SPOR SAATİ

“Hedefimiz, İstiklal Marşı’mızı Okutmak”

Bu hafta Yalova Gazetesi Spor Saati programında boksun önemli isimleri ağırlanarak spor severlerle buluştu. Programın konukları arasında boks antrenörü Fatih Gökkaya ile sporcular Aleyna Kaya ve Emre Karahasan yer aldı.

Programda, boks antrenörü Fatih Gökkaya'nın antrenörlük kariyeri ve elde ettiği başarılar detaylı bir şekilde ele alındı. Gökkaya, boks sporunda yürüttüğü çalışmaları aktardı. Ayrıca, sporcuların motivasyonunu yüksek tutma ve antrenman süreçleri hakkında bilgi verdi. Boks Antrenörü Fatih Gökkaya “4. kademe boks antrenörüyüm, baş antrenörüm ve 5. kademeyi de almak üzereyim. Çeşitli Türkiye derecelerine sahibim ve ulusal ve uluslararası düzeyde ülkemizi temsil ettim. 2019 yılında KPSS puanımla Yalova Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne atandım. Milli olma yolunda çocuklarımızı teşvik ediyoruz. Performansımızı yüksek tutmak için çocuklarımızı öncelikle antrenmana odaklıyoruz. Bir hedef belirliyoruz ve hedefimizi belirledikten sonra sporcumuz ona şartlanıyor. Sonrasında antrenman programını düzenliyoruz. Özellikle sabah koşularımız oluyor. Sabah koşularımızın yanı sıra biz yokken de farklı zamanlarda koşu yapmasını istiyoruz. Antrenmanda çocuğun maksimum performans göstermesini sağlıyoruz. Kariyerim boyunca zorlandığımız anlar oldu; üç kez ameliyat oldum, sakatlıklar geçirdim. Ameliyattan sonra bir daha derece yapıp yapamayacağımız belli değildi ama derece yapmamız nasip oldu. Ameliyattan sonra dereceye girmek zordu; artık rakiplerimiz çalışırken biz çalışamıyorduk. O dönemde boksu bırakmak veya devam etmek arasında gidip geldim. Sporculara hep şu duayı ediyorum: Umarım sakatlık vermez ve bu şekilde yaşamazlar. Çünkü bizim de hedeflerimiz vardı ve sakatlıklar bu hedeflere ket vurdu” ifadelerine yer verdi.

“Mantıklı hedefler koymalıyız”

Boks hakkında bilgi veren Gökkaya, “Boks, 1904 yılından beri olimpik bir branş. 4 yılda bir yapılan olimpiyatlarda sporcularımız yarışabiliyor. Şu anda da popüler bir branş. Özellikle kadın boksunda çok iyi bir durumdayız. Son olimpiyatta üç kadınımız, ikisi gümüş, biri bronz madalya kazandı. En büyük hedefimiz olimpiyatlar. Arkasından dünya ve Avrupa şampiyonaları, Akdeniz Oyunları geliyor. Boks olimpik olduğu için ödüllerimiz yüksek ve sporcuların durumu da iyi oluyor. Zamanla derece yaptıklarında iyi bir duruma gelebiliyorlar. Çünkü bakanlık tarafından destekleniyorlar. Bazı kesimler boksu istemiyor ve şiddet sporu olarak değerlendiriyor. Ancak kendisini iyi savunmayı bilen bir boksör, çok az darbe alır hatta hiç darbe almayabilir. Bir boksörün yetişmesi 4 veya 5 yıl alır. Boksun kişilik üzerindeki etkisi yüksektir. Uluslararası makalelerde de yayınlandığı üzere boks insanı sakinleştirir ve karar verme konusunda daha doğru kararlar verebilmelerini sağlar. Motivasyonu yüksek tutmak için mantıklı hedefler koymalıyız. Öncelikle 'Ben olimpiyat şampiyonu olacağım' yerine, 'Ben Türkiye şampiyonu olacağım' gibi mantıklı hedefler koymak gerekiyor. Zamanla Avrupa ve dünya şampiyonalarına yönelik hedefler koymalıdır. Vazgeçmemek önemlidir. Bir kere yenilirsiniz, iki kere yenilirsiniz, üç kere yenilirsiniz ama bu branşta, özellikle defalarca yenilseniz bile vazgeçmeyenler kazanır. Aileler kesinlikle izin vermeli, aile izin vermeyince olmuyor ve yürüyemiyoruz. Spor salonlarına gitmeleri, sosyal medyadan uzak durmaları, salonlarda antrenmana başlamaları gerekiyor. 1980'ler ve 90'lar boks açısından farklı bir noktaydı, farklı bir şekilde yapılıyordu. Ancak şu anda her şey yavaş yavaş değişiyor; kuvvet işin içine giriyor, farklı antrenman metotları devreye giriyor. Bununla birlikte biz de kendimizi geliştirmeliyiz. Olimpiyatlarda görüyoruz ki Özbekler ve Kazaklar, madalyaları topluyorlar. Bizim de kendimizi yenilememiz gerekiyor” dedi.

