Deprem tatbikatlarında haberleşme konusunda çok sıkıntı yaşandığını ve olası bir afette bu konuda gerekli önlemlerin alınması gerektiğinin altını çizen Yalova Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği (MAG-DER) Başkanı Sabri Karaçam, “Eksikliklerimiz çok haberleşme sorunu var. Bir arama kurtarma ekibi normalde kendi aralarında bir şekilde haberleşebilir ama biz de 15 birimi yönetmek zorundayız. Bir afet anında yani 15 tane konteyner var, mahalle, beldede ve bunlarla irtibat halinde olmamız gerekiyor. Ama haberleşme olmayınca gerçekten çöküyor. Biz bunu Maraş’ta da yaşadık. Mesela ambulans istemiyorduk 112 arıyorsun ulaşamıyorsun İzmir çıkıyordu aşırı talepten dolayı. Hani biz burada geldik, gerekli raporları verdik ne olur gerçekten öncelikli konular bunlar. Bunları önem verelim haberleşme konusuna. Haberleşmediğin zaman hiçbir iş olmuyor. İnanın biz almış olduğumuz eğitimler neticesinde örneğin yaralıyı çıkarıyorduk veya herhangi bir işte hayatını kaybetmiş kişi oradan vatandaştan destek aldık. Hadi benzin kıtlığı da vardı. Bir ara terk etmelerden dolayı şehri. Biz ilk olarak benzin var mı? ilk o soruyu sorup sonra onları hastaneye veya gerekli yerlere sevk ettirebiliyorduk böyle bir durum vardı” ifadelerini kullandı.

Karaçam, “Biz kesinlikle hız kesmiyoruz çalışmalarımıza mesela bu sene AFAD’ın organizasyonuyla iki tane tatbikat yaptık. Kendi aramızda tatbikatlara devam ettik. Yani bu işte gerçekten sadece teorik eğitimle iş bitmiyor yani sahada da bir şeyler yapılması gerekiyor. Mesela iki tane canlı tatbikata katıldık büyük kentsel dönüşüme girecek enkazlarda, çalışma yaptık. Tabii bizim personelin içinde bir büyük bir tecrübe oluyor. Bunun yanında eğitim okullara eğitime gittik yine bu sene. On iki bin kişiye ulaştık yirmi okulda falan bizim eğitmenlerimiz. AFAD eğitmeni olarak bayağı bir fazla eğitmenler biz sınıflara gidiyoruz, tek tek eğitim veriyoruz öğrencilerimize. Daha sonra bitin bitiminde tüm okulu tahliye ediyoruz öğretmenler eşliğinde biz fazla işin şeyine karışmıyoruz. Sadece eksiklikleri, aksaklıkları, okul idaresini, öğretmen arkadaşlara bildiriyoruz. Ama gerçekten okullarımız çok güzel harika inanın ana sınıflarına da eğitime gidiyoruz. Ana sınıflarındaki çocuklara bir soru sorunca bütün eller havada yani çok güzel gerçekten. Ben o yönden öğretmen arkadaşlara gerçekten teşekkür ediyorum ama vatandaşımız da aynı duyarlı değil bulamıyoruz. Kesinlikle bu ilk heyecan. Maraş depreminden sonra bayağı bir eğitim yaptık. İnsanlar böyle bir heves fakat daha sonra bu sene eğitim yapacaktık. İşte 2024 yılının programımızda vardı. Fakat talep olmadığı için yapamadık. Şimdi 17 Ağustos’ta yine talepleri toplayacağız. O konuyla çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmalar neticesinde kesinlikle bu yıl işte Ekim gibi Eylül’ün sonu Ekim gibi eğitimlerimizi vereceğiz vatandaşlarımıza. Özellikle gerçekten bizim için çok önemli, Maraş depreminde şunu gördük kurtarma ekiplerine ihtiyaç var. Bilinçli ekipmanı olan şeylere ihtiyaç var. Bunu vatandaşa anlatmaya çalışıyoruz. Fakat vatandaş gerçekten biraz böyle umursamaz tavırlar içerisinde bu da bizim hoşumuza gerçekten gitmiyor. Nedenine gelince biz aynı gemideyiz Yalova, Marmara depremi söylemleri arasında her gün bir şey çıkıyor. Hatta sanırım basında da çıktı Japon deprem uzmanı sürekli işte Yalova ile ilgili yani genelde ben Yalova olarak nitelendirmiyorum. Marmara denizinde olacak bir deprem bu civarı çok etkileyecek. Biz de insanlarımıza ne olur işte hazır olalım. Biz kentsel dönüşümle ilgili Kent Konseyi biz deprem, iklim değişikliği çalışma grubunda da görev yapıyoruz. Çalışma grubu başkanlığını da ben yapıyorum bayağı raporlar hazırladık. Kent konseyiyle, valiliğe işte belediyelere, kaymakamlıklara bu konuyla ilgili yazılar gidiyor. İşte o açıdan dönüşler şey değil. Yani şimdi bu vatandaşın tek başına bir şey değil. Devletin de tek başına yapacağı bir şey değil. Şu anda bayağı bir işte maliyetler artmış durumda. Biz vatandaşa işte uzun vadeli krediler verilmeli ama işte öyle bir şeye geliyor biz vatandaşla birebir de görüştük bu konularla. Vatandaş şimdi adam emekli maaşıyla diyor ki benim yaşım gelmiş 65-70 o civarda diyelim ben şimdi bunu aldığım maaşımla ben bunu ödeyecek durumda değilim. Madem ölümse o şekilde ölüyüm ama tabii ki bu düşünce yanlış. Biz onun için en azından devlet destekli kredilerin vatandaşa uzun vadeli verilmesi en azından çocuklarına sağlam bir binalar kalabilir. Biz bunun üstündeyiz” dedi.

