GÜNAYDIN Değerli Okurlar,

3 Mayıs, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 1993 yılında aldığı karar ile tüm dünyada Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak kutlanmaktadır.

Düşünce ve basın özgürlüğü, II. Dünya Savaşı'ndan sonra Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 10 Aralık 1948 günü Paris'te ilân ettiği İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin 18. maddesinde açık bir dille ifade edilmiştir.

Basın; bireyin ve toplumun ihtiyaç duyduğu her konuda, haber alma, araştırma, bilgilendirme, aydınlatma ve insan hakları ile temel hak ve özgürlüklerin gelişmesine katkıda bulunma görevini sürdürür.

Basın özgürlüğü, haber, fikir ve düşünceleri, çoğaltıcı araçlarla, serbestçe açıklayabilmek özgürlüğüdür.

Bilgi ve düşünceleri serbest olarak toplayıp, yorum ve eleştiri yaparak çoğaltabilmek ve bunları serbest olarak yayımlayıp dağıtabilmek haklarını içerir.

Basın aracılığıyla yapılan yayım, düşüncelerin açıklanmasının özel bir türüdür ancak basın özgürlüğü düşünceyi açıklama özgürlüğünden ayrı bir özgürlük kategorisi oluşturur.

Devlet yaşamında insanların düşüncelerini serbestçe açıklayabilmeleri sayesinde gerçeklerin ortaya çıkabileceği, bu yolla yanlışlıkların, yolsuzlukların, hukuk dışılıkların, çelişkilerin su yüzüne çıkacağı ve bunda kamu yararı bulunması gerçeği demokratik hukuk devletlerinde bu özgürlüğün kabul edilmesi sonucunu doğurmuştur.

Basın özgürlüğü, basına tanınmış bir ayrıcalık değil, kişilik hakları gibi korunan bir hak olarak değerlendirilir.

Hepimiz biliyoruz ki, basın demokratik hayatımızın vazgeçilmez bir unsuru, haber alma ve yayma özgürlüğünün en etkili aracıdır. Tarafsız ve objektif bir biçimde haber ve bilgi akışı sağlayarak toplumu aydınlatma ve doğru bilgilendirme görevi yapmaktadır.

Basının bu görevini özgürce yapabilmesi ve yaptığı görevin amacına ulaşmasında, hiç kuşkusuz basın hürriyetinin büyük önemi bulunmaktadır.

Ülkemiz koşullarında bu hak, tüm basın mensuplarımıza sunulmaktadır.

Basınımız da bu görevi yerine getirirken; gerçeklik, güncellik, kamu yararı, özel hayata saygı ve gazetecilik etik değerleri gibi denge unsurlarını da gözetmek durumundadır.

Gece gündüz demeden ve mesai mefhumu gözetmeksizin, kamuoyunu bilinçlendirmeye gayret sarf eden, etik değerlere bağlı Yalova’ daki tüm basın mensuplarımızın, “Dünya Basın Özgürlüğü Günü” nü kutluyor; kendilerine başarılar diliyorum.

(NOT: Paris kökenli Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütünün (RSF) hazırladığı 2023 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksinde, ilk 3’de, Norveç, İrlanda ve Danimarka’nın yer aldığı sıralamada Türkiye 180 ülke içerisinde 165.(2022’de 149. iken 16 sıra gerilemiş) oldu.  “Kötü” kategorisinde olan 42 ülke arasında yer aldı. Son üç sırada ise Kuzey Kore, Çin ve Vietnam var.)

GÜNCEL BİR NOT:

Mevcut Türkiye Cumhuriyeti Anayasası Madde 28: “ Basın hürdür, sansür edilemez” ifadesi çok açık ve nettir.

Bizim yeni bir anayasaya değil, mevcut anayasanın tam ve eksiksiz kullanılmasına ihtiyacımız var!

Ayrıca ısrarla belirtmek isterim ki: Dünyanın neresinde olursa olsun, masum insanların öldürülmesi çok büyük bir insanlık suçudur, affedilemez!

Millî mücadelemizin ateşini yakan Kuvayı Millîye bir terör örgütü değildir; herhangi bir terör örgütü ile de en ufak benzerliği yoktur!

Gününüz aydınlık ve esenlik dolu olsun!