GÜNAYDIN Değerli Okurlar,

Kolektif hafızanın canlı tutulmasında, bazı tarihî olayları hatırlamanın ve bazı günleri genç beyinlere kazımanın özel anlamı vardır. Böyle özel günlerden biri de, 19 Temmuz’dur. Bugün, Yalova’nın düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümüdür. Bağımsız Yalova Bölüğü unsurları, 19 Temmuz 1921 günü, Yalova’ya girmişlerdi.

Şimdi o günleri ve öncesinde gelişen olayları kısaca hatırlayalım.

30 Ekim 1918’de, Mondros Ateşkesi’ nin imzalanmasından sonra, Anadolu yer yer işgal edilirken Yalova, Akköylü İbo’nun sayesinde bu işgalin dışında kalmıştı. 10 Ağustos 1920’de Sevr Antlaşması imzalandı. Ağustos ayının sonlarında, İbo’nun tuzağa düşürülerek esir alınmasından sonra, Yalova ve civarında Yunan işgali başladı.

Bu aynı zamanda,  civarda bulunan Rum ve Ermeniler ile Müslüman Türklerin aralarının açılmasının da başlangıcı oldu. Yunan Silâhlı Kuvvetleri’nin işgali bir yandan, halkın kurduğu çetelerle olaylara karışması bir yandan, bölge bir anda kan gölüne dönüştü.

Ermeni, Rum ve bazı etnik ayrımcı çetelerin amansız saldırılarına karşı, bir araya gelen köylüler, bir yandan küçük küçük müfrezeler oluştururken, diğer yandan da daha güvenlikli yerlere göç ettiler. Bölgede kalanlar ve/ veya göçe katılamayanlar üzerinde baskılar, hatta soykırıma varan davranışlar arttı.

Durum, İstanbul’daki İşgal Kuvvetleri Komutanlığı’nın gözünden kaçmıyordu. Komutanlık, bir Araştırma Komisyonu’nun kurulmasına karar verdi. 12 Mayıs 1921 günü bir gemiyle Gemlik’e gelen üyeler Gemlik, Orhangazi, Armutlu Yarımadası’nda meydana gelen olayları yerinde incelediler. Bu inceleme ve yerinde yapılan tetkikler sonucunda çok sayıda göçmen, gemilerle İstanbul’a nakledildi. Komisyon üyeleri de 20 Mayıs 1921’de son göçmen kafilesiyle İstanbul’a döndüler.

Ne var ki, çetelerin katliamları, Araştırma Komisyon üyelerinin İstanbul’a dönmesinden sonra bütün hızıyla devam etti. Özellikle Akköy’e gelen Rum çeteciler, bazı kişileri arama bahanesiyle köyü sardılar. Köyün içindeki aramalar sırasında çok sayıda vatandaşımızı öldüren çete mensupları, daha sonra büyük bir gurubu ellerini bağlayarak köyün dışındaki ağaçlık bir alana götürdüler ve büyük bir meşe ağacının dibinde onları kurşuna dizdiler.

Çevre köylerde de katliam ve soygunlar devam ediyordu. İstanbul’da bulunan İşgal Kuvvetleri Komutanlığı, bu sefer yeni bir Araştırma Komisyonu kurdu. Bu yeni Araştırma Komisyonu, 24 Mayıs 1921 günü, önce Akköy’e geldi. Komisyon üyeleri gördüler ki: Evlerin büyük bir kısmı tamamen tahrip edilmiş, kapı, cam- çerçeve diye bir şey kalmamıştı. Köyün çukurlarında 60 kadar ceset sayıldı.

Araştırma Komisyonu üyeleri, bundan sonra diğer köylere gittiler.

XXX

2’ nci İnönü Muharebeleri’ nden sonraki günlerdi… Sivil halk üzerinde bu seferde Yunan askeri güçlerinin baskısı başladı.

O günler, aynı zamanda Kuvayı Milliye’ nin düzenli orduya geçtiği günlerdi. Yüzbaşı Hulusi Gökdemir, Demir Bey kod adıyla, Yalova’ya Kaymakam olarak atanmış, bölgede bulunan unsurlar, giderek tek komuta altında toplanmaya başlamışlardı.

Ancak, Anadolu içlerinde işler istenildiği gibi gitmiyordu. Türk Ordusu, Eskişehir- Kütahya Muharebeleri’ nde yenilmiş, Sakarya doğusuna çekiliyordu.  Marmara bölgesinde bulunan Yunan Kuvvetleri de, bu durumdan yararlanmak istediler.

