adlandırır.

Viguier, Türkçede kullanılan 12 değişik çekim ekini örnekleriyle beraber gösterir. Kitabın XVI-XXXII. sayfaları arasında, Türkçede yer alan bütün fiil çekimleri örnekleriyle beraber tablolar halinde mükemmel bir tarzda verilmiştir. Müellif, tabloların sonunda olumlu, basit olumsuzluk ve imkânsızlık bildiren olumsuz fiillerin nasıl yapıldıklarını da anlatır.

Viguier, kitabını yazdığı 1790 yılında Osmanlı Devleti’ nde Arap harfleri kullanılmaktadır. Viguier, Türkçe’ nin Arapça ve Farsçadan değişik olduğunu; bu nedenle bu harflerin Türkçeye uygun olmadığını belirtir. Ona göre Türkler, bu sorunu telaffuzla çözmeye çalışmaktadırlar.

Bu kısa çalışmada son olarak Artin Hindoğlu’ nun 1829 tarihinde Osmanlı Türkçesi ile “Hazâ Kitâbu Sarf- ı Türkî” adlı bir kitap yazdığından söz edelim. Bu kitap, 1834 tarihinde Fransızcaya “Grammaire Théorique et Pratique de la Langue Turke, Telle Qu'elle Est Parlée à Constantinople” (İstanbul’da Konuşulmakta Olan Türkçenin Teorik ve Pratik Dilbilgisi) adıyla çevrildi.

Türkçenin önemi, değeri ve güzelliği ortada…

Her Türk’ ün başka dil ve alfabelere özeneceğine, Türkçenin önemi ve değerini anlaması gerekir.

Gününüz aydınlık ve esenlik dolu olsun.

TÜRK, TÜRKÇE KONUŞUR!

NE MUTLU TÜRK’ ÜM DİYENE!