Yalova halkının yoğun ilgi gösterdiği bu özel günde gerçekleştirilen çeşitli programlarla anlamlı bir şekilde yad edildi. Kutlamalara Yalova Belediye Başkanı Mehmet Gürel’in yanı sıra; Yalova Valisi Dr. Hülya Kaya, Vali Yardımcısı Deniz Pişkin, CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan, CHP Yalova İl Başkanı Erdem Doğancı, CHP Yalova merkez İlçe Başkanı Kemal Sürel, Çiftlikköy Belediye Başkan Adil Yele, Yalova Belediye Başkan Yardımcıları Aytaç Mutlu, Mesut Tutuğ, Murat Tiryaki, Ömür Bayar ve Hatice Öncü Yürekkorkutan, Yalova Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Sebeha Bektaşoğlu, Atatürkçü Düşünce Derneği Yalova Şubesi Başkanı Vildan Alkış ve misafirler katıldı. Program, Yalova Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Sebeha Bektaşoğlu’nun açılış konuşmasıyla başladı. Bektaşoğlu, Atatürk’ün Yalova’ya yaptığı ziyaretlerin önemini vurgulayarak, bu tür etkinliklerin genç nesillere Atatürk’ün vizyonunu aktarmada büyük rol oynadığını ifade etti.
Atatürkçü Düşünce Derneği Yalova Şubesi Başkanı Vildan Alkış ise Atatürk’ün Yalova’ya duyduğu ilgi ve önemden bahsederek burada aldığı önemli kararlardan devlet büyüklerini Yalova’da ağırlamasından ve şehri adeta ülkenin ikinci başkenti gibi kullandığına değindi. Yalova Belediye Başkanı Mehmet Gürel etkinlikte yaptığı konuşmada, Atatürk’ün Yalova’ya olan sevgisini ve kente olan katkılarını derin bir vurguyla anlattı.
“Bu hikayeyi özümsemek lazım”
Gürel, “Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal’in 1929 yılında Yalova'ya gelişinin 95. yılını hep beraber kutlayacağız. Bu vesileyle o günler hakkında kısaca daha önce başkanlarımın verdiği gibi hatırlatma bilgisi vereceğim. 19 Ağustos 1929’da Yalova'ya Ulu Önder ayak basıyor ve sadece bir iz değil, bir sevgi bırakıyor. Ve ilk ziyaretinden 1 Şubat 1938 tarihinde son kez Yalova'dan ayrılışına kadar bu topraklara değer vermiş ve “Yalova benim kentimdir” diyecek kadar çok sevmiş, Termal’inden, şifalı sularından, tarımsal alanlarına kadar birçok konuda Yalova'nın kalkınması için projeler üretmiş ve birçok yenilik yapmıştır. Bununla da kalmamış Türkiye'den ve dünyadan birçok değerli devlet adamını burada ağırlamıştır. Ve ülke yönetimi, eğitim, kültür alanında ve birçok alanda İlk önemli kararları da Yalova şehrinde vermiştir. Bugün üzerine bastığımız bu topraklarda Türkiye Cumhuriyeti'nin temelleri atılmış burada yaptığı çalışmalar sırasında Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu'nu kurmuştur. Yalova'yı sağlıklı yaşamın başkenti yapmak için uğraşmış, modern cumhuriyetin tüm planlamalarını burada yapmış, kendi elleriyle imar planını çizmiştir. Yaptığı imar planlaması çalışmalarında da çevrecilik hususuna dikkat çeken vurgular yapmıştır.
