Bulgaristan’da yaşayan Türklerin ve Müslümanların en büyük temsilcisi olan Hak ve Özgürlükler İttifakı, Ekim Ayının sonlarında gerçekleşen Bulgaristan Parlamento Seçimleri sonucu %7,24 oy oranı elde etmiş ve Bulgaristan Parlamentosu’nda 19 Milletvekili ile temsil hakkı elde etmişti. Bulgaristan’da önemli bir mücadele gösteren Hak ve Özgürlükler İttifakından bir heyet geçtiğimiz hafta Ankara’ya gelerek bir dizi temas gerçekleştirdi ve son durum hakkında bilgi verdi. Heyetin içinde Yalova Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı olan ve Hak ve Özgürlükler İttifakı Marmara Bölgesi Temsilcisi Lütfi Özgür de yer aldı. Gazetemizin daimi konuklarından Başkan Özgür, Ankara’da gerçekleştirdikleri temaslardan Bulgaristan’daki son duruma kadar önemli birçok konuda özel açıklamalarda bulundu.
“Ufukta 8. seçim gözüküyor”
27 Ekim Pazar günü yapılan seçimlerle birlikte Bulgaristan’da son üç yıl içerisine 7 kez Parlamento Seçimleri gerçekleştirildiğini hatırlatan Başkan Özgür, “Türkiye’de de çiftçe vatandaşlarımızın ikamet ettiği bölgelerde toplam 166 sandık açarak oylarını kullanmalarını sağladık ve seçim öncesi Ankara ziyaretlerimiz oldu. Seçim sonrası da Ankara’ya giderek teşekkür ziyaretlerimizi gerçekleştirdik. Hak ve Özgürlükler İttifakı Başkanı Doç. Dr. Cevdet Çakırov’un başkanlığındaki heyette yerel yönetimleri temsilen Dulovo Belediye Başkanı Nevhis Mustafa, Ruen (Burgaz İli) Belediye Başkanı Ahmet Mehmet, Türkiye’den de BAL-GÖÇ Federasyon Başkanı Abdurrahim Nursoy, Trakya Sorumlumuz Güner Çetin ve bendeniz olarak yer aldık. AK Parti, Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve İYİ Parti Genel Merkezilerini ziyaret ederek teşekkürlerimizi sunarak siyasi durumları aktardık” dedi. Bulgaristan’da yaşanan siyasi istikrarsızlığın devam ettiğinden dert yanan Başkan Özgür, “Ufukta, Mart’ın sonu ya da Nisan’ın başı 8. seçim gözüküyor. İnşallah olmaz ve uzatılır ama şu anda siyasi konjonktür Bulgaristan’da bunu gösteriyor. Ciddi bir süreç yaşıyoruz. Bulgaristan Türkleri olarak bundan etkilenmemek mümkün değil. Orada yaşayan akrabalarımız bir önceki seçimler sonrası ikiye bölündüler. Kardeş kardeşe karşı geliyor. Bu bizi tabi ki son derece üzüyor. Bunun en kısa zamanda çözülmesi için aklı selim hareket ederek ve sağ duyulu düşünerek bu zorlukları da aşacağız. Çünkü Bulgaristan Türkleri olarak bu günlere kolay gelmedik. Biz şehitler vererek ve gözyaşı dökerek haklarımızı savunduk. Bu duygu ve düşüncelerle umuyoruz ki Bulgaristan bu siyasi krizden çıkacak ve oradaki vatandaşlarımızda ekonomik yönden daha refaha ermiş bir şekilde faaliyetlerine devam edecekler” ifadelerini kullandı.
“İkiye bölündük, bundan sonrasına bakalım”
Türkiye’nin bölgede lider ülke olmasından kaynaklı olarak destek gördüklerini vurgulayan Başkan Özgür, “Bizim vatanımız Bulgaristan, anavatanımız ise Türkiye… Türkiye’nin desteğini alarak ve Türkiye’de yaşayan Bulgaristan Türkleri olarak canlı köprü vazifesi görüyoruz. Bu durumun bir an önce çözülmesi için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz” şeklinde konuştu. Bulgar Eş Başkan Delyan Peevski’nin parti içi darbe gerçekleştirildiğinin hatırlatılması üzerine Başkan Özgür, “İstenmeyen gelişmeler oldu. Biz Bulgaristan’da ikamet etmediğimiz için detaylarını yakından göremiyoruz ama ikinci parti konumuna gelmemizden dolayı rahatsızlık duyulduğu ortaya çıktı. Artık ikiye bölündük ve bundan sonrasına bakalım… Bundan önce böyle olsaydı demenin faydası yok. Bundan sonra önemli olan Bulgaristan’da yaşayan Türklerin ikinci sınıf vatandaş olarak görülmeden demokratik haklardan faydalanması ve Bulgaristan’ın siyasi, kültürel, ekonomik ve sosyal hayatlarında yer almasıdır. Zor bir süreç geçiriyoruz ama bu süreç sadece bizde değil Bulgaristan genelindeki tüm partilerde var. Bulgaristan halkının siyasi partilere güveni kalmadı. İşin garip tarafı o…. Maalesef Bulgaristan Parlamentosu’na girebilmek için %4’lük bir baraj var. Seçime katılım oranı düşük olduğu zaman sistem dışı olan ve 80 bin oy alan partilerde parlamentoya girmiş oluyor. En son 8 parti parlamentoya girdi. Ondan önce 7’ydi ve ondan önce de 6 ‘idi. Giderek artıyor… Sistem dışı partiler parlamentoya girince koalisyon kurmak da zorlaşıyor. Bundan zarar gören etnik kökeni ne olursa olsun Bulgaristan halkı oldu. Biz Bulgaristan Türkleri olarak Bulgaristan’ın bir an önce siyasi istikrara kavuşmasını temenni ediyoruz” diyerek sözlerine son verdi.