Yuruyen Kosk Yalova Haber Gazete (1)1. Yürüyen Köşk
Yalova’nın simgelerinden biri olan Yürüyen Köşk, 21 Ağustos 1929’da Atatürk’ün Yalova açıklarında gördüğü ulu çınarın gölgesinde oturmasıyla hikayesinin başlangıcını bulmuştur. O dönemde çınar ağacının dallarının köşke zarar vermemesi için Atatürk'ün verdiği "Dal kesilmeyecek, köşk kaydırılacak!" emri, çevre bilincinin önemine vurgu yapar. 8 Ağustos 1930’da başlayan çalışmalarla köşkün temeli kazılmış ve tramvay rayları ile kaydırma işlemi gerçekleştirilmiştir. Böylece köşk, yıkılmaktan kurtulmuş, ağaç da kesilmekten korunmuştur.

Bu olay, çevreye duyarlılığın ve doğanın korunmasının önemini vurgulayan bir ilk olmuştur. Atatürk, Yürüyen Köşk’te Türkiye’nin siyasi ve toplumsal tarihine yön verecek önemli kararlar almış ve dönemin önemli devlet adamlarını ağırlamıştır. 2015 yılında yapılan rapora göre, köşkün yanındaki Doğu Çınarı, 390 yaşında ve sağlıklı olarak tescillenmiştir. 2006 yılında restorasyon sonrası halkın ziyaretine açılan Yürüyen Köşk, günümüzde yılda yaklaşık 50 bin kişi tarafından ziyaret edilen Yalova’nın en gözde mekanlarından biridir. Bu tarihi yapı, geçmişle gelecek arasında bir köprü kurarak çevre bilincinin önemini hatırlatmaya devam ediyor.

Kaplica Termal Yalova Haber Gazete2. Termal Kaplıcaları
Yalova'nın Termal ilçesinde yer alan kaplıcalar, kalsiyum, sülfat ve florür içeren miks termomineral sularıyla ünlüdür. Toplam mineralizasyonu yaklaşık 1500 mg/L olan bu sular, renksiz, berrak ve tatlıdır. 1911 yılında Roma'da düzenlenen Kaplıcalar Yarışması'nda "Suları Faydalı En İyi Kaplıca" ödülünü kazanarak uluslararası alanda da kendini kanıtlamıştır.

Termal suyun banyo kürü olarak kullanımı, özellikle romatizmal hastalıklar üzerinde etkili olduğu bilinmektedir. Yalova Kaplıcalarında uygulanan banyo kürlerinin, romatizmal rahatsızlıklar arasında kireçlenme üzerinde olumlu etkiler yarattığı ve ağrı eşiğini yükseltme özelliği taşıdığı Tıbbi Ekoloji ve Hidroklimatoloji Anabilim Dalı tarafından yapılan bilimsel çalışmalarda gösterilmiştir.

Ayrıca, kaplıca sularının florür ve sülfat içeriği, diş çürüklerinin önlenmesine yardımcı olurken, bazı mide ve bağırsak hastalıklarında, özellikle bağırsak tembelliği ve safra kesesi tembelliği gibi durumlarda içme kürü olarak da uygulanabilmektedir. Yalova Termal Kaplıcaları, hem sağlık hem de rahatlama arayanlar için eşsiz bir destinasyon olmayı sürdürüyor.

Yalova Çiçek Mezatında Öğretmenler Günü Yoğunluğu Yalova Çiçek Mezatında Öğretmenler Günü Yoğunluğu

Termal Ataturk Kosk Yalova Haber Gazete (2)3. Atatürk Köşkü
Yalova ili, Termal ilçesinde bulunan Atatürk Köşkü, 1929 yılında sadece 38 günde inşa edilmiştir. Mimarı Prof. S. Hakkı Eldem olan köşk, tamamen ahşap bir yapıya sahip olup iki katlıdır. İçerisinde üç şeref salonu ve on bir oda bulunan köşk, dönemin özgün eşyalarıyla birlikte korunarak müze olarak halka açıktır.

