Hep doğru yaptığımız iddiasında değilim.

En önemlisi de şudur; bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaktır.

Hata buradadır.

Ya da edindiğimiz bilgiler yetersizdir.

Ya da yanıltılmışızdır. (kandırılmış değil)

Bir varmış, bir yok muş değil hikayem.

Hep varmış diyeceğim.

…………

Yine geçmişten başlayacağım.

Yaşanmışları bilmeyenler yanlış yorum yapmasınlar diye.

Altınova-Subaşı sahillerine tersane bölgesi kurulması gündeminde ki günlere.

Bölge tarım arazisi bölgesi.

Yalova’da açık ve sulak tarımda meyveciliğin tavan yaptığı bir bölge.

Hele de tarımda katma değeri yüksek ürünler ve üretimin yaşandığı bir bölge.

Özellikle de kivi meyvesinin üretimin de ülke sınırlarını zorlayan bir bölge.

Harika bir üretim oluşmuş, sadece kivi değil ülkemizin yeni ürünlerinin yetiştirilmeye başlanılmış ve sonuç alınmış bir üretim merkezi.

………..

Bu bölgenin önüne Yalova’nın hiç bilmediği bir sektör olan Tersaneler kurulacak diye bir karar.

O günleri hatırlatayım tekrar.

Körfezin karşı yakası darmadağın olan tersanelere yer arama günleri.

Bunların toplanacağı yer olan görülen yer ise bizim sahillerimiz.

Yani çoğunluğu Subaşı sınırları içinde olan, bir kısmı ise Altınova sınırları içinde olan bir sahil bölgesi.

Subaşı Belediye başkanı CHP’de.

Başkanı Ali Ekber Fidan.

Projeye karşı çıkıyor. Arkası tarım bölgesi, üretim zarar görecek diye.

Konuyu Yalova kamuoyuna anlatmaya çalışıyor.

Kim anlayacak.

Proje içinde iktidar sahiplerinin talepleri var.

İktidara karşı çıkmak var mı?

Dönemin Yalova milletvekilleri Şükrü Önder ve Muharrem İnce.

Biri AKP’li ki iktidar.

Diğeri CHP’li muhalefet.

Altınova belediyesi AKP’li,

Subaşı Belediyesi CHP’li.

……..

Tersane bölgesi kurulumu için Subaşı  Belediye Başkanı şiddetle karşı çıkıyor.

Biz tersaneye karşı değiliz ama yer seçimi yanlış diyor.

Sebep; hemen arkasında tarımsal üretim var. Zarar görecek diyor.

Kimse dinlemiyor.

Sayın subaşı belediye başkanın eşi, Filiz Hanım.

Yalova Atatürk Merkez Araştırma Enstitüsü bünyesine yeni ürünler için yıllarını vermiş.

Ziraat Mühendisi.

Yalova tarımına farklı ürünler kazandırmaya emek vermiş biri.

Ve ben, aklım almıyor; İstanbul yakalarında ne kadar bakımsız tersane varsa buraya taşınacak…

…………

Karşı çıkanlar;

Ali Ekber Fidan, Subaşı Belediye başkanı.

Eşi Filiz Fidan Hanım.

Onlara Yalova’da inanmış tek kişi ben, Hayri Tezcan. (Yada yazmaktan çekinmeyen diyelim)

Kamuya açık bir toplantıda dönemin iktidar milletvekili Şükrü Önder, (Kendisini çok sevdiğimi de ekleyeyim.)

Şöyle diyor; Yalova’da tersane bölgesi ne   2,5 kişi karşı çıkıyor diyor.

Ben bu söylemi defalarca yazdım yazma ya da devam edeceğim. Yıllarını devlet hizmetinde ülke tarımına neler kazandırabilirim diye Filiz Fidan gibi bir ziraat mühendisine buçuk demek önce kadınlara hakarettir. Yani subaşı Belediye Başkanı, gazeteci Hayri Tezcan tam adam ama Filiz Fidan, Anadolu da insan yerine konulmayan kadınlar için kullanılan; Filiz Fidan yarım kişilik.

