Cennette Cehennemi Yaşamak

Saygıdeğer okurlarım;
Bu haftaki yazımda başlıkta belirttiğim gibi değerli yazarlarımızdan Serhat Kestel’in Yalova Kaplıcalarındaki sonbahar mevsimi tatilindeki hayran kaldığı bölgemizin genel konumundan etkilenerek, ‘Cennette Bir Mevsim’ adını koyduğu kitabından bazı bölümleri siz saygıdeğer okurlarımla paylaşmak istedim.
İstedim çünkü dünya harikası, her mevsimi bir başka güzel, içinde sağlığa, huzura, sevgiye, aşka kapılarını ardına kadar açmış müstesna bir bölgemizin, yazarlara, çizerlere ilham olmuş, hakkında methiyeler düzülmüş bu güzelliği, Termalimizi yazarımız Serhat Kestel hanımefendi kaleminden cennet ve cehennem olarak tarifini nasıl kaleme almış sizlerde de merak konusu olmuştur sanırım.
Gezi denince yurt dışı olanları düşünür, onlara özlem duyarız çoğu kez. Öyle ya artık dünya turuna çıkanlarımız bile var. Ama aradan dopdolu bavullarla dönmeyenlerimiz yok gibidir.
Bu uğurda nice paralar harcarız, gerekli besinimizden bile keserek adet yerini bulsun diye birkaç tarihsel ve sanatsal yerde görürüz ucuzundan.
Oysa onca aldıklarımızın daha iyileri bulunur kendi ülkemizde biliriz üstelik. Tarihsel yerler ve doğasal güzellikleri yönünden ise Anadolu’muzdan zengini de yoktur bunu da biliriz.
Şu duruma ister akıllılık ister aptallık ister açgözlülük lüks vb. denilsin, temelinde yaygın bir eğitimsizlik vardır. Ne yazık ki tüm dünyada insanlar hızla üredikçe hele doğu ülkelerimizde eğitimsizlik hüküm sürdükçe doğa ölmekte öldürülmektedir. Gövdeye sağlık ruha dinginlik gönüle mutluluk veren doğa.
İşte böyle bir doğa parçası Yalova Kaplıcaları Termal, gerçek bir cennet. Acaba bunun bilincinde miyiz. Kimileri böyle gözler önündekileri görmezlerde öbür dünyada bir cennet düşlerler ona can atarlar.
Termal’in güzelliklerini duyamayan fırsatçılar kimileri kolay zengin olup fiyaka için gelenlerdir. Termal ince görüşlü, bilgili elemanların özverisiyle, sevgisiyle yaşayan bir cennet onu ben anlatamam.
Ama anlatmak istedim, buna özendim, nitekim Termal’in doğasını görenler ya da görecekler ne kadar azını anlatabilmiş olduğumu anlayacaklar. 
Ve yaratan der ki;
Size bereketli bir dünya verdim, doğası ile bir cennet. Size duygular verdim düşünceler verdim, verdim ki gözler bu cennetin değerini bilesiniz.
Ve de içlerinize bir parça ben koydum, istedim ki birbirinizi sevmekle bende sevmiş olasınız.
Ey insanlar ey en akıllı ama en şaşkın kullarım! Hem hiç bilmediğiniz bir dünyanın cennetini istersiniz hem yaşadığınız dünyadaki nice cennetleri umursamazsınız. Verdiklerime bakmaz, vermediklerime göz dikersiniz. Ne gaflettir ki insanın insana ettiği kötülüklerinde haddi hesabı yoktur. Akıl doğa yürek insandır. İstedim ki iyi ve güzeli seçip yaşamaya yarışın ki cennette cehennemlik olmayasınız.
NOT: 1967 senesinde olan bu gelişmelerin daha da eskiye gidilerek kayda alınmasında büyük babam Tevfik Çavuş ve yazarımız Serhat Kestel’in özverili sohbetleri neticesinde oluşmuştur. Hele hele Mustafa Kemal Atamızın büyük babam Tevfik Çavuş’un yakınlığı ve neticede bilinmeyen anıları da haftaya köşemde olacaktır.
Saygılarımla.