“GELİN BURALARI TARIMA YENİDEN KAZANDIRALIM”
Haber - Röportaj: Faruk TEZCAN
“Yalova yüzölçümünün %14 ü yamaç, kıraç, susuz, ekim dikim yapılmayan; kaderine terk edilmiş tapulu arazilerden oluşuyor. Hepsi de, doğal şartlarda bitki örtüsüyle kaplanmış durumdadır. Ormanlaşan yerler de var. Demek ki hepsi canlı toprak. Hepsinin bir gücü var. İşte o güç ASMA’ya yeter
Bağ, verime geçince su istemez. Bağ, yamaç yerleri sever. Bağ, kuru ve yelli havayı sever. Bağ, nemden bile hoşlanmaz.
Gelin buraları tarıma geri kazandıralım. Gelin buraları üretime sokalım. Gelin buraları milli ekonomiye katkı sağlayan vatan toprağına çevirelim. Gelin buraları gerçek değerine kavuşturalım.
Herkes kazansın.
Unutmayın;
Toprak uğruna ölen varsa vatan olur. Ama vatanlaştıktan sonra kanla değil, terle beslenir.
KIRSALDA YERİ OLAN ARKADAŞLARIM!
Sizi
Toprağı sevmeye,
Ona bakım yapmaya,
Onu süslemeye,
Davet ediyorum.
Siz bir (1) verin,
Göreceksiniz,
O size beş (5) verecek.
Davetim, sadece Yalova ile sınırlı değildir, ülkemizin her köşesi için geçerlidir.”
Adeta Birleşmiş Milletler gibi iki bağa sahip Sinan Bozoğlu’nun iki bağında toplam 36 çeşit üzüm var. Hasat sezonu boyunca her gün pazara 9 çeşit üzüm sunabiliyor.
Ülkemizdeki birçok üzüm çeşidinin yanı sıra, Mısır, Hindistan, Fransa, İtalya, Macaristan, Bulgaristan ve birçok ülke menşeli 36 üstün verimli çeşit var. Her çeşit üzümün kendisine özgü özellikleri olduğunu belirten Sinan Bozoğlu; ancak Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü’nde geliştirilen ve tescillenen “Ata Sarısı” çeşidine şapka çıkarırım diyor.
Yeni bir yönetim biçimiyle de dikkat çeken Bozoğlu bağlarında çalışan işçileri bağlarının gelirine ortak etti. Üçüncü bağını da Sugören Köyü’nde kuran Bozoğlu toplamda 30 dekara ulaşan bağa sahip.
Kurulduktan 4 yıl sonra yapılan yatırımın beş katı gelire sahip olunacağını belirten Bozoğlu her aşama da istekli üreticilere rehberlik yapabileceğini ifade etti. Toprak dostu, bağ aşığı Sinan; en fazla Tarsus olmak üzere yurdun değişik yerlerinde 82 adet bağ kurulmasında yardımcı oldu. Bağcılık yapmak için büyük topraklara sahip olmak gerekmiyor. Küçük parça toprakları değerlendirmek için bile çok iyi bir üretim şekli olarak görülüyor.