Bunların en belirli özelliği o yılları düşündüğümüzde dünyaca meşhur muhteşem bir çevrecilik örneği olan Yürüyen Köşk hikayesidir. Biz esasında Yalova'da yaşayanlar Yürüyen Köşk'e çok geldiğimizden dolayı sürekli gördüğümüz şeylerin kıymetini bilmeyen bir halk olarak buranın da kıymetini bazen unutuyoruz, değerini unutuyoruz. Asırlık çınarın gölgesinde günümüze kadar gelen Yürüyen Köşk’ümüzün hikayesi 21 Ağustos 1929 Çarşamba günü Mustafa Kemal Atatürk'ün İstanbul'dan Bursa'ya gitmesiyle başlıyor. Gazi Mustafa Kemal Paşa, Ertuğrul yatıyla önce Marmara’da küçük bir gezinti yapıp, Yalova’dan kara yoluyla Bursa’ya gitmeyi tercih ediyor. Bu gezi esnasında millet çiftliği günümüzde Atatürk Bahçe Kültür Merkezi Araştırma Enstitüsü şu anda içinde bulunduğumuz alanın açıklarından geçerken sahildeki bu gördüğümüz köşkün arkasındaki çınar ağacı dikkatini çekiyor. Yatı durduran Atatürk filika ile kıyıya çıkıyor. Çınar ağacının görüntüsüne hayran kalıyor ve gölgesinde bir süre dinleniyor. Burada küçük bir ev yapılmasını istiyor. Çalışmalara derhal başlanıyor ama Atatürk bir yıl sonra buraya geliyor. Esasında çalışma 22 gün sürüyor. Bir yıl sonra buraya gelince bir bakıyor ki yapılmış minik mütevazi yapının yanındaki çınar ağacının dallarını bir bahçıvan kesecek ağaca dokunuyor diye. Ve hemen onu durduruyor ve şu direktifi veriyor.
“Dal kesilmeyecek, köşk kaydırılacak.” Tabii herkes şaşırıyor. Bu emir üzerine 8 Ağustos 1930 tarihinde İstanbul Fen İşleri Yollar ve Köprüler Şubesi'nden gelen mimar ve mühendis ekipler bir çalışma yapıyorlar. Önce teras bölümü kaydırılıyor. Daha sonra ana bina temeli açılarak özel tramvay rayları koyularak doğu bölümüne doğru 4 metre 80 santimetre kaydılıyor. Böylece köşk yıkılmakta, ağaçlar da kesilmekten kurtuluyor. Bu hikayeyi genel olarak hepimiz biliyoruz esasında ama bu hikayeyi özümsemek lazım. Hatta bir şehri diğer şehirler yarışında ön plana çıkaracak kadar önemli bir hikaye olduğunu da bilmek lazım. 1930 yılında dünyanın içinde bulunduğu durum, Türkiye'nin içinde bulunduğu durum, düşünüldüğünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bu müthiş vurgusu bence dünya tarihine gerçekten altın harflerle geçecek bir vurgu. 1930 yılında söylediği şeye bakın, yaptığı şeye bakın. 1930 yılında daha insanların tamamı insan olarak değerlendirilmezken bir ağacın dalı kesilmesin diye yapılmış bir yapıyı kaydırıyor. Böyle bir bakış açısı olabilir mi? Böyle bir vizyon, böyle bir duruş olabilir mi? İşte Gazi Mustafa Kemal Atatürk o yüzden büyük bir lider. Sadece savaşları kazandığından dolayı değil. Bunun önemini unutmayalım” ifadelerini kullandı.
Yürüyen Köşk, genişletilecek
Başkan Mehmet Gürel, Yalova’nın tarihi mirasını koruyarak bu değerleri daha fazla tanıtmayı amaçladıklarını belirterek, “Bizler de önümüzdeki süreçte bu alanı biraz önce bahsettiğim vurguyla Türkiye'ye ve dünyaya tanıtmak için daha geliştirmeye ve güzelleştirmeye çalışacağız. Yürüyen köşk önceki yıllarda yemeklerin yapılması için kullanılan binayı ve etrafındaki bu muhteşem ağaçları görüyorsunuz. Ve otopark olan yani araçları çektiğimiz kısmın arkasındaki muhteşem ağaçları bu alanın içine katacak şekilde bir düzenleme yapmaya gayret ediyoruz. Eğer bunu başarırsak esasında buradaki mimari tarza ve doğal yapıya çok da uymayan ama mecburen yapılan minik sosyal kafeterya tesisi oradan kaldırıp revize edilecek. İki katlı müştemilatın bahçe kısmını bu anlamda kullanacağız. Otopark alanının arkasındaki muhteşem ağaçlar ve buradaki ağaçlar ile iki katlı yapının Yürüyen Köşk’ün bahçesine katılmasıyla birlikte mevcut alanımız yaklaşık yedi sekiz kat, on kat daha büyüyecek. İnşallah 29 Ekim, 30 Ağustos, 19 Mayıs, 23 Nisan veya Dünya Çevrecilik Günü gibi özel günlerde bütün Türkiye'yi buraya çağırarak Yalova'nın Cumhuriyet’in başkenti olma özelliğini ve bu Yürüyen Köşk’ün hikayesiyle beraber Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ne kadar büyük bir lider olduğunu ve Yalova halkının ne kadar cumhuriyetçi, Atatürkçü olduğunu bütün Türkiye'ye ve dünyaya hep beraber göstereceğiz” dedi.
