Değerli Okurlar, Sevgili Yalovalılar,
Millî Mücadele’ nin önderi ve Türkiye Cumhuriyeti’ nin kurucusu Gazi Mustafa Kemâl Atatürk’ ün çağdaş dünyaya iz bırakmış, tarihe damgasını vurmuş ölümsüz şahsiyetlerden biri olduğunu biliyoruz.
Yine çok iyi biliyoruz ki, Atatürk’ ün hayatında önemli yerlerden birini Yalova işgal eder. Atatürk, ilk kez geldiği 19 Ağustos 1929’ dan son kez ayrıldığı 1 Şubat 1938 tarihine kadar her yıl düzenli olarak Yalova’ ya gelmiş ve önemli çalışmalarını Yalova’ da yapmıştır. Atatürk, Yalova dışında hiçbir yere bu kadar sık gitmemiş, hiçbir yerde iki çiftliği ve üç evi birden olmamıştır. Atatürk’ ün yaşantısında ve geleceğe dönük tasavvurlarında Yalova’ nın varlığı tartışmasızdır.
O günleri kısaca hatırlayacak olursak; Yalova, Cumhuriyetin ilk yıllarında insanların yaşamak için tercih ettikleri bir yer değildi. Kent merkezi bir sivrisinek yatağıydı. Sıtma kol geziyordu. Sazlık ve bataklıktı. Neredeyse yüksek bölgelerdeki köylerin bile nüfusu Yalova merkezinden fazlaydı. Bu olumsuz durum, Atatürk’ün 1929 yılında Yalova’ya gelişine kadar devam etti. Atatürk, buradaki durumu görünce, hemen bir Sıtma Mücadele Ekibi’ ni Yalova’ya getirtti. Sivrisinek yatakları ve bataklıklar kurutulunca, ilâç tedavisi de devam ettiği için, sıtma hastalığı giderek kontrol altına alınmaya başladı.
Atatürk, 1929 yılında Yalova’ya geldiğinde, Yalova’da elektrik, telefon, telgraf, itfaiye ve polis teşkilâtı, hastane gibi sosyal tesisler, kurum ve kuruluşlar ya yoktu, ya da son derece yetersizdi. Kent içi yollar olması gereken gibi değil; merkezi çevre il, ilçe ve köylere bağlayan yollar yok denecek gibiydi. İstanbul’dan Yalova’ya işleyen vapur seferleri düzensizdi.
Yalova’nın içinde bulunduğu durumu çok iyi değerlendiren Atatürk’ün verdiği direktifler ışığında, Yalova tüm idarî eksiklikleri tamamlanarak modern bir kent haline getirildi. Yalova İmar Plânı hazırlandı. (Yapılan tüm faaliyetler “Atatürk’ ün Kenti Yalova “ adlı kitabımda mevcuttur.)
Örnek çiftlikler kuruldu; çevreye önem verildi; Yalova çağdaş bir Su Şehri haline geldi.
Termal dünyaca ünlü bir sağlık merkezine dönüştürüldü. Dünyanın değişik ülkelerinden,(Amerika orijinli Boylu Mazı, Sekoya, Japon Akçaağaç, Pavlonya, Porsuk Ağacı, Arizona Servisi, Mavi Atlas Sediri, Kırkkese Ağacı gibi) nadide tür bitki ve ağaçlar getirilerek Türkiye’nin ilk Canlı Ağaç Müzesi yapıldı.
Atatürk, millî benliği yaşatmak ve millî şuuru meydana getirmek için, Türk tarihini İslâmiyet’ten çok önceye götürme çalışmalarını Yalova’da yaptı. Bu çalışmalar sonunda, “Türk Tarihinin Ana Hatları” isimli kitap hazırlandı. Bu kitabın yayınlanmasından sonra da, Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti ve Türk Dili Tetkik Cemiyeti de, Yalova’da yapılan çalışmalardan sonra kuruldu.
Atatürk, Kur’an- ı Kerim’in Türkçeleştirilmesi çalışmalarını Yalova’da başlattı.
Teknik Okulların kapatılmayarak çoğaltılması ve yerli malı kullanımının özendirilmesi kararlarını Yalova’da aldı.
