Yalova Gazetesi’nin en beğenilen serilerinden olan “Spor Saati” tüm hızıyla devam ediyor. Yalova’daki en önemli spor figürleriyle görüşme gerçekleştirdiğimiz serimizin son adresi ise Yalova Üniversitesi oldu. Üniversite’nin Spor Bilimleri Fakültesi’nde okuyan ve Üniversite’deki Fitness Kulübü’nün Kurucu Başkanlığı’nı yapan Batuhan Akdaş ve Fitness Kulübü’nün Yönetim Kurulu Üyeleri’nden Betül Efe ile görüşme gerçekleştirdik. Akdaş, kulüplerinin faaliyetlerinden ve gelecekteki projelerinden bahsederken, Efe ise genç bir kadın olarak fitness ve pilates yapmasının yaşamına olan etkileri gibi birçok farklı konuda duygu ve düşüncelerini paylaştı.
“Vücut Geliştirme ve Fitness karıştırılıyor”
Yalova Üniversitesi’ndeki Spor Bilimleri Fakültesi’nin Antrenörlük Eğitimi Bölümünün son sınıf öğrencisi olduğunu ve Fitness Kulübü’nün Kurucu Başkanlığı görevini yürüttüğünü belirten Batuhan Akdaş, kulüp olarak bünyelerindeki üyeleri için düzenli bir şekilde egzersiz yaptırdıklarını söyledi. Fitness hakkında bilgi veren Akdaş, “Fitness kişinin kendini zinde hissetme durumudur. Bu süre zarfında kendi beden ve mental sağlığını optimal seviyede tutmasıdır” dedi. Vücut geliştirme ile Fitness’in karıştırıldığına dikkat çeken Akdaş, “Böyle saçma bir algı mevcut… Bizim kulübümüzün temel kuruluş amacı da bu algıyı kırıp insanları egzersiz yapmaya teşvik etmektir. Çünkü insan hareket etmeye adapte olmuş bir varlık. Biz de bu yüzden insanları hareket etmeye teşvik ediyoruz. İnsanların kendi bedensel ve mental sağlığını optimal seviyeye çıkararak daha özgüveni hissedebilecekleri bir ortama alıştırıyoruz” şeklinde konuştu. Fitness’in Türkiye’deki geleceği hakkında konuşan Akdaş, “İnsanlar bir konuya adapte olmaya çalışıyor. Çünkü hareketsiz yaşam ciddi şekilde arttı. Bu da insanlarda kilo problemlerine ve çeşitli psikolojik problemlere sebebiyet veriyor. Bunun temel ilacı Fitness… İnsanlar bir nevi Fitness ile kendi doktorluğunu yapmış oluyorlar ve zinde hissediyorlar. Fitness’a olan bu ilgi Türkiye’de ilerleyen süreçte daha da artacaktır” ifadelerini kullandı.
Yalova’da Bir İlk: Koşu Birimi Oluşturuluyor!
Fitness Kulübünün bulunduğu yerde sadece ağırlık kaldırıldığının düşünüldüğünü ama bunun doğru olmadığını vurgulayan Akdaş, “Biz insanları egzersize teşvik ediyoruz. Bu egzersizlerin içinde zumba, step aerobik ve pilates derslerimiz oluyor. Yakın zamanda koşu grubu oluşturuyoruz. Bununla birlikte insanları okulumuzun Fitness salonuna gelmelerini sağlamak amacıyla güzel bir Fitness salonunu iyileştirmeye yönelik proje yürütüyoruz” dedi ve projenin detayları hakkında bilgi verirken, “Fitness salonumuzu kısıtlı imkanlar doğrultusunda en optimal seviyeye çıkarmayı düşünüyoruz. Duvarlara insanların kendilerini görebileceği aynalar ekliyoruz. Aynaların etrafına da duvar sanatçılarının yapacakları grafitileri ekleyerek insanların buraya gelmesini ve Fitness yapmalarını teşvik edeceğiz” şeklinde konuştu. Bu proje için yakında zamanda Rektör Yardımcısı ve Dekan Hocaları ile görüştüklerini ekleyen Akdaş, projenin akıbetinin ne olduğunun ilerleyen zamanda görüleceğini söyledi. Hayata geçirmek istedikleri koşu projesi hakkında bilgi veren Akdaş, “Sabah koşuna çıktığım zaman insanların tek tek koşuya çıktığını fark ediyorum. Bu da sürdürülebilir olmadığı için şöyle bir proje oluşturduk; İnsanların hep birlikte koşabildikleri bir koşu birimi oluşturuyoruz. Bu koşu birimi de belirtilen saatlerde farklı aktivitelerle koşularını gerçekleştirecek ve sağlıklı yaşam için teşvikte bulunmuş olacağız” ifadelerini kullanırken Mart ve Nisan aylarında bu projenin hayata geçeceği müjdesini verdi.