Asıl amaç, Türk Silâhlı Kuvvetleri’nin savaş gücünün tamamen ortadan kaldırılmasıydı. Yunanlılar, işte bu amaçla, Marmara Denizi güney kıyılarında ve Yalova’da bulunan kuvvetlerini münavebeyle ve kuvvet azaltarak önce Bursa bölgesine çektiler ve oradan da doğuya kaydırdılar.

Bölgede ve dağlarda bulunan millî müfrezeler, bunun üzerine teker teker boşalan yerleri ele geçirmeye başladılar. 4 Temmuz 1921’de bir millî müfreze Karamürsel’e, 19 Temmuz 1921’de de Yalova Bağımsız Bölüğü unsurları Yalova’ya girdi.

Yunan birlikleri, bir daha Yalova’ya giremedi. Anadolu içlerinde Sakarya’da uğradığı yenilgiden sonra geri çekildi. Kendine uygun bir hatta savunmaya geçti. Büyük Taarruz, bir sene sonra başlayabildi. Hazırlıklar ancak bitmişti.

26 Ağustos 1922’de başlayan Türk Taarruzu karşısında Yunan askeri, bu sefer büyük bir bozguna uğrayarak İzmir’e doğru kaçtı. Yalova bölgesinde toplanan Halit Paşa komutasındaki birlikler, 4 Eylül 1922’de, kuzeyden güneye doğru temizleme harekâtına katıldılar.  İçlerinde Bağımsız Yalova Bölüğü’nün de bulunduğu Kocaeli Grubu birlikleri, Gemlik, Mudanya, Bandırma ve Erdek bölgesini düşmandan temizlediler.

Sonuçta, 18 Eylül 1922’de son Yunan askeri de Anadolu’dan çekildi.

XXX

Vatanın kurtuluşuna vücutlarını malzeme diye hibe eden aziz şehitlerimizi, gazilerimizi, bu topraklarda hür ve bağımsız yaşamamız için can veren bütün kahramanları, rahmet ve şükranla anmayı bir borç bilirim.

Bu arada küçük bir hatırlatmada bulunmak isterim.

Yalova’ nın işgalinden kurtuluşunun 100’üncü yıl etkinlikleri kapsamında çeşitli resmî kurumların destekleri ile yayımlanan “Millî Mücadele’de Yalova” adlı bir kitabı incelerken, ilk anda bir ifade dikkatimi çekti.

“ Millî Mücadele sürecinde Yalova üç kez işgale uğramış ve kurtarılmıştır. Yunanlıların ilk olarak 7 Ağustos 1920 tarihinde işgal ettiği Yalova, 21 Ağustos 1920 tarihinde kurtarılmıştır. Yalova ikinci kez 5 Eylül 1920’ de işgal edilmiş, 9 Eylül 1920 tarihinde yeniden Millî Kuvvetlerin denetimine geçmiştir. Son olarak23 Şubat 1921 tarihinde düşman işgali altına girmiş ve 19 Temmuz 1921’ de Yalova’ da işgal tamamen sonlandırılmıştır.” (sayfa 17)

Yazımın içerisinde ayrıntısıyla yazdım. Yunan askeri çekildikten sonra, Yalova Bağımsız Bölüğü unsurları hiçbir çatışma yapmadan, 19 Temmuz 1921 günü Yalova’ ya girdiler. Kısacası Yunan askeri ilk kez 1920 yılı Eylül ayı başında Yalova’ yı işgal edip bölgenin yönetimini ele geçirdikten sonra 18 Temmuz 1922’ de kendiliklerinden çekildiler ve Bağımsız Yalova Bölüğü unsurları da ertesi gün hiçbir çatışma yapmadan Yalova’ ya girdiler.

Şimdi sorma zamanı…

21 Ağustos 1920’ de ve 9 Eylül 1920’ de Yalova gerçekten düşman işgalinden kurtuldu mu? Kurtulduysa kim kurtardı? Bu sorunun cevabını öğrenmek hakkımız!

( NOT:  Konu hakkında ayrıntılı bilgi isteyenler için “Kurtuluş Savaşı’nda Yalova” ile “Bağımsız Yalova Bölüğü” isimli kitaplarımı öneririm.)