Karaçam, “2007 yılında Japonya Kobe’den gelen bir ekip derneğimizi ziyaret etti. Toplanma bölgeleriyle ilgili çok güzel açıklamalarda bulundular. Her Mahallelerinde bir toplanma bölgesi var” dedi. Yalova Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği (MAG-DER) Başkanı Sabri Karaçam, olası bir depremde toplanma alanlarının önemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Başkan Karaçam şunları söyledi, “Yalova Mag-Der olarak öncelikle MAG yapılanmasının bulunduğu bölgelerde Belediye Başkanlarımızı ziyaret ediyoruz. Genellikle konumuz deprem alınacak önlemler ve yapılacaklar. Belediye başkanları ile yaptığımız görüşmelerimizde, toplanma alanlarının alt yapısı, belediyelerin afet planı yapılması, eğitim için halk teşvik edilmeli, arama kurtarma konteynerinin bakımı ve ekipman desteği gibi olası depremler için önerilerimizi sunuyoruz. 2007 yılında Japonya Kobe’den gelen bir ekip Derneğimizi ziyaret etti. Toplanma bölgeleriyle ilgili çok güzel açıklamalarda bulundular. Her Mahallede bir toplanma bölgesi var. Bu bölgeler yeşil alan gibi halkın orada dinlendiği oturduğu bir yer, ama içerisinde depolar var depolarda çadır, WC, Duş kabinleri, Yemek çadırları. Alt yapısı hazır. Deprem anında toplanan halk için gönüllü çalışan ekipler tarafından kurulmakta. Hazır olan alt yapılar üzerine çadırlar, WC’ler diğer ihtiyaçlar monta yapılarak vatandaşlara verilmekte kurulan yemek çadırında insanlara yemek pişirilmekte. Gece elektrik ihtiyacı ise güneş enerjisi. Çadırları ve tüm malzemeler işi bitince tekrar depolara. Bizde Toplanma bölgelerinde alt yapı yok. Boş arazi çadırlar dağılır toplanma bölgelerinde alt yapı olmadığı için herkese çadır verilir. Herkes çadırları evlerinin önüne kurar. Çadırların geri dönüşü yok ekonomik bir kayıp. Japonya örnek alınarak yerel İdarelerin hemen alt yapıları yapması gerekmektedir. Zaman zaman konuya 2008 den beri değindik. Ama kimse umursanmadı. Kesinlikle yeşil alanlar yok edilmemeli Yerel İdarelerin kesin çözüme ulaştırılması gereken çok ciddi bir konudur. Var olan toplanma alanları Yalova Afet Müdürlüğü, Belediyeler, işbirliği ile tespit edilmiş tabelaları asılmış ama. Toplanma alanları şu anki şartlara göre depremden sonra insanların toplanıp bir yere gitme alanı değildir. Geçici barınma yerleri kurulana kadar Afetzedelerin kalacağı bir yer olarak düşünülmüştür. Yine Japonya’dan örnek verirsek, toplanma alanlarında Semt sağlık ocakları görevlerini burada sürdürürken Hastaneler ise daha ağır vakalara bakar. Bizdeki toplanma alanlarının hiçbir alt yapısı yok. Yemek nasıl pişecek, Sağlık hizmetleri nasıl yapılacak, afetzedeler gece nerede yatacak. Afet sonrasında barınma ihtiyacının giderilmesi üç farklı aşamadan oluşmaktadır. Bu aşamalarda ilk toplanma alanları, barınma ve Konut. Afetin meydana gelmesinden sonra Afetzedeler 10-15 gün barınma alanları kurulana kadar varsa kamu barınaklarında, toplanma alanlarında, çadırlarda ya da yakın akraba ve dostlarının evlerinde barınmaktır. İlk toplanma alanlarında normal yaşam kalitesi sağlanamaz. Ancak bu alanlarda kısa sürelide olsa ihtiyaçların karşılanacağı WC, en önemlisi de bu alanlarında yemek ve sağlık tedavilerinin verilmesidir. Tabii ki bu alanlarında ev hayatı yaşamı beklenemez. Afetzedeler bu alanda tuvaletini nereye yapacak, elini yüzünü nerede yıkayacak? Erkekleri geçtik kadınlar bu ihtiyaçlarını nerede karşılayacak. Çözümü yok mu? Evet var. Japonya’da İlk toplanma alanları Halkın kullandığı yeşil alanlar. Bir köşede konteynerler var. İçinde kuru gıdalar, çadırlar, tuvaletler, duş alma kabinleri, mutfak malzemeleri. Alt yapıları hazır olan yerlere bunlar yerleştirilir su bağlantıları yapılır mutfak kurulur bu alanda yaşam başlar. İlk toplanma alanlarının önemi çok büyüktür. 