Beslenme ve Diyet Uzmanı Burcu Aslan Kurtulmuş, suyun kilo verme ve genel sağlık üzerindeki etkilerini anlattı. 12 yıllık deneyimiyle doğru su tüketiminin metabolizmayı hızlandırdığını ve sağlıklı bir yaşam için önemli olduğunun altını çizdi.

Yağ Yakımı İçin Su Şart

Yağ yakımının bir kimyasal reaksiyon olduğunu ve bu reaksiyon için suya ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Kurtulmuş, “Su çok güzel bir konu. Çünkü genelde en çok ihmal ettiğimiz şeylerden bir tanesi. Aslında ne kadar önemli olduğunu şimdi söylemek istiyorum. Çünkü herkes, çoğu zaman su içmeyi ihmal ediyor. Ve buradan kilo verme hızını ciddi oranda etkilediğini söylemek isterim. Neden derseniz? Aslında yağ yakımı bir kimyasal reaksiyondur. Ve kimyasal reaksiyon da bildiğimiz gibi formülde içeri su girer ve dışarı da su çıkar. Yağ yakımı için suya mutlaka ihtiyacımız var. Çıkışta da su kaybediyoruz. Su kaybettiğimiz için de sürekli vücuda bir devir daim olarak suyu vermemiz gerekiyor. Siz istediğiniz kadar diyetinizi, zayıflama diyetlerinizi harfiyle yapsanız da su içmediğiniz zaman yağ yakımı reaksiyonu da çok fazla gerçekleşmemiş olacak” ifadelerini kullandı.

Herkesin İhtiyacı Farklı

Kurtulmuş, su tüketiminin kişisel ihtiyaçlara göre düzenlenmesi gerektiğini ifade ederek “Tabii ki kalori açıkları vs. bunları etkiliyor ancak su çok önemlidir. Peki, ne kadar içmeniz gerekiyor? Herkes 3 litre mi, 5 litre mi, 6 litre içenleri duyuyorum. Suyun fazlası idrarla birlikte mineral kaybına da sebebiyet verdiği için suyu dozunda kullanmamız gerekiyor. Ne kadar içmemiz gerekiyor derseniz, kilo çarpı 30-35 cc gibi. 60 kilo bir kişi, minimum 1,8 litre ama ortalama 2 litre. 2 litrenin birazcık üzerine çıkıp 2,2 litre gibi içmesi gerekmektedir” dedi.

Çalışma ortamlarının su tüketimine etkisi olduğunu belirten Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaz avantajlı bir ay çünkü terleme ile birlikte su kaybediyoruz ama susama hissimiz de daha fazla artıyor. Kışın susama hissimiz iyice azaldığı için su içme ihtimalimiz de aslında kaybettiğimiz suyu bırakın, yazın kaybettiğimizi aslında karşılayabiliyoruz ama kışın kaybettiğimizi bile karşılamayacak derecede az su içmek zorunda kalıyoruz. Buradaki çalışma ortamı da etken. Tabii ki mevsimler etkiliyor ancak kışın da sıcak bir ortamda fabrikada çalışan bir kişinin daha fazla terleme oranı olduğu için veya daha fazla üzerinde kıyafetleri olan yoğun kişilerin terlemesi daha fazla arttığı için o kişilere biz artı 2-3 bardak daha eklemesini öneriyoruz. Çalıştığı yer veya çalıştığı şehir, hangi mevsimdeyse. Yazın biz 3 litreye kadar çıkmayı hedefliyoruz. Çünkü terlemeyle çok fazla su kaybımız olduğu için. Kışın ise minimum 2 litre, 2-2,5 litre, 3 litre arasında kiloya bağlı olarak su içmesini öneriyoruz”

