Kanun teklifi ilk gündeme geldiğinde konuyu haftalık köşe yazısında durumu değerlendirdiğini belirten Güleç şunları dile getirdi: “Bu yasa, sokak hayvanlarının yaşam haklarını göz ardı eden, onların korunmasını değil, daha da savunmasız hale gelmelerini hedefleyen bir düzenlemedir. Hayvanlar, bizlerin sorumluluğunda olan canlılardır ve bizlere düşen görev onları korumaktır. Yasa ilk gündeme geldiğinde haftalık köşe yazımda bu konuda fikirlerimi beyan etmiştim. Yasayı destekleyenlerin de yasaya karşı çıkanlarında mutlu olabileceği bir çözümün mümkün olduğunu belirtmiştim. Tüm paydaşları yükümlü kılan bir yasanın hazırlanması elbette olumlu bir gelişme. Çünkü bu işin bir ilde yapılıp diğerinde yapılmıyor olması çözüm değil. Mecliste kabul edilen yasaya göre hayvanların üremesinin önlenmesinden çok, uyutulması ön planda. Yeni yasaya göre sorumluluk yerel yönetimlere yüklenmekte. Ve sonucu hapse kadar varan yaptırımlar söz konusu. Elbette ilk olarak can güvenliği düşünülmeli ama bunu yaparken yaşam hakkı olan diğer canlıları da yok saymamalıyız. Köşe yazımdaki sorumuza geri dönelim; Peki her iki tarafı da mutlu edecek bir çözüm söz konusu değil mi?

“Çözüm Basit”

Becan; Yalovalılar Verdiği Vergilerin Karşılığını Alamıyor Becan; Yalovalılar Verdiği Vergilerin Karşılığını Alamıyor

2014 yılında göreve seçildikten sonra üzerine hassasiyetle eğildiğimiz konulardan biri de sokak hayvanlarının rehabilitasyonuydu. Tüm ilçe ve belde belediyelerini de kapsayacak bir şekilde Veteriner İşleri Müdürlüğümüz bünyesinde bir çalışma başlattık. Çalışmanın ana hattı il genelindeki sokak hayvanlarının kısırlaştırarak üreme artışını kontrol altına almak ve onları doğal yaşam alanlarında muhafaza etmekti. Yani belediyeler olarak sokakta bulunan hayvanları toplayacak önce onları kısırlaştıracak daha sonra da oluşturduğumuz doğal yaşam parkında hayatlarını sürdürmelerini sağlayacaktık. Bu alan hayvan severlerinde besleme yapabileceği bir alan olacaktı. Ancak o dönemde en sık karşılaştığımız sorun çevre illerden toplanan sokak hayvanlarının ilimiz sınırları içerisine bırakılmasıydı. Yakalanan birçok hayvanın çipleri okutulduğunda başka illere ait olduğuna şahit oluyorduk. O nedenle tüm yurtta hayata geçirilmesi gereken bir proje olduğu ve çevre illerden daha fazla bırakmalara sebep olacağı için proje o dönemde hayata geçirilemedi. Meclisten bir yasa geçti. Belki benzer yönleri vara ama sonucunda hayvanların ömürlerini sonuna kadar tamamlamaları mümkün görülmüyor. Belli bir noktada doğal olmayan yollarla uyutulması ön görülüyor.

“Çözüm Üremelerini Durdurmak”

Sorunun aslında çözümü üremelerini durdurmak ve onları sokaklarda değil doğal bir yaşam alanlarında muhafaza etmek. Bu olay tüm yurtta hiçbir suistimale meal vermeden uygulanırsa sorun ortadan kalkmış olur. Eğer bir hayvan sağlıklıysa onun da bir canlı olduğu ve yaşama hakkı olduğu unutulmamalıdır. Çünkü onlar bizlere Allah’ın sessiz emanetleridir.  Tekrar etmek gerekirse; her iki kesimi de mutlu edecek çözüm var.”

Kaynak: Haber Merkezi