GÜNAYDIN Değerli Okurlar,
Yalova’ nın ya da Yalova’ da yaşayanların gelecekte karşılaşacakları en büyük sorun, suya duyulan ihtiyaç olacaktır.
Tabi bir de demografik yapının/nüfus yapısının bozulması var ki, bu yazımın konusu değil!
Yalova’ nın su sorununu ve kendime göre alınması gereken önlemleri en az 20 sene yazdım, anlatmaya çalıştım. Ama herhalde herhangi bir meraklı göze takılmadım.
Yalova’ da su sorunu, çeşitli zamanlarda, çeşitli toplantılarda ele alındı.
Örneğin, T.C. Yalova Valiliği ve Yalova Ticaret ve Sanayi Odası’ nın işbirliğiyle 8- 14 Mayıs 1998 tarihleri arasında “Yalova Kongresi” tertiplendi. Aylar süren hazırlık çalışmalarından sonra 8 Mayıs 1998 Cuma günü, Başbakan Mesut Yılmaz’ ın teşrifleriyle Yalova Kongresi’ nin açılışı yapıldı. Kongrede Yalova halkına, Yalova’ nın geleceğini belirleme ve plânlamasını yapma fırsatı sunuldu. Kongrede 9 komisyon kuruldu; Bu komisyonların raporları tek tek ele alınarak tartışmaya açıldı ve kongre delegasyonunun onayına sunuldu.
Yapılan tüm konuşmalar, alınması gereken önlemler ayrıntılı olarak yayımlandı.
Bilgi bakımından önemsediğim bir başka toplantıyı da hatırlatayım.
Yalova Üniversitesi, 29- 30- 31 Mayıs 2009 tarihleri arasında, “1’inci Dünden Bugüne Yalova Sempozyumu” düzenledi. Sempozyumun amacı, tarihten günümüze Yalova’ yı her yönüyle ele almak, Yalova’ nın sorunlarını tespit etmek, çözüm önerileri üretmek ve Yalova’ nın geleceğine yönelik projeksiyonları çizmek olarak belirlenmişti.
Yalova’ da görev yapan tüm merkezî ve yerel yönetim kadrolarının bu kongre ya da sempozyumda/bilgi şöleninde alınan sonuçları okumalarında yarar olduğunu düşünüyorum. Zira Yalova’ nın geleceğiyle ilgili her şey, yapılması uygun olanlarla uygun olmayanlar ayrıntılı olarak bu raporlarda yer alıyor.
Burada- haddim olmayarak- kısa bir malumatfuruşluk yapayım. Siz bunu bilgiçlik taslama diye düşünebilirsiniz.
Ortada bir sorun varsa, bu sorunun ayrıntılarını ve çözüm şekillerini belirlemek için elbette toplantılar yapılır.
Bu toplantılarda, önce sorun bütün ayrıntılarıyla tespit edilir. Sonra sorunu çözmek için ayrıntılı bir plânlama yapılır.
Bu plânlamada, (kısa, orta ve uzun vadede) işin en az zaman ve en ekonomik şekilde yapılması için en iyi hareket tarzı seçilir.
Hareket tarzı için uygun görevlendirme yapılır. Sorumlular ve yetkileri belirlenir.
Yapılanların ve yapılacakların belirli dönemlerde takibi şarttır.
Unutulamaması gerekir, plân bir işin iskeletiyse takip ruhudur!
Yalova’ da sadece su sorunu ile ilgili olarak da çeşitli toplantılar yapıldı. Bunlardan sadece biri benim çok ilgimi çekti.
Yalova Valiliği’ nin koordinasyonunda; Gıda Tarım Ve Hayvancılık Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Yalova Üniversitesi, Yalova Kent Konseyi, Yerel Yönetimler, Tüm Kamu Kuruluşları ve Sivil Toplum Kuruluşlarının katılımıyla, 25- 26 Ocak 2013 tarihinde “Yalova Su Çalıştayı” yapıldı.
Çalıştayın amacı; Yalova’ da adil su kullanımı bilincini oluşturup geliştirmek, her düzeyde en etkili kararların alınması da dâhil olmak üzere, su varlığının korunması, geliştirilmesi, plânlamaları, su seviyesi kullanımı yönetimi ile kritik yaşam kaynaklarının Yalova’ da sürdürülebilirliğini sağlamak olarak belirlenmişti.
Katılımcıların görüş, öneri ve beklentilerinin belirlenmesinden sonra “Yalova Su Çalıştayı Sonuç Bildirgesi” olarak kamuoyuna açıklama yapıldı.
Bundan sonrasını hep merak etmişimdir, ne yapıldı, diye… Acaba sadece birbirini takip eden toplantılarla mı yetinildi?
Geçenlerde hayretler içinde bir açıklama okudum.
Yalova kent sorunlarının dile getirileceği bir çalıştayda, 2024 yılında kuraklık büyük sorun oluşturacağı için, su sorunu da ayrıntılı olarak ele alınacak; su yönetimi plânı hazırlanıp, burada belirtilen yol haritasına göre ilgili kurum ve kuruluşların hareket etmeleri sağlanacakmış.
En çok şaşırdığım da, baraj havzasının korunması için yapılan açıklamalar oldu. Oysa bu konuda yapılmış pek çok çalışma var!
Evet çalışmalar var, sorunlar tespit edilmiş ama, anlaşıldığı kadarıyla, sonuca gidilmemiş!
Elbette, Yalova’ nın yaşanabilir bir kent olması için yapılan her çalışmayı çok büyük beğeni ve takdirde izliyorum.
Endişem, yapılmak istenenlerin sadece sözde kalması ve uygulanmaması…
Umarım yapılan çalışmalar ve gösterilen çabalar istendiği gibi olumlu sonuç verir. Acem’ in dediği gibi “Külliyen brifing, …..” denmez.
Gününüz aydınlık ve esenlik dolu olsun!
(Gelecek Yazı: Kuraklığa Hazır Olmak)