Yalova o dönemlerde söylentilere göre küçük bir köydü ve Rüstempaşa, Süleymabey mahallelerinden oluşuyordu. Çok fazla insan yoktu, Karamürsel kazasına bağlı, köy bucak ve mahalleri ile birlikte 1935 nüfus sayımına göre 16.840 insan ikamet ediyordu. 
Atatürk’ün Yalova Gelişi ile bağlantılı birçok söylenti ortaya çıkmıştı. Çünkü Atatürk Cumhuriyet ilan edildikten sonra 1927 yılında anca İstanbul’a gitmişti. 1929 yılında İstanbul’dan Ertuğrul Yatı ile Yalova Yanaştığında Atatürk, o günden sonra, her sene düzenli olarak Yalova’ya gelecekti. Atatürk ve heyeti Yalova’da coşkuyla karşılandı. Saat 16’dan saat 20’ye kadar tüm yapması gerekenleri yapacaktı. İlk önce Termal Kaplıcalarına gitti. Çok beğendi, buranın kalkınması için gerekli talimatları verdi. O dönem kaplıcaları işleten Tevfik (Baş) Çavuş idi. Tevfik Bey, Ahmet Akyol’un yazısında da belirttiği gibi, Atatürk’ün gazeteye verdiği kaplıca haberinden sonra geldiğini ileri sürüyordu.
Atatürk’ün Yalova’ya gelişi ile bağlantılı şu başlıklarda söylentiler arasındaydı:
Termal’in doğal güzellikleri 
Bölgede Örnek çiftlik yapmak
Ulaşımda merkezi olması
Değişik bölgelerden gelen göçmenlerin yörede iskana tabii tutulmaları ve bunların bölgede karşılaştıkları sorunlar
Kent merkezinin bataklık, sivrisinek yuvası, yöre halkının hastalıktan kırılması, yöreyi kalkındırma arzusu 

Ahmet Akyol’un kitabın sıralanırken Yalova için daha birçok proje ve kalkınma yapan Atatürk, bu öncüllerin hepsini gerçekleştirdiğini de görüyoruz. 
Termal’i dünya standartlarında şifa turizmine hizmete açtırıyor, bölgede ki zamanının en büyük ucu bucağı olmayan Baltacı çiftliği ve Millet Çiftliğini rehabilite ettiriyor ve daha sonra Devlet hazinesine bırakılıyor.
 Kalkınma için bölgede ki halka İtalya’dan gelen zeytin fidanları dağıtılıyor, İtalya’dan gelen zIraat teknikerlerinden, zeytincilik üzerine eğitim alıyorlar, Millet Çiftliğinin içinde bulunan 4 bin zeytin fidanı bakımı yapılırken, İtalya’dan gelen fidanların çoğu kısmı o dönemde ucu bucağı olmayan, tarlalar, bahçeler, köşkün bulunduğu alan; şu an da sınır olarak günümüzde sadece Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü bölümü kaldı. Bununla ilgili ilerleyen bölümlerde Cemiyette Geziyoruz da işlenecek konulardan bir tanesi olacak.  Diğer bir çİftlik ise Termal kaplıcalarından sonra geçtiği Baltacı çiftliği. O dönem göçmenler o bölgede yaşıyordu ve göçmenlerin sıkıntılarını dinlemek için Termal’den sonra onların sıkıntıları dinlemek için Baltacı Çiftliğine uğruyor, ve orda da bölgenin kalkınması için şuanda günümüzde TİGEM olarak bölgede tarım ve hayvancılık için en büyük çiftliklerden biri kurulması için adımlar atılıyordu. TİGEM yani eski adıyla Baltacı Çiftliği de Cemiyette geziyoruz programında ayrıntılı şekilde anlatılacak. 

1929’DAN 2023’ e Yalova İçin Vizyon Meselesi
 Yalova 2023 yılında kendini; sanayi mi, turizm mi, tarım mı, hangi ölçekte bulunan bir şehir olduğunu bu zamana kadar konuştuğumuz kişilerle, yapılan geniş spektrumlu röportajlar ile kafası karışık bir halde buluyor. Ankara başkent olmadan önce, Yalova’nın ilk dönemleri gibi sıtma bataklık, sivrisinek yuvası olarak addediliyordu. Oysa ki inovatif çalışmalar, ileri görüş sayesinde, kalkınmaz denen şehir kalkınıyor, yapılaşamaz denen birçok şey yapılaşabiliyordu. Atatürk Karamürsel’in kazası Yalova’ya ayak bastığında, sıtma, sazlık ve sivrisinek yuvası olarak adlandırılıyordu. Ama bir şehir kalkındı, bir şehir yeniden sıfatına ulaşmıştı. O dönemlerde Yalova’da denize giriliyor, tarım ve hayvancılıkta çalışmalar yapılıyor, zeytincilik için önemli adımlar atılıyor, var olan ve bakıma ihtiyaç duyan ağaçlar tekrar yeşeriyordu. Sağlık turizminin şifa kaynağı Termal’in bakımları yapılıyor, birçok insan şifa bulmaya geliyordu. Göçmenlerin sorunları çözülüyor, yöre halkı kalkınabiliyordu. 

AMA..
Şu günlerde Yalova’da yapılan sokak röportajlarında, Yalova insanının durumunu “KALDIRIM MUHABİRLERİ” videolar sekmesinden, mahalle ve köylerde ki durumu ise “MAHALLENİN MUHTARI” sekmesinden, Yalova’nın turizm bölgelerinin durumunu “Cemiyette Geziyoruz” programından  takip edebilirsiniz. 

AYRICA TEŞEKKÜRLER
Ahmet AKYOL’a “Bir Şehrin Hikayesi” adlı kitabından edindiğim bilgiler için,
      @hasanoglankoyenstitusu Dönemin Atatürk Orman çiftliği görüntüleri için 
TEŞEKKÜRLER 

Özel Haber – Duygu Saral 

19 AĞUSTOS19 AĞUSTOS (3)19 AĞUSTOS (2)

Editör: Rümeysa Şahin