Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Şemsettin Gürtekin, topladığı bağışlarla Güney Türkistan'da Ş.G. Ülküm İlkokulu'nu yaptırdı. Bu okul için çok emek harcadığını anlatan Gürtekin, "Okula iki buçuk yıl önce başladık. İki buçuk yıl önce Afganistan'ın kuzeyinde bizim Güney Türkistan dediğimiz yerde yapmaya karar verdik. Yalova Üniversitesi'nden bir öğrencim vardı. O öğrencim oralıydı. Üniversiteyi bitirdikten sonra memleketine döndü. İlk önce yetimhaneyle başladı ve bizde yetimhaneye elimizden gelen desteği yaptık. Şu an o yetimhanede 42 tane çocuk barınıyor. Orada ki insanların durumu içler acısı. Bizde bu bölgeye ne yapabiliriz diye düşündük. Pandemi dönemine girmek üzereydik. Okul yapalım dedik ve başladık. Önce arsayı aldık. Su orada başlı başına bir problemdi. Sonra su kuyusu açtık. Hem inşatta hem de köy halkı yararlansın istedik” ifadelerini kullandı.
Güvenliğin büyük bir problem olduğunu dile getiren Gürtekin, "Şöyle düşünün. Siz Yalova'dan Çiftlikköy'e çocuğunuzun eğitim alması için gönderemiyorsunuz. Bu arada çocukları kaçırabiliyorlar. İnsan mafyası ve organ mafyası var. Vahim bir durum söz konusu. Bizde okulun güvenliğini sağlamak için ilk önce bahçe duvarlarını yaptık. Yaklaşık 3 metre yüksekliğinde duvarlar ördük" dedi.
"Bu okul şu anda o bölgenin sarayı konumunda"
Öğrencilerinin yardımları sayesinde okulun eksiklerini tamamlamaya çalıştıklarını söyleyen Gürtekin, " 400 metrekare bir okulun temelini attık fakat pandeminin başlamasıyla birlikte herkes kendi derdine düştü ve yapılan yardımlar kısıtlandı. Şartlar düzelince okul yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı. Okulun inşaatı bitti ama izin konusunda çok sıkıntı yaşadık. Taliban yönetimi okulu onlara devretmemizi istedi ancak kabul etmedik. Mezar-ı Şerif Konsolosluğu devreye girdi. Özel okul olarak başvurumuzu yaptık. Özel okul statüsünde olunca o bölgede bulunan kız çocukları eğitim alabilme hakkı kazandı. Taliban kız çocuklarının eğitim alma hakkını elinden almıştı ve biz hem Türkiye Cumhuriyet'i devletinin bir okulu olması hem de özel okul olması sebebiyle bu zinciri kırmayı başardık. Bölge halkı biz çocuklarımızı okutmak istiyoruz dedi. 4 derslikten oluşan bu okul 1 öğretmenler odası, 1 müdür odası ve tuvaletten oluşuyor. Tuvaleti söylememin nedeni ise orada lüks olarak görülüyor. Su deposunu da ekleyerek su ihtiyacını da giderdik. Bu okul şu anda o bölgenin sarayı konumunda” şeklinde konuştu.
“Okulun yüzde 60 kız çocuğundan oluşuyor”
Bölge halkının durumunun çok kötü olduğunu aktaran Gürtekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ş. G. Ülküm İlkokulu çocukların hiç evlerinde göremedikleri şeylere sahip bir okul. İnsanlar kerpiç evlerde yaşıyorlar ve durumları çok kötü. Bizde insanlara yardım etmeye başladık köylere su kuyuları açtık. Ramazan ayında iftarlar verdik. En acısı durum ise iftar verdiğimizde hiç kadın ve kız çocuğu görmezdik. Öğrencime sorduğumda ise 7 yaşından büyük hiçbir kadın ve kızın sokağa çıkamadığımı öğrendim. Bizim okulumuzun %60 kız çocuğundan oluşuyor. Kontenjanı 160 kişiden oluşan okul şu anda 320 kişiyi geçti. İnsanlar akın akın geliyor. Kız çocuklarını eğitime dahil edebildiğimiz için çok mutluyuz ve gururluyuz.”
“Bir öğrenciyi okutmanın bedeli orada 100 lira”
Oradaki eğitimin Türkiye’de ki gibi bir eğitim alamadıklarını belirten Gürtekin, şu bilgileri verdi: “Çocuklar 5 aylık bir eğitimden geçiyor. Nevruzla birlikte eğitim başlıyor Eylül sonu gibi okul bitiyor. Sonra tatile giriliyor. Bir öğrenciyi okutmanın bedeli orada 100 lira. Yapılan desteklerle şu anda 150 öğrencinin eğitim bursunu bulduk fakat öğretmenlerin ücretini biz ödüyoruz. 1 milyonun üzerinde maliyeti olan bu okulun şu anda 2 kadın 1 erkek öğretmen, bir müdür ve bir de bekçimizden oluşuyor. Bundan sonra ki süreçte o okulu ayakta tutabilmek. Ve hayalimiz ise bu okulun yanına bir de ortaokul yaptırmak. Ayrıca o bölgede sağlık ocağı da yok. İnsanlara bu imkânı da sağlamak istiyoruz.” Ayrıca yetkili kurumlara sesini duyurmaya çalışan Gürtekin, sesini duyuramadığı gibi destek göremediğini de dile getirerek sözlerini noktaladı.
HABER/ RÜMEYSA ŞAHİN
