Aile İçi Şiddet söyleşisinde ilk olarak söz alan Çiftlikköy Belediyesi Avukatı Duygu Güran Gürel, şiddetin sadece fiziksel değil, ekonomik, psikolojik ve cinsel boyutları da bulunduğuna vurgu yaptı. Avukat Gürel, “Bağırmak, korkutmak, tehdit ve hakaret etmek, ailesiyle arkadaşlarıyla komşuları ya da başkalarıyla görüştürmemek, eve kapatmak, küçük düşürmek, çocuklarından uzaklaştırmak, kıskançlık bahanesiyle sürekli kontrol altında tutmak, başka kadınlarla kıyaslamak, kadınının nasıl giyineceği, kimlerle görüşeceği konusunda baskı yapmak hep psikolojik şiddettir. Cinsel şiddetin içinde eşi olsa dahi rızasını almadan ilişkiye zorlamak vardır. Para vermemek veya kısıtlı para vermek, gelir tasarrufları, gelir yerleri konusunda bilgi vermemek, kadının mallarını ve diğer gelirlerini elinden almak, zorla çalıştırmak, aileyi ilgilendiren ekonomik konularda kimseye haber vermeden karar vermek ekonomik şiddet uygulamaktır. Aile içi şiddetin çeşitli yönleri vardır. Aile içi şiddette çocuğun korunması da önemlidir” diye konuştu.
Aile içi şiddete uğrayan kişilerin hukuki olarak neler yapabilecekleri ve nerelere başvurabilecekleri konusunda bilgi veren Avukat Başak Özçelik, “4320 sayılı ailenin korunmasına dair kanun, medeni kanun ve Türk Ceza Kanunu tarafından aile içi şiddet korunmaktadır. Ailenin korunmasına dair kanunla aynı evde yaşadığınız ve aile bireylerine şiddet gösteren ferdin 6 ay süreyle eve gelmesini engelleyebilirsiniz. Bu süre bittikten sonra şiddet devam ederse yeniden korunma kararı alınmasını talep edebilirsiniz. Uzaklaştırma aile bireyinin evin elektrik, su ve benzeri giderleri karşılamasına engel değildir. Mahkemeye talepte bulunduğunuzda bu talepleri de karşılamak zorundadır. Şiddet gördüğünüzü ispatlamak zorunda değilsiniz, önemli olan başvuru yapmanızdır. Kanun uygulaması sadece fiziksel şiddeti değerlendirmez, ekonomik, cinsel şiddeti de göz önüne alır. Kanun korumasından aile içi şiddete maruz kalan eş, aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireyleri, akrabalar, aynı çatı altında yaşamak kaydıyla anneniz, babanız, evli olmalarına rağmen fiilen ayrı yaşayan aile bireyleri, erkek arkadaşınız, eski eşiniz faydalanabilir. Eğer komşunuzun evinde böyle bir şiddet varsa siz de başvurabilirsiniz” dedi.
Özçelik, şiddete uğrayan bireylerin başvurularını Jandarma Karakoluna, Polis Merkezi gibi kolluk kuvvetlerine yapabilecekleri gibi, Cumhuriyet Savcılığına ve Aile Mahkemesi Hakimliğine de yapılabileceğini dile getirdi. Özçelik, bu kapsamda Aile Mahkemesi’ne yapılan başvurularda ücret alınmadığını da sözlerine ekledi. Şiddet gösteren kişinin evden kanun kapsamında uzaklaştırıldığı sürece aile bireylerinin ev masraflarını temin için nafaka ödemesi, koruma kapsamında evden uzak olup olmadığının denetlenmesi gibi konulara da değinen Avukat Özçelik, aile için şiddet görenlerin Yalova Barosu Kadın Hakları Komisyonu’na da başvurarak haklarını savunabileceğini söyledi.