Kendisinden çok bilgi aldığımız,

Hayat felsefemize değer katan,

Gazetemize anlatılmaz destek veren,

Hele de Yalova adına yaptıkları yadsınamaz,

Özelliklede Yalova tarihi,

Yalova'nın geçmişi ile ilgili birçok gerçeği,

Yalova'ya sonradan gelip yerleşmiş olan,

Bugünlerde küstürdüğümüz biri olan,

Ahmet Akyol Abime selam olsun.

..........

Bana iki konuda verdiği nasihati hiç unutmam.

Birincisi; bir konuda yazarken kaleminin ucunu bir kağıtta törpüle.

Ki; yazarken kağıdı yırtarsın, yapma bunu demişti.

Haklı olsan bile gönül kırarsın, yapma bunu demişti.

İkincisi; Yalova geçmişi ile ilgili yazarken iyi düşün.

Geçmişte hata yapan insanların,

Çocuklarının veya torunlarının suçu yok.

Yazma.

.........

30 yılı aşkın zamandır,

Yalova'nın hafızasıyım derim.

Dün akşam yazdığım yazının altına gelen yorumlarda hep eksik var.

Benim derdim birilerini suçlamak değil ki.

Geçmişi bir kenara bırakıp,

Yalova’mız nasıl bir kent kimliği kazanması lazım,

Onu aklı başında değerlendirmek,

Şu günden itibaren yol haritasını doğru çizmek,

Bürokratlarımızla, STK temsilcilerimizle, Siyasilerimizle,

Bu haritaya imza atmak gerekiyor.

.........

Geçmişi irdelemek istemiyorum.

Yapılan hataları ortaya dökmek bir şeyi değiştirmez.

Yanı başımda yaşanan çok olaya tepkimi o an koydum.

Maalesef her yetkili kendi doğrusunu diretti.

Onlar Yalova doğrusunu görmediler.

Ya da bizim düşüncemiz daha doğru dediler.

Ne yazık ki olmadı.

.......

En önemlisi ise 25 senedir merkez yönetimin aynı düşüncenin elinde olması idi.

Ne yazık ki Yalova'daki temsilcileri

Yerel iktidarlara destek olmak yerine,

Siyaset yapmayı yeğlediler.

O da olmadı.

Merkezi iktidar Yalova da 25 senede sadece 5 sene iktidar oldu.

Acısını da Yalova çekti.

.........

Ders alan varsa ne mutlu,

Yoksa;

Birbirimize bağırmaya devam.

Ne harita,

Ne yol.

Önümüz deniz,

Arkamız ormanmış...

Nutuk atmaya devam.