Atatürk Köşkü, Türkiye'nin çok partili sisteme geçişi, Yerli Malı Haftası'nın ilanı, Türk Tarih ve Dil Kurumları ile Türk Dil Kurumu’nun kuruluşu gibi önemli kararların alındığı bir mekan olarak tarihi bir öneme sahiptir. Ziyaretçiler, köşkün içinde Nurettin Niyazi’ye ait kurşunlu banyo ve kadınlar tablosu, ünlü ressam Ayvazoski’ye ait bir dağ manzarası ve hayvan resimleri gibi eserleri görebilir. Ayrıca İran ve Hereke halıları, yıldız porselen, hiyeroglif yazılarla süslenmiş pirinç ve abanoz vazolar, pirinç yatak odası takımı, Fransız lake sandalyeler, Alman RCA marka radyo ve Wilhelm Spaethe yapımı piyano gibi birçok tarihi eşya da köşkün zengin koleksiyonunu oluşturmaktadır.

Cumhuriyet Dönemi mimarlığının erken örneklerinden biri olarak öne çıkan Atatürk Köşkü, Atatürk'ün yurttaşlarıyla sohbet ettiği bir yer olarak da ün kazanmıştır. 15 Mayıs 1983 tarihinde Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından "Korunması Gerekli Kültür Varlığı" olarak tescil edilen köşk, şu anda TBMM Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı’na bağlı olarak hizmet vermektedir. Ziyaretçilerine tarih ve kültür dolu bir deneyim sunan Atatürk Köşkü, Yalova’nın vazgeçilmez duraklarından biri olmayı sürdürüyor.

Kara Kilise Yalova Haber Gazete (2)4. Kara Kilise
Yalova'nın Çiftlikköy İlçesi Sahil Mahallesi’nde bulunan Kara Kilise, tarihsel olarak İ.S. 6. yüzyılda hamam, 8-9. yüzyıllarda ise kilise olarak kullanıldığı öne sürülen önemli bir yapıdır. Bazı kaynaklara göre, Roma dönemine ait bir su mimarisi olarak inşa edilmiş, daha sonra Bizans döneminde kiliseye dönüştürülmüştür. Yapı, dört köşede kapalı mekanlar barındıran ve kapalı Yunan haçı planını gösteren bir tasarıma sahiptir; ancak apsisin bulunmasıyla dikkat çekmektedir. Kara Kilise’nin kuzey-güney doğrultusunda uzunluğu 13 m, doğu-batı doğrultusunda ise 10 m’dir, bu da Latin haçı görünümüne daha yakın bir yapısı olduğunu ortaya koyar.

Kara Kilise, Bizans döneminde Pylai adıyla bilinen yerleşim alanının bir parçası olarak varlığını sürdürmüştür. Dönemin zenginlerinin yazlık saraylarının bulunduğu bu bölgede, antik kalıntılar arasında bir liman ve su kemerleri parçaları da yer almaktadır. Kilise çevresinde yapılan kazılarda çok sayıda stel ortaya çıkarılmıştır; bunlardan bazıları İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir. Kara Kilise, yalnızca mimari özelliğiyle değil, aynı zamanda tarihi ve kültürel geçmişiyle de Yalova'nın önemli ziyaret noktalarından biridir.

Rüstempaşa Cami5. Rüstempaşa Camii
Yalova'nın Rüstempaşa Mahallesi'nde bulunan Rüstempaşa Camii, 16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman’ın sadrazamı Rüstem Paşa tarafından yaptırılmıştır. Mimar Sinan’ın eseri olan cami, moloz taşından dikdörtgen planlı olarak inşa edilmiştir ve üzeri ahşap çatıyla örtülüdür. Rüstem Paşa’nın külliye şeklinde tasarladığı yapının günümüze ulaşan kısmı cami ve hamamdan ibarettir; külliyenin diğer bileşeni olan han ise 1. Dünya Savaşı sırasında yıkılmıştır.

Cami, tarihsel süreçte birçok deprem yaşamış ve bu olaylar sonucunda ciddi hasar görmüştür. 17 Ağustos 1999 depreminde de zarar gören yapı, ihtiyacı karşılayamayınca hemen yanına Yalova Merkez Camii inşa edilmiştir. 1690-1999 yılları arasında gerçekleşen depremlerle yapısal farklılıklar göstermiştir. Rüstempaşa Camii, 2013 yılında kapsamlı bir restorasyondan geçirilerek yeniden kullanıma açılmıştır ve Yalova'nın tarihi dokusunu yansıtan önemli bir yapı olarak ziyaretçilerini ağırlamaktadır.

Yalova, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dolu bir şehir. Geçmişin izlerini keşfederken, bu eşsiz mekanlarda zaman geçirmenin keyfini çıkarın!

Muhabir: Sezgin Altınel