Yalova Gazetesi’nin “Babadan Oğula” serisinin bu haftaki konuğu Kuaför İsmet&Tamer’in işletmecisi Tamer Sevi oldu. Babası İsmet Zafer Sevi’nin 1966 yılında kurduğu işletmeyi devralan Tamer Sevi, Yalova’nın en eski kuaförü olarak tanınıyor. Babasından aldığı mesleki mirası başarıyla sürdüren Sevi, kadın kuaförlüğü alanında yıllardır hizmet veriyor.
“Yalova’da pek çok kuaförün hocası olmuştur”
Yalova’da kuaförlük mesleğinin temellerini atan ve babasının izinden giden Sevi, babasından şöyle söz ediyor: “Babam İsmet Zafer Sevi, Kuaför İsmet Müessesesi’nin kurucusudur. 1966 yılında kurulan bu iş yerimiz, 1975’ten itibaren şu anki yerinde hizmet vermeye devam ediyor. Babam Yalova’nın en eski kuaförlerinden biri. Mesleğinde son derece başarılı, dürüst ve ahlaklı çalışmayı ilke edinmiş bir insandı. Bizlere de bu değerleri aktardı. Yalova’da pek çok kuaförün hocası olmuştur.”
“En büyük zorluklardan biri, yeterli eleman yetişmemesi”
Mesleki hayatında karşılaştığı zorluklardan bahseden Sevi, “Kadınlarla çalışmak sabır gerektiriyor. İnsan üzerinde çalışılan her meslek zordur. Zamanla yarışıyorsunuz ve müşteri memnuniyeti sağlamak önemli. Ancak mesleğimiz çok keyifli ve yaratıcı bir alan. En büyük zorluklardan biri, yeterli eleman yetişmemesi. 12 yıllık temel eğitimin ardından çıraklık sistemi sekteye uğradı ve yeni eleman bulmak zorlaştı” dedi.
“Benim kurslara ve seminerlere katılma şansım daha fazla oldu”
Babasıyla kendisinin mesleğe olan bakış açılarında farklılıklar olduğunu belirten Sevi, “Babamın mesleğe atıldığı dönem çok farklıydı. 12 yaşında baba mesleği olan erkek berberliğine başlamış. Daha sonra İstanbul’da eğitim alarak kadın kuaförlüğünü öğrenmiş. Benim mesleğe girişim daha keyfi ve destek amaçlı oldu. Ancak meslek her zaman gelişime açık olduğu için benim kurslara ve seminerlere katılma şansım daha fazla oldu. Bu sayede kendimi yenileme imkânı buldum” diye konuştu.
“İsmet İnönü’nün tıraşını yaptı”
Türkiye’nin ikinci cumhurbaşkanı olan İsmet İnönü ve eşi Mevhibe İnönü’nün bir dönem kuaförlüğünü yapan İsmet Zafer Sevi’nin oğlu Tamer Sevi o günlerden şöyle bahsediyor: “7 yaşındaydım ve çok iyi hatırlıyorum. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı İsmet İnönü, Bülent Ecevit’e görevi devrettikten sonra Termal’de inzivaya çekilmişti. Babam, her gün motoruyla Termal’e gider, İsmet İnönü’nün tıraşını yapar ve eşi Mevhibe Hanım’ın saçını tarardı. Bu hizmet uzun bir süre devam etti.”
“Çıraklık sistemi maalesef artık yeterince işlevsel değil”
Tamer Sevi, kuaförlük mesleğine olan sevgisini ve ilgisini gelecek nesillere aktarmak istese de, günümüzde çıraklık ve mesleki eğitim konusunda yaşanan zorluklara dikkat çekiyor. Sevi, “Çıraklık sistemi maalesef artık yeterince işlevsel değil. 12 yıllık temel eğitim elbette önemli ancak meslekler için çıraklık, kalfalık ve ustalık geleneği de çok değerliydi. Şimdi gençler bu sisteme dahil olmaktan kaçınıyor ve eleman yetiştirme süreci aksıyor. Yetkililerin bu konuda daha etkin çözümler geliştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben bu meslekte 3. kuşağım. Dedem erkek berberiydi, babam ise erkek ve kadın kuaförüydü. Ben de bu bayrağı devralarak 35 yıldır mesleği sürdürüyorum. İnsanlara hizmet etmek çok değerli ve güzel bir şey. Umarım bu mesleği icra eden herkes yeniliklere açık ve işini severek yapan bireyler olur” diyerek sözlerini noktaladı.