Geçtiğimiz günlerde Marmara Bölgesi’nde meydana gelen depremlerin ardından deprem konusu bir kez daha Türkiye toplumunun gündemine girdi. Konu ile ilgili uzmanlar vatandaşları uyararak bilinçlendirmeye çalışırken yetkililere de yapılması gerekenler konusunda çağrıda bulunuyorlar.
“Şehrin Çevre Düzeni Planları geleceğe açılan bir kapı”
Yalova İYİ Parti İl Başkanı ve aynı zamanda Jeoloji Yüksek Mühendisi olan Osman Kendir, yapılması gerekenleri resmi sosyal medya aracılığıyla açıkladı. Beklenen Marmara bölgesi depremleri kaderimiz mi ve güvenli bir şehri nasıl oluşturabiliriz sorularını yönelten Başkan Kendir, “Şehirlerin dönüşümünde Afet odaklı bakış açısından bahsederken 1/1000 ölçekli imar planları ile kat artırımına gidilerek işi çözebileceğini zannetmek tam anlamıyla iş bilmemezliktir” dedi. Bu konuda yapılması gerekenlere bir bir parmak basan Başkan Kendir, “Şehrin Çevre Düzeni Planları (ÇDP) geleceğe açılan kapıdır. Bu planlar ile nasıl gelişeceğimize ve nasıl yapılaşacağımıza karar verilmektedir. Sanayi, tarım, turizm, konut vb. yerleşim alanları ile su kaynaklarının kullanımından ve birçok konuya kadar bu planlar ile yön verilmektedir” ifadelerini kullandı.
“Ana hatlar ortaya konulmalı”
Ülkemizde şehirleri etkileyen afetlerin genellikle deprem, heyelan, sel vb. doğa olayları sonucu oluştuğunu hatırlatan Başkan Kendir, “ÇDP’ler oluşturulurken, FAY hatları, bölgenin depremselliği, topografya, jeolojik yapı (dere yatakları vb.) ve gelişebilecek mühendislik problemleri (heyelan vb.) ana hatlarıyla ortaya konulmalıdır. Fay ve heyelan konusunda MTA ve üniversiteler bölgesel ölçekte riskleri ve durumu ortaya koymalıdır. Jeolojik altyapı oluştuğunda, riskli alanlar ana hatlarıyla belirlenmiş olacaktır. Böylelikle de alt ölçekli şehrin planlarına yön veren bir ÇDP oluşması sağlanacaktır. Aksi taktir de ise günümüzde olduğu gibi her doğa olayının karşımıza AFET olarak çıkması kaçınılmazdır” şeklinde konuştu.
“Makro ve mikro bölgeleme etütleri hazırlanmalı”
Şehrin dokusu ve konumu dikkate alınarak, insan odaklı yaşanabilir ve yaşayan güvenli bir şehir için doğru adımın öncelikle ÇDP’nin yeniden ele alınmasıyla başlayacağını söyleyen Başkan Kendir, “Alt ölçekli planlara geçmeden önce de hazır olması gereken işlemlerin başında Makro ve Mikro bölgeleme etütlerin hazırlanması gelmektedir. Beraberinde, Deprem (Afet) Master Planları (DMP) hazırlandığında ise tam ve kamil olarak öncelikli riskli alanlarımız ve işin ekonomik boyutları da ortaya çıkacaktır. Bu bahsedilen konuları bilmeden ve üzerinde çalışma yapmadan bir şehri dönüştürmek hem çok zor olacaktır, hem de dönüşüm ister istemez rantın kapısını açacaktır. Ranta hizmet edecektir. Etkili çevrelerin de isteği de zaten budur. Dolayısı ile Nazım ve Uygulama İmar planlarının üst ölçekte (ÇDP) sınırlandırılan alanlarda yapılmadığı sürece halka hizmet etmesi ve başarılı olması da mümkün değildir” dedi.
“Halk dönüşüme dahil edilmezse dönüşüm bina dönüşümü olur”
Halk ile iç içe, halkın sürekli olarak bilgilendirildiği ve bilinçlenmesinin sağlandığı bir ortamın oluşması gerektiğini belirten Başkan Kendir, “Halkın dönüşüme dahil edilmediği bir dönüşüm ise ancak bina dönüşümü olarak kalacaktır. İlerleyen günlerde de Deprem Master Planı ve kentsel dönüşüm konularını daha da açarak detaylara gireceğim. Ancak yaklaşan yerel seçimler öncesinde doğru dönüşüm için şehri yönetecek belediye başkanı, başkan yardımcıları, meclis üyelerinin önemli kesimlerinin de bu bilinçte olması gerektiği de unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı.
Haber/Göktuğ Doğukan Yüksel