Var mı böyle bir şey.

……..

CHP Milletvekili Muharrem İnce’ye soruyorum.

Sizin partinizin belediye başkanına sahip çıkmıyorsunuz. Neden dedim.

Cevap aynı şu:

Hayri bir kentin gelişmesinin önüne geçmek istemiyorum. Doğru ya da yanlış bilmiyorum.

Dedi.

Dönemin Yalova Valisi Yusuf Erbay.

Yalova’da tanıdığım en değerli vali.

Konuşa bilirsiniz,

 Tartışabilirsiniz,

Ama en son söz onundur. (Çok demokrat! Başka bir yazımda bahsedeceğim.)

İlimizin en yetkili makamında oturan kişi.

(Başka bir yazımda konu edeceğim)

……….

Mahkeme kararları var.

Yürütme durduruyor, hukuk dur diyor.

Birçok STK karşı çıkıyor

Ama olmuyor.

Hukuki gelişmeler karşı olsa da tersane bölgesi kuruluyor.

Yerler tahsis, para yok, kira yok. (Çok cüzi miktarlar)

Sadece yatırım yap.

(Yatırım yapmayıp ta yer ve hisse alanlar o hisselerini çok geçmeden büyük paralara sattılar. Kimler mi merak eden varsa arasın, ya da özelden yazsın)

………

Neler mi oluyor?

Subaşı Belediye Başkanı Ali Ekber Fidan’ın eşi Filiz Fidan kendi evinde, Subaşı’nda darp ediliyor.

Bana bunu anlatacak.

Biri var mı?

Hele de en güvendiğim Yalova Valisi Yusuf Erbay, bu konuda ağzını bıçak açmadı.

Cılız bir iki tepki.

CHP kendi başkanını yalnız bıraktı.

Sonrası geldi zaten. Subaşı belediyesi sınırlarında kalan bölgeler Altınova belediye sınırlarına dahil edildi.

Yani tersane bölgesinin önündeki tüm engellemeleri yapanlar devre dışı kaldı.

………..

Haydi bakalım daha neler olmuş.

Tersane yapılacak bölge arkasını tamamı imar olarak Altınova belediyesine geçmiş.

Yani AKP’li bir belediye.

Yani iktidar ne derse o olacak.

Yıllar sonra…

Tersane bölgesi kurulmaya başlanmış.

Ve Yalova gazetesi halen karşı çıkıyor.

Bazı yerel basın temsilcileri bizzat bana günah çıkarttı;

Abi sen yazdıkça biz ertesi gün tersane yatırımcılarına gider; hemen karşı haber yapalım, şu kadar bize destek verin derdik.

Desteği alır, ertesi güne tersane lehine haberleri patlatırdık.

Beklerdik, Yalova gazetesi yazsın, bizde hemen oraya koşalım diye.

Ekmek parası diye, Abi.

…..

Ben tersane bölgesinden hiç kimse ile irtibata geçmedim.

Hiç kimseyle tanışmam.

Ne Tersane girişimcileri birliği ile, nede Altınova belediye başkanı Metin Oral ile…

Ben bende var olan bilgimle doğru olanı savunurum.

Hep böyle oldu.

Bundan sonra da bu gazetenin düsturu bu olacak.

Olmazsa kapansın.

Gerçekleri saklıyorsa batsın gitsin.

Bir ev, iki baba yadigarı arsa satmışım.

Umurumda değil.

Atam, babam bana neyi doğru göstermişse onu yaparım.

İnanıyorum ki evlatlarımda onu yapacak.

Ben onlara haram lokma yedirmedim.

Onlarda geleceğimizde var olanlara yedirmeyecek.

Bu gazete görevini yapacak, takdir edenler ve sadece bu nedenle destek verenlerden razı olacak.

Zira bu gazetenin adı YALOVA, Yalova’ya ihanet etmeyecek.

Ettirmem.

En güzel yıllarımın geçtiği Yalova’ya ben ihanet etmem. Benden sonra da edilmeyecek.

B u günler de yaşananlara inat.

