Ocak ayının ilk haftasının verem hastalığı farkındalık haftası olması sebebiyle KATFA-DER'in konuğu Verem Savaş Derneği İl Başkanı İnciser Yakut oldu. Kamu yararına çalışan dernek hakkında bilgiler veren Yakut sözlerini şöyle sürdürdü, “Ülkemizde her yıl, ocak ayının ilk pazar günü ile başlayan hafta verem haftası olarak bilinmektedir. Toplumun tüberküloz (verem) hastalığı hakkında bilgilendirilmesi için “Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftası” etkinlikleri düzenlenmektedir. Tüberküloz hava yolu ile bulaşan bir hastalıktır. Bir akciğer hastalığı olarak bilinmesine rağmen tüm doku ve organlarda görülebilen bulaşıcı bir hastalıktır. Bu hastalık aslında herkes de var olan ama yetersiz gıda ve hijyen olmayan koşullarda ortaya TV çıkabilen oldukça bulaşıcı mikrobu uzun süre ortamlarda asılı kalarak bulaş olarak diğer insanlara da geçmektedir. Çoklu ilaçların düzenli kullanılması halinde %95-99 oranında iyileşme sağlanan hastalığın tedavi süresi ise 6-24 ay arasında değişebilmektedir. Hastayı, ailesini ve çevresini etkilemesinin yanı sıra uzun tedavi sürecinin olması hastayı sosyal hayattan da uzaklaştırır. Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre; Dünya nüfusunun yaklaşık dörtte biri
tüberküloz basili ile enfekte olup bunların %5-10’uda aktif hastalık gelişmektedir. 2021 yılında, dünya genelinde yaklaşık 10,6 milyon yeni tüberküloz hastası ortaya çıkmış ve 1,6 milyon insan tüberkülozdan hayatını kaybetmiştir. Türkiye'de 2022 yılı verem hastası 9851 olarak görülmekte bunlardan 5648'i erkek 4.203'ü kadındır. 2023 yılı Yalova verem hastası sayısı ise 55'tir. Bu hastalar çoğunlukla yeterli gıda ve hijyen malzemesine ulaşamayan hijyen ortamlarda yaşayamayanlardır. Tüberküloz, bulaşıcı hastalıklardan kaynaklanan ölüm sebepleri arasında COVID-19 hastalığından sonra ikinci sırada yer almaktadır. Biz verem Savaş Derneği olarak hastalara elimizden geldiğince maddi yardım yapmaya çalışıyoruz çünkü bu hastalığı tedaviye ulaşmaları için hastaneye gidebilmeleri için çoğunun maddi durumları el vermemekte onların yol paralarını gerekli ihtiyaçlarını yakacak odun kömür gibi malzemelerini yiyeceklerini temin etmesinde yardımcı olmaya çalışıyoruz. Sağlık bakanlığı ve Aile Sosyal Hizmetler bakanlığı ortak olarak çalışmalar yapmakta bu hastalar için. Verem Savaş dispanseri de hastaların ilaçlarını bizzat her gün kendileri iletip içirip süreci kontrol altında tutuyorlar çünkü hastalığın tedavi edilip daha fazla kişiye bulaşmasını engellemek çok önemli. Verem Savaş dispanserlerinde ücretsiz tarama testleri yapılmakta bunu yaptırmak isteyen herkes dispanserlere gidip yaptırabilir” dedi.
Anıl, ‘Verem taraması yaptıracağız’
Verem Savaş Derneği İl Başkanı İnciser Yakut’un konuşmasının ardından söz alan KATFA-DER Başkanı Nurten Anıl, “Biz dernek olarak farkındalık çalışmalarında önem veriyoruz. Bu bağlamda yapmayı hedeflediğimiz yeni projemizi de burada açıklamayı uygun gördüm. Bundan yaklaşık 15 yıl önce Yalova'da kanser taraması hareketini başlatıp bir farkındalık yaratmış yaklaşık 5.000 kadına kanser hastalığı taraması yaptırmıştık. Şimdi de görüyoruz ki verem hastalığı her ne kadar yok farz edilse de yine de etkisini göstermekte ve birçok insan hayatını bu hastalıktan kaybetmektedir ki bu bulaşıcı bir hastalıktır. Günümüz koşullarda yeterli gıdaya ulaşamayan yeterli hijyen malzemesine ulaşamayan az önce dernek başkanımızın da söylediği gibi uygun olmayan koşullarda hayatı tutunmaya çalışan kişilerde görülen bu hastalık toplumu tehdit etmektedir. Çok kısa sürede yaygınlaşan ve sonucu tedavi edilmezse ölümle biten bir hastalık olduğunu bilerek bunu göz ardı edemeyiz. Bu bağlamda ilk taramayı kendi dernek üyelerimizle birlikte yaptırmayı planlıyoruz önümüzdeki hafta verem Savaş dispanserine giderek ilk etapta 30 kadınımıza verem taraması yaptıracağız. Bunun akabinde tüm derneklere ulaşarak onların da üyelerinin verem Savaş dispanserine gidip tarama testinden geçmesini sağlamayı hedefliyoruz. Projemize destek veren verem Savaş Derneği İl başkanımız Sayın Yakut'unda desteği ile tüm Yalova halkına ulaşmayı hedefliyoruz. Anıl, Eskiden illerde dispanserler vardı hastalar buralarda uygun koşullarda gereği gibi tedavi edilebilirdi. Maalesef ki bu hastalığın azaldığına inanılarak sanatoryumlar kapatılmıştır. Bu proje kapsamında tarım orman müdürlüğünden ve il özel idaresinden destek isteyeceğiz. Yalova'mız yemyeşil güzel bir il, orman içinde 50 yataklı bir sanatoryum yapmak zor olmasa gerek. Bu konuda da gerekli adımları başlatacağız” şeklinde konuştu.
