Esadiye Köy Muhtarı Ramazan Aslıyüksek, Yalova Gazetesinin başlattığı “Mahallenin Muhtarı” serisine konuk oldu. Muhtar Aslıyüksek, Gazete muhabirimiz Göktuğ Doğukan Yüksel’in sorularını cevaplandırdı.
“Bu üçüncü dönemimiz olmuş oldu”
Kendisi hakkında bilgi veren Aslıyüksek, “1967 İstanbul doğumluyum aslen, tabi doğum yerimiz Yalova olarak geçiyor, eskiden Yalova ilçe olduğu için. Rahmetli büyükbabalarımız İstanbul Kadıköy’de sandalcılıkla meşgul olurlarmış. Ama yerleşik yerimiz Esadiye köyü. Yaklaşık 75 sene evvel Rize’den göç gelmiş büyükbabamız. O gün 2 aile gelmişler köyümüze yerleşmişler. Onlardan biri de bizim büyük dedemiz Rıza Aslıyüksek. 99 yılında başladı bizim ilk muhtarlığımız. 2 dönem muhtarlık yaptık. Daha sonra 2 dönem eniştemiz Hidayet Yılmaz görevi devraldı. 2019 yerel seçimlerinde bana dediler “buyur sen devam et muhtarlığa” Bu üçüncü dönemimiz olmuş oldu. 2 kızım bir de oğlum var.
“Burayı saklı İsviçre olarak adlandırıyorlar”
Köyünün yapısından bahseden Aslıyüksek “ Dışarıdan gelen yabancıların gözüyle “saklı İsviçre” olarak adlandırıyorlar. Yalova’nın yüzölçümü olarak da en küçük köyü, nüfus olarak da en küçük köyü. Burada genellikle emekliler var. Köyün geçmişteki şeyi kamyonculuk, otobüsçülük hatta bir dönem Yalova Şoförler Cemiyeti Başkanlığını köyümüzden Sait Özsoy adlı abimiz uzun yıllar sürdürmüş oldu. Köyümüzün normalde nüfusu kalabalık ama yerleşik yerleri Yalova’da.
“Toplam 160 hanemiz var”
Köyün nüfusu hakkında bilgi veren Aslıyüksek, “Bizim şu anda 160 adet hane olarak var. Fakat Yalova Bursa yolu köyümüzü ikiye bölüyor. Sonradan gelişti Bağlar mevki değimiz asfalt tarafı. Köyümüzün merkezi 80-90 hane, 70-80 hane de asfaltın üst tarafında. 250 civarında daimi ikamet eden nüfusumuz var” dedi. Köyün ihtiyaçlarının nasıl karşılandığı bilgisini veren Aslıyüksek, “Köylere Hizmet Götürme Birliklerimiz var. İl Özel İdaresi’nden bütün ihtiyaçlarımız karşılanıyor. İmkanlar dahilinde, öncelik sıralamasına göre mutlaka eksik gedik oluyor ama her şeyin dört dörtlük olması mümkün değil. Güneyköy Muhtarlığına ait minibüsümüz var. Günün belli saatlerinde geliyor ve Yalova’ya giden yolcularımızı alıyor. Aslında bir anlamda ulaşım sıkıntımız var. Güney Muhtarlığının aracı olmamış olsa hatta bir ara öyle bir durum olmuş oldu. Biraz sıkıntı çektik. Su ile alakalı köy merkezinde bir sıkıntımız yok. Evvelden çalışmaları biz de yaptık, eski muhtarlarımızda yaptı” ifadelerini kullandı.
“Kamera sistemimiz kuruldu”
Köyün güvenlik durumundan bahseden Aslıyüksek, “Güvenlik sorunu bir anlamda var, bir anlamda yok. Ana yol üzerinde olduğumuz için malum giren çıkan, eskiden sorabilirdik; “buyurun, hoş geldiniz, kime bakmıştınız, kimi arıyordunuz” diye sorabiliyorduk. Günümüz şartlarında bunu sormak çok zor. Kamera sistemlerimiz var Özel İdare marifetiyle Allah razı olsun. Köy merkezimizde kamera sistemimiz kuruldu. En azından ufak tefek bir şey olsa da ondan Jandarma ile birlikte bakıp ya da kendimiz bakıp Jandarma’ya ileterek o soruna çözüm getirebiliyoruz” dedi.
“Muhtar köyün anasıdır”
Muhtarların köyler için önemi nedir sorusuna Aslıyüksek, “Ben büyüklerimize de küçüklerimize de şöyle söylüyorum; Muhtar köyün anasıdır, köylünün babasıdır, köylünün abisidir, ablasıdır, kardeşidir, evladıdır. Hemen her şeyidir. Fakat günümüzde şartları daha kolay olduğu için muhtara da ihtiyaç kalmıyor ama o anlamda köyün bütün ihtiyaçlarını malum muhtar, köylü ile devlet arasında bir vasıta. Babamızdan kalan mirasın devamını büyütmüyoruz. Milletin taktiri ile gelmiş, seçilmiş… Onların işini, onların hizmetini görmek üzere muhtarlık yapıyoruz” şeklinde konuştu.
Muhabir/Göktuğ Doğukan Yüksel
Kameraman/Duygu Saral