Tek kale ben kalacaksam, var olacağım. Bedeli ne ise öderim.

Benden sonra gelenler de öder.

………

O zor günlerde, kimsesiz Subaşı yönetimi ve bölgedeki üreticilerin yaşadıklarını ben bilirim.

Çoğu Yalova’dan kaçmak zorunda kaldı.

Ben fidancı Fikret’in anacığının inancını, sevgisini nasıl satarım be.

Bana Yalova Gazetesini her gün getirin demesini nasıl unuturum.

Rahmetin bol olsun anacığım.

Ben seni hayatım boyunca unutmayacağım.

Ö.. amcam, senin el yapımı şarabını da unutmam.

Tanışmadım.

Bunları o çocuğa götürün demeni de unutmam.

Kıyıp ta kimseye veremediğin El Emeğini  bana göndermeni nasıl unuturum.

Ben sizleri nasıl satarım be. Üç kuruş için.

Nasıl satayım.

Nasıl.

O günlerde sesini duyuramayan sizlerin sesi olmuşsam ne mutlu bana….

Bu sevgiyi hangi para satın alabilir.

……..

İşte o sahillere tersane kurulurken ben bunları yaşadım.

Körfezin karşı kıyısının tüm çirkinliklerinin  güzelim Yalova sahillerine taşınacağını düşünürken   ben bunları yaşadım.

Mahkeme kararlarına rağmen göz yumulmaları kabul etmemenin isyanıydı tüm bunlar.

……..

Şimdi…

25 Temmuz 2023.

Oğlum Uğur Tezcan..

Daha önce beyanda bulundum.

Gazetemizin Yeni yöneticisi.

Yeni sistemde, yeniler var, yenilikler var.

Daha güzel, Yalova’ya daha yakışır bir gazete.

Birgün; Babam, dedi. Benim bugün Bursa’da işim var.

Altınova Belediye başkanımız Metin Oral gazetemize ziyarete geliyor, karşılar mısın dedi.

Elbette oğlum dedim.

Ayrıntıları geçelim.

Sevgili Başkan gazetemize geldi.

Ve Metin Oral başkan ile ilk defa yüz yüze geldik.

Tanıştık.

Çok samimi bir sohbet oldu.

Ben protokolü kolay seven biri değilim.

Çok detaylı bir sohbetimiz oldu.

Buluşma nedeni, gazetecilerin çok günlerinden birini tebrik ve Altınova festivaline davet idi.

Yanında belediyenin basın müdürü Mehmet Mercan festivale davet adına yapılmış yerel ürünlerin yer aldığı hediyelerin çalışanlarımızın kalabalıklığına yetmemiş olması espri konusu oldu.(Ertesi tamamlanmış, teşekkürler.)

Başkan konuştuklarında gizli bir şey olmayacağını anlattıkları ile bana hissettirdi zaten.

Yaptıklarını, yapmak istediklerini, yapamadıklarını anlattı.

Samimi bir şekilde.

Tek; sanayicileri iyi değerlendiriyorsunuz dedim.

Çok ta öyle Yalova kamuoyunda gösterildiği gibi değil, dedi.

Aslında ne sormak ya da söylemek istediğimi anlamıştı.

İşte tam burada.

Başkan Metin Oral’ın tersane için anlattıkları.

………..

