Son günler de yaşanan şiddet olaylarına bakıldığında konunun uzmanlarınca sorunun temelinde eğitim düzeyinin düşmesinin yer aldığı konuşuluyor. Geçenler de bu konuda bir televizyon programında çocuk çetesi tarafından dövülerek öldürülen bir 15 yaşındaki çocuğun olayı irdelendi. Yıllar gerilere gittim.

Çok ta benzerliği yok ama çağrışım yaptı.

Yalova’da bile eğitim düzeyi düşük mahalle ya da köylerde büyüyen gençlerin duygularını ve hareketlerini anlamak çok zordu. Bunun bir çok sosyal nedeni olabilir. O dönemlerde öyle psikoloji sosyal uzman falan yoktu. Eğitim devlet eliyle yapılsa da yaşam standartları mahallelerdeki gelişmelerle topluma yansırdı.

Yaşamı varoşlarda geçen gençler ile gençliği tarlalarda geçen gençliğin tek eğlenceleri düğünlerde olurdu. O dönemin düğünleri ya mahallelerde yada belli düğün salonların da yapılırdı. İşin içine azıcıkta(!) alkol girdimi eğlenceyi düğünlerde gören gençlerin ayranı kabarır, kendini gösterme çabası mıdır, alkolün verdiği keyif midir bilinmez , tartışma ve kavga kaçınılmaz olurdu.

O dönemlerin sağ olan orkestra müzisyenlerine soralım bakın  hepsi benzer şeyleri söyler.

Orkestra elemanları düğün nerenin düğünü diye sorduğunda daha düğüne başlamadan ‘yandık beyler, dikkatli olalım’ derler di.

Yani hangi mahallenin ,hangi köyün düğününde tartışma ve kavga çıkacağı bilinirdi.

Tanık olduğum düğünleri düşündüğümde şimdi sebebinin ne olduğunu daha doğru değerlendirebiliyorum. Hele de iki belalı isimlerden oluşan düğün varsa olay kaçınılmazdı.

50 yıl sonra bu toplum aynı noktaya geliyorsa sebebi çok açık.

Bana göre eğitim seviyesi düştükçe bu tür kavgalar artacak

Sadece düğünlerde değil. Eğlence mekanlarında ‘neden yan baktın’ ‘benim önümde neden durdun’ ‘ben neden ön masada değilim’ tarzında bahan eler bir insan canı almaya kadar gidiyor.

İsim vermek istemiyorum ama çok yakın geçmişte bir çok örnek var.

Bu yazıyı okudukça bir çok olay gözünüzde canlanacaktır.

Ot’a , boka ulaşmak kolaylaşınca bu işler daha da artacak.

İlimiz küçük bir il, bu konuda güvenlik güçlerimiz çok daha dikkatli ve duyarlı. Bu konuda şanslı olduğumuzu düşünüyorum.

24 senedir yakından izlediğim uyuşturucu mücadelesini başarılı buluyorum ki bu konu da seviniyorum.

Bu konu sadece zabıta tedbirleriyle çözülecek bir olay değil.

Aileler, esnaf, sivil toplum kuruluşları işbirliğiyle çözülür.

Ne alaka demeyin.

İşsiz ve aç kalan insanın ne yapacağını bilemezsiniz.

Bu tuzaklar hep simsarların beklediği boşluklardan doğar.

İşte o boşlukların oluşmaması için el birliği şart.

……………………….

Nerden nereye geldim.

İşin özü eğitim.

Her yıl üniversite açmak bu işi çözmedi.

Neden ?

Her mezun iş bulamıyor çünkü.

Eğitim ülke şartlarına uygun hale getirilmeli.

Neye,

Nerede,

Ne kadar iş gücüne ihtiyacımız olduğu doğru tesbit edilmeli,

Gençlik ve aileler doğru yönlendirilmeli..

Bu konuda aileler doğru yolu gördü diye düşünüyorum.

Bu yıl meslek liselerine artan talebin altında yatan gerçek bu zaten.

İş devletimize ve eğitim den sorum lara düşüyor.

Meslek öğrenmeye gelen gençlerimize dolu dolu meslek öğretilmeli .

Aslında bu konu özel bir konu ve yazacağım .

Bir meslek liseli olarak.