Sevgili okurlarım, bugünkü yazım iman hakkında.
Sevgili peygamberimizin Ashabından bir kişi sevgili, peygamberimize dedi ki ‘ya Resulallah, bana öyle bir şey söyle ki hiç kimseye İslam hakkında soru sormayayım.’
Sevgili okurlarım. Allah insanı, yaratılmışların en şereflisi olan insanı yeryüzünde halife kılarak kendine muhatap kabul etmiştir. İşte, bu yol, imanın rehberliğinde, ibadet ve ahlakın güzelliğinde, sınırları bizzat bizi yaradan Yüce Allah tarafından çizilen istikamet üzere yürünen yoldur. İstikamet, imanı, ibadeti, ahlakı, sosyal ve ticari ilişkileri hasılı hayatın her anını ve alanını kuşatan bir kavramdır. İmanda istikamet, Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamaktır.
Sevgili okurlarım. Allah’ın varlığına ve birliğine, sevgili peygamberimizin son peygamber olduğuna, meleklere, peygamberlere, kitaplara, ahrete, kaza ve kadere gönülden inanmaktır.
Sevgili okurlarım. İbadette istikamet, hepimizin bildiği Fatiha suresindeki (iyyake nağbudu ve iyyake nesteığn) de mealen, “Ey Rabbimiz! Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz” ancak Allah’a kulluk etmektir ibadetlerimizi sadece ve sadece Allah’a kulluğumuz için yapmalıyız. (Maun Suresi’nde Allah’ın söylediği gibi olmasın) (veyemneunel maun) Manası Vay o namaz kılanların haline. İnşallah hepimiz ibadetlerimizi Allah rızası için olsun.
Amin.
İsa GÜNEŞ/Köşe Yazarı