“ İlk günler de sizin gibi kuşkularım vardı. Bölgeye çok yabancı bir sektör geliyordu Bakanlıklara gidip geliyorum, doğru bilgi almaya çalışıyorum. Konunun detaylarını bilen biri de değilim. Bakanlıktan şöyle bir öneri geldi. Gidin Almanya’da Hamburg kentinde kurulu ve faaliyette olan tersane bölgesini gezin dediler. Gittik, belediye yönetimi bizlere ayrıntılı bilgiler verdi, bölgeyi gezdirdi. Denizin olmadığı yerde bir tersane bölgesi etrafında nehir oluşturulmuş, turizm amaçları tersane etrafında turlar düzenliyorlar. Üstüne de para alıyorlar. Eskiden bir köy olan ikamet alanları gelişmiş tersane sayesinde güzel bir kent olmuş. Geldik, öylemi olacak, dedik. Evet dediler. Başladık plan yapmaya. Ovamız değerli kaybetmeden ve özellikle tarımsal üretimin devam etmesi en büyük dileğim. Şöyle düşünmüştük, Önde tersaneler, hemen arkasında belirli bir hat çizip tersanelere yan sanayi üretimi yapacaklar için bir bölge oluşturmak, sonrasına kimse girmesin tarımsal üretimimiz devam etsin diyecek bir düşüncedeyiz. Konu Yalova’da Toprak Koruma Kuruluna geldi. Kurul düşüncemizi kabul etmedi. Ne yapıldı. Üzerinde tarım yapılan araziler aynen kalacak, boş araziler sanayi imarına açılacak. Olur mu? Olmadı tabi. Uygulama başlayınca haksızlık ortaya çıktı. Zira imara açılan yerlerde değerler hemen yukarı fırladı. Yan yana iki arazi biri boş diye değeri yükseldi, Diğerinde tarım yapılıyor diye değeri aynı kaldı. Bu beni çok üzdü. Ama Toprak Koruma Kurulu’na anlatamadık. Yani KENDİ KALEMİZE GOL attık. Yapacak bir şey yok.

Bugün mü; Altınova’nın köyler dahil nüfusu 32.000 , ama bölgemizden sigortalı olan sayısı 36.000.

Dışarıdan gelenlerin istihdamı bu.

Altınova’da bugün ben işsizim diyen varsa iş beğenmediğindendir. Tersaneler her gün işçi arıyor ve bizden de istiyor. Diğer taraftan ilçemizde açılan berber ve restoran sayısı çok iddialı olmasın ama Yalova merkezden fazladır sanırım.

Bir diğer konu; tersaneler ilçemiz esnafından alış veriş yapmak için adeta çabalıyor. Ama anlatamıyoruz. Esnafımıza anlatmaya çalışıyorum. Kazma kürek satacağınıza tersanelerin ihtiyaçlarına yönelin ve uçuk fiyatlar yerine devamlı satış yapacak bir düşüncede olun, diyorum. Anlayanlar tersaneler le çalışıyor, anlamayan konuyu kavrayamayanlar bana koşuyor. Almıyorlar, diye. Neden diye soruşturunca da altından bu gerçek çıkıyor. Çalışıyoruz, anlatacağız. Bölgemizin kalkınmasını istiyoruz.”

Evet, bu yazdıklarım sayın Başkan Metin Oral’ın anlattıkları.

Kelimeler ve cümleler bire bir değildir. Ama ana tema budur. Eksiğim ya da yanlışım varsa başkanımıza sayfalarımız ve köşem her zaman açıktır, düzeltirim.

………

Tersane bölgesi için yaşadıklarımı ve Başkan Metin Oral’ın düşüncelerini yaptıklarını ve yapamadıklarını anlattım.

……….

Şimdiye gelince.

Gazetemiz Yalova’daki tüm muhtarlarımızla konuşuyor. Köylerin de mahallelerinde ki yaşantıları anlatıyorlar. Altınova bölgemizde muhtarlarımızın tek şikayeti şudur. Sürekli göç alıyoruz, sıkıntımız tersanede çalışmaya gelen bekarların konaklamasında. Özellikle yaşam şartlarında. Evet, normal bir aileye kiralar 5000 civarında, bu insanlara verilen evler ise 20-30 bine kiraya veriliyor. Ama mahalle içinde yaşamları mahalle halkına sıkıntı yaratıyor, diyorlar.

Bunlar yayımlanmış ifadelerdir.

Sonuç; planlamada eksikler şimdi sıkıntı yaratıyor.

Çözümü var mı?

Elbette var, ama yetkili ben değilim. Eksikleri tamamlayacaklar bu projeyi buraya getirenlerdir.

(Bir not: Başkan Metin Oral’ın Altınova için yapmak istedikleri de başka bir yazımın konusu olacak. Altınova’yı anlatmak adına yaptığı nazik davete de teşekkür ediyorum.)