“Fitness’i erkekler, pilatesi de kadınlar yapar gibi bir önyargı var”
Yalova Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nin Spor Yöneticiliği 2. Sınıf öğrencisi olduğunu belirten Betül Efe, aktif olarak Fitness yaptığını ancak ilgi alanın pilates üzerine olduğunu söyledi. Fitness yapan kadınlara karşı ön yargı olduğunu belirten Efe, “Ben Fitness yaparsam erkek gibi olacağım ve çok fazla gelişeceğim gibi bir düşünce var. Halbuki böyle bir şey yok. Benim kadın olarak antrenman yapmamın sebebi zinde kalmak, ilerleyen dönemde 40-50’li yaşlarıma geldiğim hala koşabiliyor olmak ve merdiven çıkarken yorulmamak… Ben biraz da kadınlara öncü olmak için Fitness yapıyorum” dedi. Fitness yapmasının kendi yaşantısına olan faydalarından bahseden Efe, “Sınıfıma merdivenlerden çıkarken bacaklarım ağrımıyor. Sabahları iyi uyanıyorum. Spor salonunda sosyalleşiyorum ve hocalarla tanışarak kendi alanımı genişletiyorum. Kendime mental olarak da çok iyi geliyor. Eğer bir insan kendini iyi hissetmiyorsa spor yaptığı zaman hem kendi gelişimini görüyor hem de daha iyi şeyler yapabildiğini görüyor” şeklinde konuştu. Fitness gibi sporlara genç kadınların ilgi hakkında konuşan Efe, “Kadınlar, Kadın Milli Takımlarının başarabildiğini görüyor ve kendilerinin de yapabileceklerine inanıyorlar. Ben 6-7 senedir sporun içerisindeyim ve okul takımlarında da vardım. Spor Bilimlerinde okumaya başladığımda ben bu işi yapmak istediğimi ve insanlara bir şeyler katmak istediğimi gördüm. Başka bölümlerde olan arkadaşlarımı da Fitness’a yönlendirdiğim zaman onlar da kendileri için iyi bir şey yaptığını görüyor. Dışarı da kahve içmektense yürüyüş yapmak, koşu yapmak iyi geliyor ve her ikimizin de alanı genişliyor” ifadelerini kullandı. Kendi ilgi alanı olan pilateste vücut geliştirmecilerin çok zorlandığı bilgisini veren Efe, “Çünkü pilates tamamen denge ve esnekliği ön plana çıkarıyor. Bir vücut geliştirmeci ağırlık üzerine çalışıyor ve burada pilatese geldiğinde denge de durmakta çok zorlanıyor” dedi. Pilatesin sadece kadınlara yönelik bir şey olmadığını aynı zamanda erkeklerinden yapabileceğini belirten Efe, “Bir önyargı var. Fitness’ı sadece erkekler yapabilir, pilatesi de sadece kadınlar yapabilir gibi bir ön yargı var ama biz bunu kıracağız diye düşünüyorum” şeklinde konuştu ve bu konudaki ön yargıların hala devam ettiğini ama zamanla aşılacağına inandığını söyleyerek sözlerine son verdi.