Geçtiğimiz hafta sonu Yalova Folklor Eğitim Merkezi Gençlik ve Spor Kulübü Derneğinin Olağanüstü Genel Kurulu gerçekleştirildi. Olağanüstü genel kurulun gündeminde bir çok konu olmak ile birlikte, genel kurulun yapılma nedeninin temelinde, mevcut yönetimin dernek faaliyetlerini Yalova iline yakışır bir şekilde sürdürmekte maddi imkanlar dahilinde zorlanmaları ve bunun nasıl aşılacağının üyeler ile paylaşılması ile gençlerimize daha iyi fiziki ortamlarda hizmet verebilmek için neler yapılması gerektiğinin belirlemesi idi.
Yalova ilinde YAFEM önümüzdeki yıl Temmuz ayında 28. Türk Boyları Kültür Şölenini gerçekleştirecek. Her yıl tekrarlanan birçok ülkeden gelen 200’e yakın katılımcıyı ağırlamak, festivalin organizasyonu yapmak ve bunların maliyetine katlamak ile uluslararası festivallerde ülkemizi temsil etmek büyük başarıdır. Bu başarının külfetlerinin de ne kadar büyük olduğunu tahmin etmek zor değildir.
Folklor kulüplerimizin, ülkemizi ve ilimizi tanıtmanın dışında gençlerimize ve ilimizin sosyal ve kültürel yapısına sağladığı katkı çok fazladır.
Yine geçtiğimiz hafta sonu Yalovaspor Basket Kulübü ile Fenarbahçe Erkek Basketbol Takımının karşılaşması vardı. Yalova Basket Kulübü kısıtlı imkanlarına rağmen oluşturduğu takım ile Fenarbahçe Erkek basket Takımı ile berabere tamamladığı maçı uzatmalarda kaybetti. Takıma seyircilerin desteğini, sevgisini görmek, seyircinin ne kadar kaliteli ve hoşgörülü sporsever olduğu anlatılmak ile olmaz, orda olmak yaşamak gerekir.
Fenerbahçe Erkek Basketbol Takımının formalarında verilen reklamlara baktığımızda sponsorlarının ne kadar güçlü olduğu ortada idi. Basketbol Federasyonu dahi hakemlerin formalarına reklam almış iken, Yalovaspor basket takımının formalarının en görsel yeri olan göğüs bölümünde büyük bir boşluk vardı. Bu boşluğu, Yalova’nın hatırı sayılı işletmelerinin 1. Lige çıkmış basket kulübüne veremediği desteğin boşluğu diye yorumlamak yanlış olmaz.
Burada bir parantez açmak istiyorum. Basket maçına gösterilen yoğun ilgi, karşı takımın Fenerbahçe ve ligin ilimizde yapılan ilk müsabakası olmasına rağmen, giriş bilet ücretlerinin yüksek olması nedeniyle geçmiş yıllara oranla azdı. Bu giriş ücretleri ile gelecek maçlarda sahadaki seyircinin daha da azalacak gibi görünüyor. Yalovaspor Basket Kulübü yöneticilerin kısıtlı bütçelerine başka gelir sağladıkları takdirde bu giriş ücretlerini tekrar gözden geçirmeleri yerinde olacaktır diye düşünüyorum.
Bunlar, geçen hafta sonu sportif ve kültürel faaliyet gösteren yalnızca iki kulübümüz. Yalova ilinde yaşamaya, yaşatılmaya çalışılan, yöneticilerin bireysel sevgi ve destekleri ile faaliyetlerini sürdüren bir çok spor ve kültür derneğimiz var.
Uyuşturucu kullanımının çok küçük yaşlara indiği, sentetik hapların kullanımının arttığı, genelin sakinleştirici adı altında haplara karşı bağımlılık kazandığı günümüzde, vatandaşlarımız kendini, çocuklarını bir nebze de olsa korumak için spora ve kültürel faaliyetlere yönlendirmek istiyorlar. Vatandaşlarımızın sportif faaliyetlere yoğun ilgi göstermesine karşı, şehrin tüm imkanlarından faydalanan sermayedarlar, işletmeciler de bir o kadar şehrin bu ihtiyaçlarına duyarsızlar.
Halbuki, işletmelerin üretim tesisi yapılacak bölgelerde sosyal ve kültürel faaliyetlere destek vermeleri önceliklerinden biri olması gerekir. İşletmeler bulunduğu bölgede sosyal kültürel hayat yeteri kadar yok ise çalışanlarını o üretim bölgesinde uzun süre tutamazlar.
Yalova ilinin Doğu bölgesi yoğun bir şekilde ve hızda sanayileşiyor. İşletmelerinde maliyetlerini düşürmek, güvenlikli bölgede üretim yapmak, lojistik imkanlardan faydalanmak için şirketler ilimizi seçiyorlar. Düşünülmesi gereken ise bu şirketler ile birlikte gelecek nüfusun sosyal ve kültürel etkinliklerinin maliyetini, bir avuç kısıtlı imkanlar ile dernekleri yöneten bizlerin mi karşılaşacağıdır.
Düşüncem, bu konularda görev, spor, sosyal ve kültürel etkinlik faaliyetlerini sürdüren dernekleri denetleme yetkisi olan seçilmiş ve atanmış yöneticilerimize düşüyor. Yöneticilerimizin, İlimizde sosyal ve kültürel faaliyetlerde bulunan derneklerimize, spor kulüplerimize destek verilmesini, küçük yaştan itibaren çocuklarımızı spora, kültürel etkinliklere yönlendirilmesini sağlamaları ve verilen desteklerin yerinde kullanıldığını denetlemeleri gerekir. Şehrin imkanlarından yararlanan, işletmelerin ise bu konuda dikkatlerini çekmek sivil toplum örgütlerinden çok sorumlu olan seçilmiş ve atanmış yöneticilerimizindir.
Nüfusun her geçen gün artış gösterdiği İlimizde, spor kulüplerine, folklor derneklerine mutlaka sürekli gelir getirecek bir yatırım yapılmasının yolları aranmalıdır. İlimizin her köşesine cami yaptırmayı düşünenlerde Allah razı olsun. Ancak korumakta güçlük çektiğimiz, gelecekleri için endişelendiğimiz çocuklarımıza, gençlerimize yapılacak yatırımların, sevabı, ilimize, ülkemize, insanımıza sağlayacağı katkı da unutulmamalıdır.