‘Sürekli görüşme halindeyiz’

Seçimlerin ardından yeni göreve seçilen Belediye Başkanları ile sürekli görüşme halinde olduklarını söyleyen MAG-DER Başkanı Karaçam, “Bu arada işte yeni belediye başkanlarımızla sürekli görüşmesi içindeyiz. Süreç şöyle tüm yapılanması olan beldemizde ilçemizde işte merkezde, belediye başkanlarımızı ilk önce ziyaret ediyoruz. Daha sonra diğer yapılanma olmayan bölgeleri gidip ziyaret edeceğiz belediye başkanlarımızı. Bunlardan orada arama kurtarma ekibi kurulması, afet bilinci, afet farkındalık eğitiminin verilmesi için vatandaşa yani vatandaşı teşvik etmek için belediyelerin destek olmasını istiyoruz. Eğitim kentsel dönüşüm dışında bu şu anda gerçekten zor görünüyor. Kentsel dönüşüm zor görünüyor. Kısım kısım kentsel dönüşümler var ama bu yeterli değil. Bir sürü işte görüyoruz binaların durumunu yani kentsel dönüşüme girmesi gerekiyor. Biz aslında şunu istiyoruz, bizim istediğimiz kurtarma işi olmasın, en azından binalar sağlam olursa insanlar burada bir bina yıkılmazsa Japonya mesela ben Japonya önlerini her yerde veriyorum. Gerçekten harika bir olay. 9.2 büyüklüğünde bir deprem oldu bir tane bina yıkılmadı. Tsunami ile ilgili çalışmaları yapmışlar şu anda. Örneğin tsunami geliş yollarına kalkanlar alarm verildikten sonra kalkanlar kalkıyor, içeriye su girmesini önlemeye çalışmışlar. Böyle bir Japon bilim adamı Yalova’ya geldi, onunla görüştük böyle bir şey var. Biz yani 7/24 gerçekten canı gönülden ekip olarak çalışıyoruz. Ekip sayımızda bu Maraş depreminden sonra bayağı bir artma oldu ama insanlar bir müddet sonra unutuyor artık vazgeçiyor. Yani böyle bir umursamazlık söz konusu. Biz bunu istemiyoruz ben bu işin için 2006’dan beri işin içerisindeyim. Yani hani gerekli olduğu için işin içindeyiz. Esas memleketim Rize, Erzincan'da iki tane deprem geçirdim. Şimdi ben Rize’de olsam belki depremle hiç uğraşmam bunun için insanlara biz şunu öğretmeye çalışalım, ne olur gelin eğitimleri alalım insanlarımıza bu konuda kamu idarelerinin, belediyelerin destek vermeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.

