CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda Türk Ticaret Kanunu ve Tasarruf Tedbirleri konusunda konuşma yaptı. Becan konuşmasında ekonomik şartların ağırlığına değinerek basın emekçilerinin, emeklilerin, esnafların ve dar gelirli vatandaşların problemlerine parmak bastı.
Yerel Basının Sorunlarına Değindi
“Tasarruf tedbirleri ile yaraya merhem olmaya çalışıyorsunuz.” diyerek iktidar partine yüklenen Vekil Becan, “Tedbirler çok konuşuldu. Biraz yakından bakalım, halkın yarasına ne kadar derman olabileceksiniz? Bir laf vardır, para harcamazsanız, para kazanamazsınız diye ama neyi tasarruf edeceğimizin planlamasını iyi yapmak zorundayız. Malumunuz üzerine tasarruf paketi kapsamında belediyeler başta olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarınca gazetelere abone olunmaması, reklam verilmemesi karara bağlandı. Tedbir paketinde “Kurum faaliyetleriyle doğrudan ilgili olan tanıtım giderleri hariç şeklinde” muğlak bir ifade yer aldı. Bunu anlamak mümkün değil çünkü ucu açık. Buradan şunu çıkarıyor muyuz? Örneğin bir belediye, herhangi bir alanda ürettiği hizmet ve yatırımı bu kapsama sokup istediğinde reklam verebilecek mi?” dedi.
“Birkaç reklamı kısıtlamak vicdana sığar mı?”
Basının kamu kurumları ile halk arasında bilgi alışverişi sağladığını ön plana çıkartan Vekil Becan, “Bir belediye icraatlarını kamuoyuna basın aracılığı ile paylaşır. İcraatlarını halka duyuran basına abone yasağı getirmek neyin nesi anlamak mümkün değil. Özellikle yerel basının kaynakları yok denecek kadar sınırlı iken dahası pandemi döneminde gazetelerin özel ilan, reklam ve abonelikleri büyük yara almışken tasarruf tedbiri adı altında üç beş gazete aboneliği ve birkaç reklamı kısıtlamak vicdanlara sığar mı?” diyerek konuşmasına devam etti.
“Fikir işçileri işsiz kalacak”
Genelgenin Anadolu basınını yanlış yollara sevk edeceğine değinen Yalova Milletvekili Tahsin Becan, “Bir genelge ile mevcut birçok haber portalı ve yerel gazete kapanacağı gibi kadrolu çalışan fikir işçileri de işten çıkartılacak ve işsiz kalacak. Bu da hızla artacaktır. Ayrıca siz gazetelere böyle örtülü ambargo uygularsanız, başka yanlışların da önünü açıyorsunuz. Zira belediyelere ve kamu kurumlarına kesilen faturaların hepsinin kurumlar vergisi, stopajı, katma değer vergisi ödenmektedir. Bu yapmadığınız sürece işin kaçak yolu açmış oluyoruz. Bu uygulama ile de devlete gelecek vergiyi de yok ediyorsunuz. Gazetecileri de yanlış yollara sürüklüyorsunuz. Bu vesile ile alınan yanlış ve haksız kararın düzeltilmesini, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı yıllarında mücadelesinden ötürü fazilet adaları olarak tanımladığı Anadolu Basınının üzerindeki baskının ortadan kaldırılmasını talep ediyor, saygılar sunuyorum.” dedi.