1 Kasım 2024 itibariyle yürürlüğe giren Yeni Aile Hekimliği Yönetmeliği’ne ilişkin birçok tartışma yapıldı. Bu yeni yönetmeliğe karşı çıkan ve Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan Hekimler, Hemşireler ve Ebelerin bir kısmı 5-7 Kasım ve 2-6 Aralık tarihleri arasında iş bırakmışlardı. Bu konu üzerinde yapılan eleştiriler devam ederken Yalova Bahçelievler Aile Sağlığı Merkezi’nde Aile Hekimi olarak görevine devam eden Uzm. Dr. Bülent Emre’den önemli açıklamalar geldi.
“Bakanlığın düzenlemeleri doğru bir adım”
Aile Hekimi Uzm. Dr. Emre, “1984 Çapa Tıp Fakültesi Mezunuyum.1991’den beri 33 yıldır Yalova’dayım. Aile hekimliğine 2008 yılından beri başladığımızdan bu zamana kadar 16 yıl geçti 16 yıldır da aile hekimliğinde kendi aile hekimliği ihtisasım doğrultusunda hastalarımıza, halkımıza yardımcı olmaya çalışıyorum” dedi. Uygulamaya konan Yeni Aile Hekimliği Yönetmeliği’ne dair bilgiler veren Uzm. Dr. Emre, “Yalova’da aile hekimliği deneyimlerle, gittikçe bakanlığın düzenlemeleri ile daha iyi noktalara geliyor. Daha da iyi olacak. Tecrübelerimi sizlerle paylaşmak isterim. Yeni yönetmelik ile istenen daha yakın hasta takibi Hasta Yönetim Platformu anlamında yaptığımız takip, izlemlerde tansiyon , şeker takipleri ön planda olma üzere hastaların boy, kilo değerlendirmeleri, tahlillerinin yapılmasıyla daha hastalara faydalı olabilecek onların sağlığı için uzun soluklu takipleri sağlamak sadece bir seferlik değil yaşam boyu sürecek sağlıklı olmalarını sağlayabilecek tedbirler almak gerekirse eksik kalan ilaçları varsa tansiyonları açısından ekleme yapmak, hastaların şekerlerini düzenlemek ön planda. Bunun için zaman ayırmak lazım, eski hızlı sirküle çok hasta bakmak yerine daha sakin daha kaliteli arttırıcı hastanın sağlığı açısından daha zaman ayırarak yapılası gerekir. Temel sorun bizim kayıtlı 3500 hastamız olmasına rağmen gelmeyen 900-1000 civarında hastamız oluyor. İşin realitesi de doğrusu da kayıtlı hastamızın 2500 civarında olması, aile hekimliklerinin artması hastalarımıza daha geniş zaman ayırarak daha sağlıklı bir planlama çerçevesinde akut hastalıkların dışında kronik hastalıklarında daha akılcı takiplerinin yapılması, hastalarımızı bilgilendirmek için onlara zaman ayırarak konuşmamız yanlış kullanılan ilaçların kullanımının da engellenmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Hastaneye yönlendirerek uzmanlarca teşhisin konulması daha doğru”
Toplumda yaygın bir şekilde ağrı kesici kullanımı görüldüğüne dikkat çeken Uzm. Dr. Emre, “Sorgulamadan ağrı kesicilerin hasta talepleri doğrultusunda yazılmasının doğru olmadığı malum. Bunun sebebi nedir, hangi hastalığı için kullandığını sorgulamak lazım. Bir baş ağrısı için kullanılan basit ağrı kesicilerin altında belki de bir beyin tümörü çıkan hastalarımız oldu. Onun için ağrının nasıl olduğu, nerde olduğu sorgulanarak muayene bulguları doğrultusunda gerekirse hastaneye yönlendirerek filmlerinin çekilmesi, ilgili uzmanlarında doğru teşhisin koyulması doğru olandır. Semptomdan teşhise, teşhisten tedaviye anlamında önce doğru teşhis koymak için bulgulardan yola çıkarak aile hekimi ile birlikte doğru yönlendirmelerin yapılması gerekmektedir. Onun için de toplum olarak hepimizin de sağlık konusunda akılcı bir şekilde yol alması için hasta hekim ilişkilerinde kalitenin artması için düzenlemelerin doğru olduğunu addediyorum” ifadelerini kullandı. Hasta sayılarının düşürülerek Bakanlık tarafından uzun vadede aile hekimliklerinin arttırılmasında büyük fayda gördüğünü söyleyen Uzm. Dr. Emre, “Biz çalışmaktan memnunuz hastalarımıza vakit ayırmaktan memnunuz, hastalarımıza dokunmak istiyoruz, sadece tahlil istemek sadece ilaçlarını yazmak değil hastayı muayene etmek, dinlemek, onlara vakit ayırmak, sorgulamak, hastalığının ne zaman çıktığının ötesinde hastayı ailecek tanıyoruz aile hekimliğinin temeli bu hastaya evin içindeki bireylerle beraber bir bütün olarak bakabiliyoruz. Tecrübe olarak bu geçen 16 sene içinde pek çok aile ile hekim hasta ilişkilerinin ötesinde güzel dostluklarımız oldu. Hastalarımız biz seviyor, biz de onları seviyoruz. Öyle olunca gelen hastalarımız yüzleri gülerek geliyor onları mutlu görmekte bizleri mutlu ediyor. Ben de mesleğimin 40. Yılında yaptığım işimi severek yapıyorum. Tüm hastalarımıza sağlıklı, şifalı güzel günler diliyorum, çalışan tüm arkadaşlarıma da başarılarının devamını diliyorum. Teşekkür ederim” diyerek sözlerine son verdi.