Suyu Bardak Bardak İçin

Su içmeyi daha pratik hale getirmek için önerilerde bulunan Kurtulmuş, “Ben daha çok bir bardak sayarak gidiyorum. Çünkü 2 litre ortalama 10 bardaktır. Yani bir bardak 200 cc dersek, eğer 10 bardak. Ben mesela kendim de su içme motivasyonumu şöyle artırıyorum: Her birkaç danışan arasında mutlaka bir bardağı bitirme hedefi. Çünkü direkt şişeyi diktiğimiz anda su içmeyi genelde unutuyoruz. Bir anda kafamıza diktiğimiz zaman suyu bu sefer böbreklere çok ciddi bir yük biniyor. O aslında kullanılan suyun çoğu dışarı atılmış oluyor. O yüzden her bardak arasında 5’er dakikalık mola verirsek, suyun vücutta kullanmasına da izin vermiş oluruz. Hem de böbrekleri yormamış oluruz. Bazen de şöyle 2 litrelik termosları içmek de çok etkili oluyor veya genelde ben danışanlarıma ara öğünlü sistem veriyorum. Yani ara öğünlü sistem derken nedir? Minimum 4-5-6 öğünlü bir beslenme programı. Şimdi bunlardaysa her öğünden önce 1 bardak su ve sabahleyin uyandığımızda aç karnına 2 bardak su içtiğimiz zaman zaten 8 bardak cepte oluyor. Otomatikman öğünlerden önce bir bardak su içip hem açlık dengemizi birazcık sakinleştirmiş oluyoruz, hem de içmemiz gereken su miktarını tamamlamamızda yardımcı bir etken oluyor” şeklinde konuştu.

Aromalı Sular, Su İçmeyi Sevdirebilir

Aromalı suların da su içme alışkanlığını artırabileceğini belirten Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle yazın aromalı sular çok işimize yarıyor. Burada aromasını veren daha çok çilek veya kırmızı meyveler. Antioksidan içeriği yüksek olan meyveler olan ahududu, böğürtlen, frambuaz. Tabii ki bunların mevsimdeki süresi çok az. Özellikle ahududu, böğürtlen, frambuazın neredeyse bir 20 günlük gibi bir mevsimi var. Benim önerim genelde bunları dondurup daha sonrasında sularına eklemelerini veya smoothie yapıyorlarsa tariflerine eklemelerini tavsiye ediyorum. Özellikle içme suyuna ekledikleri zaman çok hoş bir aroma veriyor. Bu aromada kişinin su içme ihtiyacını artırıyor. Çünkü suyun tadını sevmeyenler de var. Gerçekten su benim midemi bulandırıyor diyen danışanlarım da var. O kişilerde genelde bu aromalı sular birazcık daha içme etkisi yaratıyor ve su içmeyi artırmış oluyoruz. Ya da kaynatmalı sular, su tariflerimiz var. Yani onları da sizlerle paylaşabilirim. O tarz sular da günlük su içme ihtiyacını karşılamış oluyor ve daha rahat kışın içilebilir.”

Yalova’da Gazeteciler için Dijitalleşme Hamlesi: Google ile Özel Eğitim Yalova’da Gazeteciler için Dijitalleşme Hamlesi: Google ile Özel Eğitim

Kışa Özel Kaynatmalı Su Tarifi

Kurtulmuş, kış aylarına özel bir tarifi de paylaşarak, “Örneğin bir tencereye 3 litre su koyup içerisine 2 tane yeşil elma, 1 tane tarçın çubuğu. Tarçın çubuğu özellikle kan şekerini regülasyonunda da birazcık etken sağlıyor ve hafif de tadında esans bırakma etkisi var. Biraz karanfil koyup içerisine limon, güzel bir C vitaminidir ve bütün içeceklere çok güzel bir etki yaratır. İçerisine 1 tane limonu kesip kabuklarıyla birlikte biraz da metabolizmayı hızlandırmak için tane karabiber ekleyebiliriz. Şöyle bir tatlı kaşığı kadar tane karabiber. Tane karabiberi birazcık kaçırırsanız eğer tadı acı olabilir ve rahatsız edebilir. O yüzden dikkatli olalım. Bunların hepsini kaynatıp suyunu süzdükten sonra günde 1 litresini içebilirsiniz. Bu 3 litrelik tarifi ben 1 litresini içtim, gerisini ne yapacağım diyorsanız mutlaka kaynattıktan sonra hemen süzün ki içeceğin tadı acımasın. Süzdükten sonra şişelere koyup buzdolabında muhafaza edebilirsiniz. Birkaç gün kullanıp sizi idare edecektir. Bunu yaklaşık 15 gün boyunca yapıp 15 gün ara verebilirsiniz” ifadelerini kullandı.

Muhabir: Rümeysa Şahin - Sezgin Altınel