99 Depreminde aslında boş alan çoktu. Depremden zarar görenler duydukları korku nedeniyle evlere giremeyen halk, kendini güvende hissetmek için park, bahçe, dere kenarı, deniz kıyısı ve mahalle aralarına barakalar yaptılar. Geldiğimiz noktada artık boş alan bulmak çok zor. Geçici Barınma: Afetzedelerin aylarca kalabileceği Bireylerin günlük yaşantılarına devam edebildiği, iş ve okullarına gidebildiği, günlük faaliyetlerini sürdürdüğü alanlardır. Geçici konutlar, çadırlar, prefabrik evler ya da küçük kulübeler olabilmektedir. Konut; Afetten zarar görenlerin, evi yıkılanların konutları yeniden inşa ve tamir edildikten sonra eski konutlarına dönmeleri ya da kişilerin kalıcı süreyle kalmayı planladıkları yeni yerleşim alanlarına dönmeleri aşamasıdır. Oysa 99 Depremini yaşadık. Naylon bulunamadı veya karaborsa gitti, Tuvalet mi? cadde aralarında logarların üzerine tuvalet, su yok. Afet sonrasında çeşitli ülkelerde acil barınma politikalarını kendi şartlarına göre planlamıştır. Her Ülkede aynı uygulamalar yapılamaz, bunu Ülkenin şartları belirler. Japonya’da binalar sağlam. 9 Büyüklüğünde depremde yıkılan bina yok. Hasarlı konutlar oluşmuştur. İlk toplanma alanları depremin şokunu atlatmak artçı depremleri evde yaşamamak için genelde İnsanların tercih ettiği bir durumdur. Bizde ilgili kurumlar, Üniversiteler, olası Marmara depreminde yalnızca İstanbul’da 30 bin binanın yıkılacağı söyleniyorsa toplanma alanları ve barınma alanlarının önemi daha da artmaktadır. Afet sonrası kullanılacak Acil Toplanma Alanları ve Geçici Barınma Alanlarının kent içindeki konumlarının belirlenmesi; bu alanların dağılımı, büyüklüğü ve altyapı özellikleri gibi yeterliliklerinin sağlanabilmesi, kent planlamanın ve afet yönetiminin en önemli konularındandır. Acil Toplanma ve Geçici Barınma Alanlarının Belirlenmesindeki Standartlar; Acil toplanma alanları, afet sırasında ve sonrasında insanların ivedilikle ulaşması gereken, afet riski taşımayan güvenli alanlardır. Afetzedelerin bilgilendirildiği, yardım ekipleri ile koordinasyonun sağlandığı, kurulacak geçici barınma alanlarına yönlendirilmelerinin yapıldığı merkezlerdir. Ön tahliye alanları olarak da ifade edilir. Evet, bu doğrudur. İlk toplanma alanlarında Afetzedeler toplanır hazır olan barınma yerlerine gider. Çanakkale'nin Ayvacık ilçesinde meydana gelen 5.3 büyüklüğündeki depremin ardından 12 köyde toplam 300'e yakın ev zarar gördü. AFAD ve Gönüllü guruplar (Bursa MAG-DER görev almıştı.) işbirliğiyle çadır kent kuruldu. Kaç gün sürdü? Yanılmıyorsam 2 günü bulmuştu. Şimdi bu durum Yalova’da olduğunu düşünelim Merkezde 150 bin İnsan yaşıyor. Barınma alanlarında kurulacak Çadır ve Prefabriklerin alt yapılarının yapılması en az 10-15 gün sürer. Olası deprem yalnız Yalova’da olsa sorun az olur. Çevre İllerden destek gelir. Belki çok kısa sürede barınma alanları kurulur. Özellikle Yalova ve Marmara’da 25 milyon nüfus etkilenecek. Depremden etkilenecek İller için İlk toplanma alanları çok büyük önem taşımaktadır. Barınma alanları hazır değilse, hiçbir hazırlığı olmayan ilk toplanma alanlarında İnsanlar toplanıp ne yapacaklar? Tüm Planlamalar var olan gerçeklere göre yapılmalıdır. Yoksa çaresiz kalırız. Şunu unutmayalım! Yalova’da kendi yağımızla kavrulmak zorundayız. Gelin sesli düşünelim. Elazığ depreminde ölenlerimiz var. Elazığ depremini milat kabul edelim. 30 bina yıkılmış. Devletin baş edebileceği bir durum var ortada. Biz yüzümüzü Marmara’ya çevirelim. Yalnızca İstanbul’da 30 bin binanın yıkılacağı söyleniyor. Öncelikle Vatandaş olarak işin içinde olmalıyız. Devlet, Yerel İdareler, Vatandaş olarak el ele verelim 6 Şubat depreminde net şekilde görüldük ilk toplanma alanları olmadığı için Vatandaşlarımız şehirleri terk ettiler. Ama ilk toplanma alanı olsa geçer çadırını kurar barınma alanı yapılana kadar orada yaşar.   Amacımız Olası Marmara depremini sağ salım atlatalım. Öncelikle Kentsel dönüşüm yapılmalı, Kentsel dönüşümü ne Belediyeler ne Vatandaş tek başına yapacak gibi değil. Devlet Vatandaş, Belediyeler ele ele vererek yapılır. Halk Bilinçlenmeli. Gerçekten 6 Şubat depremi kötü bir yıkımdı kabul ediyoruz ama gerçekten bilinçli olunsaydı can kaybı daha az olacaktı.”

Başkan Gürel, “Yatırım Yapılmıyor” Eleştirilerine Cevap Verdi Başkan Gürel, “Yatırım Yapılmıyor” Eleştirilerine Cevap Verdi

Yalova Mahalle Afet Dernek Gonullu Baskan Toplanma Alani (3)Yalova Mahalle Afet Dernek Gonullu Baskan Toplanma Alani (1)

Kaynak: Haber Merkezi