“Hedefimiz, İstiklal Marşı’mızı okutmak”

Yalova’da kadın boksunda iyi yerlerde olduklarını ve her sene madalya getirdiklerinden bahseden Gökkaya, “2009'da atandıktan sonra 2020'de Türkiye'de kadınlarda madalya kazanmaya başladık. Ardından her sene kadınlarda madalya aldık, ikiden üçten fazla. Türkiye'de kadın boksunda ilerliyoruz. Erkek sporcularımız da ilerliyor ama kadın boksunda Yalova'da çok iyi durumdayız. Geldiğimizden beri her sene turnuvada boş geçmiyoruz ve Türkiye şampiyonalarında çok az turnuvada boş geçtik. Bu başarı, çalışarak, ailelerimizin desteği, sporcularımızın inancı ve sporcu-antrenör uyumu sayesinde gerçekleşti. Sporcularımız bizle aynı hedefi koyuyor ve kurallara uyan, dışarıda da disiplinli davranışlar gösteren, insanlara, aile büyüklerine ve hayvanlara saygı gösterenlerle birlikte yol yürüyüyoruz. Hedefimiz, İstiklal Marşı’mızı okutmak” ifadelerini kullandı.

“Ülkemizde bayanların kendisini koruması gerektiğine inandığım için bir savunma sporu yapmaya karar verdim”

 Aleyna Kaya, boks dünyasındaki başarılarını paylaşarak, “22 yaşındayım ve Yalova Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi'nde 4. sınıf öğrencisiyim. Ülkemizde bayanların kendisini koruması gerektiğine inandığım için kendimi dışarıda gelebilecek herhangi bir tehlikeye karşı korumam gerektiğini düşündüm ve bir savunma sporu yapmaya karar verdim.  Lisedeyken boksa başladım. Muhammed Ali tabii ki idolüm. Bırakmamam gerektiğini biliyordum, bırakmadım ve azimle devam ettim. Zor günlerde ve iyi günlerde pes etmeden devam etmek gerekiyor. Türkiye şampiyonalarında 3 bronz, iki tane gümüş madalyam var. Bir ay önce U22 Türkiye Şampiyonası’nda final oynadım ve Türkiye ikincisi oldum. Büyük bayanlarda Türkiye üçüncüsü oldum. Üniversiteler arasında Türkiye ikincisi oldum ve Gençler Türkiye Şampiyonası’nda Türkiye üçüncüsü oldum” dedi.

“Cesaretsiz bir kişi bu sporu yapamaz”

Programda son olarak söz alan Emre Karahasan, boksa başladığı yıllardan bugüne kadar geçen süre zarfında elde ettiği başarıları anlattı. Karahasan, “19 yaşındayım ve boksa 5 yıl önce, 2019 yılında başladım. Arkadaşlarım geliyordu ve onlara özeniyordum. Onlarla beraber boksa başladım. 2019'da bir dönem korona nedeniyle spora ara verdik ve bu süreçte sadece antrenmanla geçindik. Türkiye Şampiyonası’na gidemedik. Bu şekilde bugüne kadar geldik. Çalışmak, azim ve cesaret gerekiyor. Cesaretsiz bir kişi bu sporu yapamaz çünkü o yumruğu yemek, o tadı almak çok farklı bir deneyim. İnsan zevk alıyor ve hoşuma gidiyor bu sporu yapmak. Herkese öneriyorum ve umarım gençlerimiz de bu spora ilgi duyar. İdolüm Rin Garç; çok güzel bir boksör ve onun hızlı, pratik ve seri yumrukları hoşuma gidiyor. Türkiye ikinciliğim, okullararası Türkiye üçüncülüğüm ve geçen sene Türkiye ikinciliğim var. Allah izin verirse, şampiyonluğu elde edip ülkemizi yurt dışında en iyi şekilde temsil etmeyi planlıyorum” diye konuştu.