Yalova Milletvekili Tahsin Becan, Cumhuriyet Halk Partisi’nin 6-7-8 Eylül tarihlerinde, 20. Olağanüstü Kurultayı kapsamında gerçekleştireceği tüzük çalışmaları hakkındaki görüşlerini kamuoyuyla paylaştı.

“Tarihi Sorumluluk Yüklüyor”

Kazanılan 31 Mart yerel seçim zaferi sonrası, bugün bizleri bir sonraki genel seçime kadar gerek duyulan, parti içi demokrasinin geliştirilmesi ve kurumsallaşmanın güçlendirilmesi adına tarihi bir sorumluluk yüklediğini belirten Becan, şunları aktardı:

Becan; Kur Korumanın Maliyeti Depremden Büyük Oldu! Becan; Kur Korumanın Maliyeti Depremden Büyük Oldu!

“Tüzüğümüzde yapılacak değişiklik geçte olsa amacına ulaştığı takdirde partimiz adına hayatidir. Kurultaylar başta olmak üzere tüzük ve program değişiklikleri bu süreçlerin bir aracı olarak görülmelidir. Bu şekilde partiler güçlenerek, kimliklerini netleştirip, kendilerini hem içerik hem de örgütsel bakımdan yenilenmesini sağlarlar” dedi.

“Parti İçi Demokrasi Güvence Altına Alınmalı”

Değişim, dönüşüm ve yenilenme, hepsi doğru yönde yapıldığı zaman partiye daima güç katacağını söyleyen Becan, Tüzük değişikliğinin de bu anlayışla ele alınması gerektiğini ifade ederek şöyle devam etti:

“Başlıca beklenti parti içi demokrasinin kurumsallaştırılmasıyla,  her şeyden önce partideki ‘genel merkez egemenliğini’ üye ve örgütler lehine sınırlamak, üye ve örgütlerin niteliğini ve katılımını artırmaktır. O nedenle; CHP’deki tüzük yenilenmesinin en önemli konusu, tüzüğe konulacak yeni hükümlerle parti içi demokrasinin güvence altına alınarak, partinin tüm partililer tarafından birlikte yönetilmesinin sağlanmasından geçmektedir” dedi.

“Amaç, Üretken, Dinamik ve Demokratik Bir Örgüt Yapısı Oluşturmak”

CHP, demokrasi anlayışının gereği olarak, tüzük değişikliği ile bu konularda cesur ve öncü olması gerektiğini vurgulayan Becan;

“Dünyada bağımsızlık savaşı örgütlemiş, ülke kurmuş çok az parti vardır. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk aynı zamanda ilk genel başkanımızdır. CHP küçük iktidarların partisi olamaz. Artık CHP seçim kaybetmemeli, ikinci parti olmakla yetinmemeli ve sadece yerel seçimlerdeki bölgesel kazanımlarıyla idare etmemelidir. Aslında burada temel amaç; halkın talep ve beklentilerine yanıt verecek, üretken, dinamik ve demokratik bir örgüt yapısı oluşturmaktır. Öncelikle bu anlayışın ele alınarak asıl amaç saptanmalıdır ki, CHP’nin güçlenmesi için, sosyal demokrat kimliğini netleştirmesi, kendisini içerik ve örgütsel bakımdan yenilemesinin önünü açabilsin. Unutulmamalıdır ki, ‘örgüt meselesi iktidar meselesidir’” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi