Program boyunca, ailenin karateyle olan bağları, bu bağın hayatlarını nasıl şekillendirdiği ve elde ettikleri başarılar konuşuldu.
Cengiz Özaras: Karatenin Kaderimdeki Yeri
Cengiz Özaras, karateye olan yolculuğuna Mehmet Delioğlu’nun vesile olduğunu söyledi. Mehmet Hoca ile tanıştığı dönemi “Hayatımda bir dönüm noktasıydı” diyerek anlattı:
"1980’lerin başında spora ilgi duyan bir gençtim. Çevremde boks yapanlar, güreşle ilgilenenler vardı. Karateye olan ilgim bu arkadaş çevresinde başladı. Mehmet Hoca’yla tanışmam ise kaderimi değiştirdi. Hem hocam hem ağabeyim gibiydi. Onun sayesinde karateyle tanıştım ve hayatımın merkezine aldım. Allah rahmet eylesin."
Karateye başladığı ilk yıllarda karşılaştığı zorluklardan da bahseden Özaras, yurt dışındaki bir şampiyonaya katılmak için yaşadığı engellemeyi şu sözlerle dile getirdi:
"Bir Avrupa Şampiyonası’na katılmamız için elimizde davetiye olmasına rağmen devlet yetkilileri bizi engelledi. 'Kaçacaksınız' dediler. Bu olay beni çok üzdü ama aynı zamanda daha güçlü olmam gerektiğini fark ettim. Bu sporla daha fazla çocuk yetiştirme kararı aldım ve bugün baktığımda doğru bir yol seçmişim."
Sevda ve Ferda Özaras: İkizlerin Karatede Yükselişi
Cengiz Özaras’ın kızları Sevda ve Ferda, babalarının izinden giderek karateye 6-7 yaşlarında başlamış. Minikler kategorisinde başladıkları bu yolculukta ulusal ve uluslararası birçok başarıya imza atan ikizler, karateye olan tutkularını ve babalarının bu süreçteki desteklerini anlattı.
Sevda Özaras, babalarının hayatlarındaki yerini şu sözlerle vurguladı:
"Babam bizim sadece antrenörümüz değil, hayat öğretmenimizdi. Annemle birlikte her zaman arkamızda durdular. Karatedeki her başarımızda onların emeği var. Bugün buradaysak, onların desteği sayesinde."
Sevda Özaras, unutamadığı bir anıyı da paylaştı:
"Bir turnuvada kardeşimle finale çıktık. İkimiz de maçlarda ilerledik ve sonunda karşı karşıya geldik. İlk başta bu durum bizi şaşırtsa da tatamiye çıktık ve kardeşim maçı kazandı. Bu anı, hayatımın en unutulmazları arasında."
Aile Antrenmanları ve Disiplin
Özaras ailesi için karate sadece bir spor değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı. Aile içi antrenmanların önemini anlatan Sevda Özaras, babalarının disiplini ve öğretilerinin bugün hala kendileriyle olduğunu söyledi:
"Babam bizimle birlikte antrenman yaparken hiçbir zaman kolay bir yol göstermedi. Bizi zorladı, eksiklerimizi söyledi ama her zaman geliştirdi. Karate sayesinde sadece fiziksel değil, mental olarak da güçlendik."
Cengiz Özaras da bu konuda ekledi:
"Antrenmanlarda çocuklarıma sadece teknik öğretmedim, aynı zamanda karatenin ruhunu da verdim. Onlara dayanıklılık ve mücadele azmi aşılamak istedim. Bugün onların geldiği noktayı görmek, tüm çabalarımın karşılığını almak demek."
Maddi Zorluklara Rağmen Karateden Kopmamak
Özaras ailesi, karateye başladıkları yıllarda karşılaştıkları maddi zorlukları da içtenlikle anlattı. Ferda Özaras, beyaz kemerlerini sarı kemere çevirmek için annelerinin gösterdiği özveriyi şu sözlerle dile getirdi:
"Biz çok varlık içinde yetişmedik. Beyaz kemerle başladığımız karate yolculuğunda, sarı kemere geçme zamanı geldiğinde maddi imkanlarımız yetersizdi. Annem, kemerimizi sarıya çevirmek için sarı bir kumaş aldı ve beyaz kemerimizi onunla kapladı. Bu, o zamanlar bizim için çok büyük bir destektir. Annemize minnettarız."
Kadınların Dövüş Sporlarına Katılımı
Ferda ve Sevda Özaras, kadınların dövüş sporlarına katılmasının önemine dikkat çekti. Sevda, "Kadınlar dövüş sporlarını yapmaktan korkmamalı. Karate bize disiplin, özgüven ve mücadele azmi kazandırdı. Kadınlar hem spor yapabilir hem de akademik hayatta başarılı olabilir" dedi.
Gençlere Tavsiyeler: Kendinizi Sporla Tanıyın
Cengiz Özaras, programın sonunda gençlere şu mesajı verdi:
"Hayatınızda mutlaka spor olsun. Karate ya da başka bir spor fark etmez. Önemli olan kendinizi tanımak ve potansiyelinizi keşfetmek. Spor, size hem fiziksel hem de mental bir yolculuk sunar. Bilgiyi öğrenebilirsiniz ama kendinizi tanımak için spor yapmalısınız."
