İstanbul ve Tekirdağ’da yeni doğmuş ve acil yardıma ihtiyaç bebekleri haksız kazanç elde etmek için özel hastanelere yönlendiren ve bebeklerin ölümüne sebep olduğu iddia edilen “Yenidoğan” çetesine ilişkin haberler kamuoyunda büyük infiale sebep oldu. Olaya karıştığı iddia edilen doktor ve hemşireler gözaltına alınırken, özel hastanelerin bir bölümüne de mühür vuruldu.
Yeni doğmuş bebeklerden sistematik bir şekilde haksız kazanç elde eden çeteye yönelik tepkilere Türkiye Barolar Birliği’nin öncülüğündeki 81 İlin Baro Başkanlığı da eklendi. İmzalan ortak basın açıklaması, Yalova Barosu’nun resmi sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.
“Yenidoğan Çetesi olarak bilinen yapının başka faaliyetleri de araştırılmalı”
İstanbul ve Tekirdağ'da yenidoğan bebeklerin sağlık hizmetleriyle ilgili yapılan dehşet verici işlemler ve bu işlemler üzerinden gerçekleştirilen yolsuzluk iddiaları, kamuoyunda derin bir üzüntüye ve öfkeye sebep olduğunu hatırlatan Yalova Barosu, “Özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerine sevk edilen bebeklerin, tedavi süreçlerinin kasıtlı olarak uzatıldığı, bu süreçte sağlık personelleri ve bazı kamu görevlilerinin de bu yolsuzluk zincirine dahil olduğu iddiaları, toplum vicdanını derinden yaralamaktadır. Bebeklerin yaşam mücadelelerinin haksız kazanç elde etme aracı haline getirilmesi, insanlık onuruna aykırıdır. Bu skandalda, bir Cumhuriyet Savcısının makamında tehdit edildiği ve yargı makamlarına baskı yapılmaya çalışıldığına dair ortaya çıkan görüntüler, hukuk devleti ilkesine tamamen aykırı olup kabul edilemez bir durumu ortaya koymaktadır. Kamuoyunda Yenidoğan Çetesi olarak bilinen bu yapının daha önce de benzer başka faaliyetlerde bulunmuş olma ihtimali ciddi şekilde araştırılmalıdır” ifadelerine yer verdi.
“Bu yapının üzerine kararlılıkla gidilmeli”
İddialarda ismi geçen hastanelerin faaliyetlerini durdurma işlemlerinde, tedavisi devam eden hastaların sağlık hakkı ile iddialarla ilgisi olmayan çalışanların haklarına zarar verilmeksizin tedbirler alınması gerektiğine dikkat çeken Yalova Barosu, “İnsan yaşamını ve özellikle de savunmasız bebeklerin yaşamını hiçe sayarak maddi kazanç elde etmeye çalışan bu yapının üzerine kararlılıkla gidilmesi gerektiğine inanıyoruz. Yargı makamlarının bağımsızlığına ve dokunulmazlığına yönelik her türlü tehdit ve baskıya karşı olduğumuz gibi hukuk devleti ilkesinin korunması en temel önceliğimizdir. Biz Türkiye Barolar Birliği ve aşağıda imzası olan barolar; vahim olay hakkında etkin bir soruşturma yürütülmesini talep ettiğimizi ve hukuki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz” diyerek açıklamaya son verdi.