‘İnsanlara yemek değil bilgi ikram edelim’

Tek Teker Üzerinde 70 Km Tek Teker Üzerinde 70 Km

Deprem anıtında gerçekleştirdikleri afet farkındalık eğitimleri sırasında ikram aracının gelmesiyle vatandaşların oraya akın ettiğini ancak insanlara yemek değil bilgi ikram edilmesi gerektiğini söyleyen MAG-DER Başkanı Sabri Karaçam, “17 Ağustos’la ilgili 20 yılı geçkin bir süredir biz bu etkinliği yapıyoruz aslında biz başlattık. Her sene yürüyüş, sessiz bir yürüyüş. Daha sonra belediyeler falan da işin içine girdiler ama biz daha önce anıtın orada yapıyorduk bu tür etkinliği. Akşam olduğunda slayt gösterisi yapıyorduk bu arada afet farkındalık eğitimi de veriyorduk. İnsanlar ayak üstü gelip dinliyordu. Kabalık bir kitleydi vardı o ara ikram aracı geldi bir döndük arkamıza üç beş tane dinleyen kalmış. Bu bizi çok üzdü. Yani sonuçta ikram kaçmıyor daha sonra anıtta yapmamaya başladık. Biz sonra mini amfiye taşıdık. Çünkü biz ilk başladığımız dönemleri de belediye başkanlarımıza söyledik. İnsanları biz yemek değil bilgi ikram edelim diye hep bunu söyledik ve bundan yanayız. Şimdiki etkinliğimizde de yine vatandaşı gerçekten üzmek değil, vatandaşımıza bu konuda bir farkındalık yaratabilmek önemli bir konu bu. Onu yapmaya çalışıyoruz. Bu sene farklı olarak bir tatbikat yapacağız. Fatih Caddesinin hemen üstündeki ağaçlar arasında istasyon kurup yaralıyı karşıdan karşıya geçirme veya personel geçirme. Olası bir depremde olası bir sel durumunda su taşkını durumunda köprünün çalışmayacağını varsayarak böyle bir yaralı geçirme, personel geçirme gibi bir tatbikatımız olacak. Saat 14:00’da mini amfide standımızı açacağız ondan sonra tatbikatı yapıp gece saat 11:00’de de geleneksel yürüyüşümüzü yapacağız” diye konuştu.

‘Eğitim gerçekten çok önemli’

Vatandaşların afet eğitimlerine çok önem vermesi ve bunu göz ardı etmemesi gerektiğini belirten Karaçam, “Şunu özellikle vatandaşımızdan rica ediyorum. Gerçekten eğitim çok önemli. İnanın Maraş’ta çıkardığımız hayatını kaybetmiş vatandaşlarımız gerçekten kurtarılma, kendi kendini kurtarma durumu olabilirdi. Çünkü hep yatakla kiriş arasında sıkışma hayatını kaybeden bir kitle. Kendini yatağın yanına atsa ki yataklarının yanına hep çıkarırken bakıyorduk bomboş bir yaşam üçgeni var. Şimdi eğitimli olursa bakın bu konuda Yalova olarak şanslıyız. İnanın Yalova daha çok vatandaşları eğitimli. İnanın Maraş’ta bu yoktu o tarafta Maraş dedim ama deprem bölgelerine genelde insanlarla konuştuk giden arkadaşlarla hep öyle yani vatandaş bu konuda Yalova kadar tecrübeli, bilinçli değil. Ama bu bütün vatandaş için geçerli değil. Ne olur eğitimlerinizi alın yani kendi en azından depremle kendi başınıza kalacaksınız. Bir de yani bunu sık sık söylemek zorunda kalıyoruz. Bölgemiz Maraş o kısımdan da büyük bir bölge nüfus yoğunluğu açısından. Afet Başkanlığı tarafından çeşitli iller çeşitli illere gidecek. Örneğin İstanbul’a 50 il gidecek buraya 3 il gelecek ama bu yeterli değil. Eğer vatandaş bu işin içinde değilse bu işin altından kalkmamız zor. Onun için biz muhtemelen Eylül sonu Ekim başları eğitim yapacağız. Stantları ziyaret ederek orada kayıt yaptırabilirler ve olası bir depremde en azından çıkıp kendi ailesini, kendi arkadaşını kurtarabilir. Deprem öldürmüyor binalar ve tedbirsizlik öldürüyor. Dediğim gibi keşke kentsel dönüşümü yapabilsek bir an önce de bu şeyleri en azından düşünmeyiz. Sonuçta kentsel dönüşüm önemli. Şu anda olmadığı için kurtarma kısmı daha önemli” diyerek sözlerini noktaladı.

Muhabir: Duygu Saral