Türkiye’ de çok partili demokratik yapıya geçme çalışmaları da Atatürk’ ün Serbest Cumhuriyet Fırkası’ nı Yalova’ da kurmasıyla başladı.
Diyebilirim ki, Yalovalı, Atatürk’ ün “Yalova Sevdası” nın farkındadır. Yalova Belediye Başkanı’ nın odasında, arkasındaki duvarda “Yalova Benim Kentimdir” yazılıdır. Yalova Belediyesi su faturalarında “Yalova Benim Kentimdir, K. Atatürk” yazısı var. Yalova Belediye Başkanlığı’ nın hazırladığı kitabın adı “Yalova Benim Kentimdir”. Kitabın kapağında Atatürk’ ün resmi var.
Yalova’ nın girişi Tonami Meydanı’ nda ışıklı Atatürk görüntüsü var.
Yalova Belediye Başkanlığı’ nın hazırladığı Doğa, Sağlık ve Turizm Kenti Yalova kitabının “Kentin Kaderini Değiştiren Önder “ başlıklı bölümünde, Yalova’ nın kaderinin Atatürk’ ün gelişiyle değiştiği anlatılıyor.
Yalova Belediye Başkanlığı internet sitesinde, en üstte kocaman “Yalova Benim Kentimdir, K. Atatürk” yazısı var. Yürüyen Köşk ise belediyenin internet sitesinin ana tanıtım resminde yer alıyor.
2005 yılında, Yalova Belediye Başkanlığı’ nın kültür yayınları arasında çıkan kitabın adı, “Atatürk’ ün Kenti Yalova”.
2021 yılında, Yalova Belediye Başkanlığı’ nın kültür yayınlarında çıkan kitabın adı, “Atatürk’ ün Kenti Yalova”.
Yalova Valiliği tanıtım logosu ya da ambleminde Atatürk’ ün Yürüyen Köşk’ ü var.
Yalova Üniversitesi ilk kurulduğu yıllarda tanıtım logosunda Yürüyen Köşk’ ü kullanıyordu.
Bütün bunları yazmamın nedenine gelince…
Yapılan açıklamalara göre, yıkılan Valilik binasının bulunduğu yere, bir park içinde butik bir valilik binası yapılacak, binanın önüne de Osman Beg heykeli konacakmış.
Öncelikle belirteyim, Osman Beg heykelinin olması gereken yer, Altınova ilçesi Hersek Mahallesi (eskiden köy) meydanıdır. Böyle anıtlar muharebelerin yaşandığı yere yapılır, il veya ilçe merkezlerine değil. Osman Beg anıtının Yalova il merkezinde bulunmasının tarihî gerçeklikle ilgisi yoktur!
Örneğin Sakarya Muharebeleri Anıtı, Ankara’ nın Polatlı ilçesi sınırları içinde olmuştur ama anıt muharebelerin yaşandığı Şehitler Kaşı Tepe’ ye yapılmıştır. Keza İnönü Muharebeleri Anıtı da, Çanakkale Şehitler Anıtı da il veya ilçe merkezlerine değil, muharebelerin yaşandığı yerlere yapılmıştır.
Yukarıda özetle yazdıklarımdan yola çıkarak, Atatürk’ ün Kenti Yalova’ da, valilik binası önüne, Osman Beg Heykeli değil, özgün yapısı ve anlamlı çeşitli rölyeflerle eşsiz bir “Atatürk ve Yalova Anıtı” yapılmalıdır. Bu anıt, belki de ödüllü bir yarışmayla gerçek bir sanat eserine dönüşebilir. Gelecek nesillere de anlamlı bir armağan olur.
Bence Yalova’ ya yakışan da bu olacaktır. Atatürk’ ün Kenti olmakla övünen Yalovalı, Atatürk’e vefasını göstermelidir. Ben sade bir vatandaş olarak düşüncelerimi paylaşmak istedim. Kimsenin rağbet gözüne takılmasa da fakire düşen görev bir vatandaş sorumluluğudur.
NE MUTLU TÜRK’ ÜM DİYENE!