AHİLİKTEN AHİRLİĞE

Kuaför Niyazi Değirmenci; Çırak Bulunmuyor

Ahilikten Ahirliğe serisinin bu haftaki konuğu erkek kuaförü Niyazi Değirmenci oldu.

Yalova Gazetesi’nin en çok beğenilen serilerinden olan Ahilikten Ahirliğe tüm hızıyla devam ediyor. Yalova’nın en eski, en tanınan esnaf, zanaatkar ve ahilerini konuk aldığımız serimizin bu haftaki konuğu Yalova’nın en eski erkek kuaförlerinden olan Niyazi Değirmenci oldu. Barış Sokak Merkez Erkek Kuaföründe çalışan Niyazi Değirmenci meslek yaşamına başlangıcından, değişen saç modasına kadar geniş bir alanda sizlere bilgi verdi.
“Mesleğe başlamama dedem vesile oldu”
1956 Kastamonu Azdavay doğumlu olduğunu belirten Kuaför Niyazi Değirmenci, “68 yılında ilkokulu bitirdikten sonra İstanbul’a geldim o günden beri bu mesleğe devam ediyorum. 7 sene İstanbul’da çalıştıktan sonra 1975 yılında Yalova’ya geldim. Mesleğe başlamama dedem vesile oldu. Damadı berberdi, onun yanına verdi. Orada birkaç ay çalıştıktan sonra İstanbul’a geçtim. Ben hep severek bu mesleği yaptım. 1968 yılından 2023 yılına kadar bu mesleğe devam ettim, başka bir mesleğe geçmedim” dedi ve mesleğe ilk başladığı dönemdeki saç modasından bahseden Kuaför Değirmenci, “Genellikle saçlar uzun tutuluyordu. Favoriler uzun, ense kapalı… Ense açma gibi bir durum olmuyordu. Olduğu zaman kavga çıkıyordu. “Niye kısalttın, ben bu kadar kısa istemiyordum, niye ensemi açtın” gibi söylemler oluyordu. Her dönemde uzun, kısa saç oluyordu da ama şu anda tam tersi oldu. Ense açık, kulaklar açık… Eskiden sakal tıraşı çok olurdu. Şu anda çoğunluk olarak kirli sakal bırakıyorlar” şeklinde konuştu.
“Çırak yetişmediği için sıkıntılar yaşanacak”
Kuaförlerdeki usta-çırak ilişkisinin zarar gördüğünü söyleyen Değirmenci, “Şu anda çırak bulunmuyor. Okullar 8 senelik olunca çocuğun yaşı geçmiş oluyor. 12 yaşını geçtiği zaman okula devam etmek zorunda, ortaokulu bitirmek zorunda. 12-15 yaşında bir genç hevesli olursa mesleği 1 senede öğreniyor. Burada çırak olarak çalışıyorsa haftada bir gün çıraklık okuluna gitmesi gerekiyor. Belge oradan alınıyor. İleride çırak yetişmediğinde sıkıntılar yaşanacak” ifadelerini kullandı ve deprem sonrası aldığı emeklilik kararından bahsederken, “Zamanla sıkıntılar oluyor. Yorgunluk oluyor. Dükkanı bırakman gerekiyor, elemanın olmuyor. Bazı zamanlar yalnız kalıyorsunuz, eleman bulamıyorsunuz. Artık emekli oldum. Eş, dost “Bizim yanımıza gel” diye teklifte bulunuyor. Buraya aşağı yukarı her gün kısa sürelerle geliyorum” dedi.
“Elektrikliler geldi berberlik kolaylaştı”
Mesleğiniz size para kazandırıyor mu sorusuna cevap veren Değirmenci, “Kazandırıyordur da biz o şekilde çalışamıyoruz. Bazı arkadaşlar bir şeyler sürüyor, bir şeyler yapıyor fazla para alabiliyorlar. Biz yapamıyoruz, eskiden alışmışız… Tarife neyse dışına çıkamıyoruz. Tarifeler de derneğimiz kararıyla yükseliyor. Bizim bu meslekte her dönem aynı. Tam ucu ucuna getiriyorsunuz yılbaşı geliyor. Kiralar, vergiler derken katlama oluyor. Seneye yetişmek için tekrar çalışmak zorunda kalıyorsunuz” şeklinde konuştu ve erkek kuaförlüğünün geleceğini hakkında konuşurken, “Biz başladığımızda jilet yoktu, usturayla başladık. Bilemesini biz kendimiz yapıyorduk. Belli bir zaman sonra jiletli usturalar çıkmaya başladı. Müşteriler ilk başta istemediler, “Jiletler olursam ben evde olurdum” diye itiraz ettiler. Sonrasında daha temiz daha sıhhi olduğu için alışıldı.  O elektrikliler çıktı berberlik kolaylaştı” ifadelerini kullandı.

Muhabir/Göktuğ Doğukan Yüksel
Kameraman/Göktuğ Doğukan Yüksel