“Yalova'yı Türkiye'nin gözde şehirlerinden biri haline getirmiştir”
Yalova Vali Yardımcısı Deniz Pişkin konuşmasında ise, “Bugün Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Yalova’mıza teşriflerinin 95. yıldönümünde onun bizlere bıraktığı en değerli miras olan cumhuriyetin ve çağdaşlığın ışığında bir kez daha bir araya geldik. Atatürk sadece ülkemize değil, şehrimize de büyük değerler katmış, Yalova'yı Türkiye'nin gözde şehirlerinden biri haline getirmiştir. Dolmabahçe'den Yalova'ya uzanan çınar ağaçları gibi Atatürk'ün mirası da köklerimizi besleyerek geleceğe doğru uzanmaktadır. Yürüyen Köşk’te geçirdiği günler ilimizin tarihine altın harflerle yazılmış unutulmaz anılardır. Onun doğa sevgisi, ileri görüşlülüğü ve kalkınma vizyonu bugün Yalova'nın sahip olduğu doğal güzellikleri, modern altyapısı ve gelişmiş yaşam standartlarını mümkün kılmıştır. Dil devrimi ile Türkçe’nin gelişimine yaptığı katkılar, tarım ve sanayinin canlandırılması için attığı adımlar, Termal ilçesinin turizm potansiyelinin fark edilmesi gibi pek çok alanda ilimize önemli kazanımlar sağlamıştır. Özellikle Yalova'da yaptığı konuşmalarda Türkçe2nin doğru kullanımı konusunda hassasiyet göstermiş, yer isimlerinin Türkçeleştirilmesi sürecinde önce olmuştur. Yalova'yı nahiyelikten kaza yaparak ve İstanbul'a bağlayarak ilimizin gelişimi için önemli adımlar atmıştır. Termal kaplıcalarına gösterdiği ilgi burayı şifa kaynağı olarak görmesi ve turizm potansiyelini fark etmesi ilçenin bugün ulaştığı noktada büyük paya sahiptir. Atatürk'ün Yalova'yı yazlık yer olarak seçmesi ve Yürüyen Köşk’ü yaptırması sadece kişisel bir tercih değil, aynı zamanda ülkenin batısındaki illere daha yakın olmak ve bölgenin gelişimine katkı sağlamak amacını taşıyordu. Yalova'yı keşfinden hemen sonra yaptığı düzenlemelerle şehir. Kısa sürede büyük bir dönüşüm yaşamıştır. Atatürk'ün izinde yürümek bizler için hem bir görev hem de bir onurdur. Bu duygu ve düşüncelerle Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve silah arkadaşlarına rahmet ve minnetle anıyor, aziz hatıralarını yaşatmaya devam edeceğimize söz veriyoruz” şeklinde konuştu.
Kutlamalar kapsamında, Tansu Can tarafından verilen “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Sevdiği Şarkılar” konseri, davetlilere duygusal anlar yaşattı. Ardından Prof. Dr. Emre Kongar, “Her Tarihte Her Yerde Atatürk: Yalova Örneği” başlıklı bir söyleşi gerçekleştirdi. Kongar, Atatürk’ün Yalova’da gerçekleştirdiği çalışmaları ve bu çalışmaların Cumhuriyet’in gelişimine olan katkılarını anlatarak katılımcıları bilgilendirdi. Etkinlikler, Yürüyen Köşk’ten başlayan ve Yalova İDO İskelesi’nde sona eren görkemli bir fener alayı ile program sona erdi.
